Karanfil oylum oylum ....

Karanfil oylum oylum geliyor selvi boylum… Selvi boylum gelince şen olur benim gönlüm

Yazımın başlangıcını güzel bir türkü sözünden alıntı yaparak yapmak istedim…
Düşünün, mimarisi çok güzel, çok iyi döşenmiş bir eve girersiniz. Sonuçta misafirsiniz ya, evin salonuna buyur edilirsiniz.. Pahalı halılar, lüks modern koltuklar, kristal avizeler ve değerli objeler, duvarlarda yağlı boya tablolar.. Ama evin havasında hissedilir net bir soğukluk vardır, elinizde olmadan üşüdüğünüzü hissedip, ürperirsiniz… Bu kadar eşyayı bir araya getiren, bir evi yuva yapan sıcaklığı hissedemezsiniz, rahat hissedemezsiniz kendinizi. Ev sizi sarmalamaz…

Ama bazen de, çok daha mütevazi bir evde, kenar bir mahalle de mesela konuk edilirsiniz.. Etrafı tahta çitlerle çevrili, basma perdeli, çok mütevazi bir ev…Kapıda sizi önce mutfakta pişen yemeğin kokusu karşılar, evin güler yüzlü kanaatkar hanımından önce…Eşyalara baktığınızda, onların ailenin mali durumuna göre, değişik zamanlarda alındığını farkedersiniz.. Ama onlar bir araya sevgiyle getirildiğinden, size inanılmaz bir huzur verecektir, göreceksiniz…

Hatta öyle ki, hemen oracıkta o sedirlerden birine uzanmak, o evde uyumak isteği duyarsınız, böyle bir yerde uyumanın ruhunuzdaki yorgunluklara iyi geleceğini hissedersiniz.. Evin içindeki huzura ve mutluluğa adeta dokunabilirsiniz ve derin derin soluyabilirsiniz…

İşte karanfil bana hep böyle evleri anımsatır ve huzur verir… Evin beyaz badanalı dış cephesinde, pencere önünde bitmiş bir yağ tenekesinde ekili, karanfil çiçeği.. Çiçeğin üzerine okşar gibi uzanan, ona suyunu veren ve sevgiyle büyüten kınalı parmaklı bir hanım eli.. Koparmayıp sadece dokunan, eğilmek suretiyle çiçeği koparmadan koklama inceliği… Karanfil çiçeği, bana bunları anımsatır işte.. Birde anneannemin köydeki evinin balkonuna dizdiği kırmızı pembe açan mis kokulu karanfilleri. Ve yılların izini taşıyan nasırlı kınalı ellerini .. Ama bende çok daha ayrı bir yeri var…

Hayatınızın ve hayallerinizin karanfil kokusu kadar güzel olması dileklerimle…