Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

14 Ağustos '06

 
Kategori
Tarih
 

Karanlık Dünyam

Karanlık Dünyam
 

Kıbrıs Notları - 2...

Kıbrıs'ın öncelikli gezi güzergahları olan kumarhaneler, gece kulüpleri ve plajlarının dışında görülmesi gereken yerler de vardır. Bu yerler Kıbrıs gerçeğinin apaçık birer abidesi olan şehitliklerdir. Bu şehitliklerden ikisine ben de uğrama fırsatı buldum.

Bunlar Gazimağusa şehri yakınlarında bulunan, Muratağa-Sandallar ve Atlılar şehitlikleridir. Bu şehitlikler 1974 Kıbrıs Barış harekatı esnasında Türk askerinden kaçan Rumların katlettikleri çoğu kadın ve çocuk olan yüzlerce vatandaşımızın anısına yapılmıştır. Ancak asıl görülmesi gereken şehitliklerden ziyade halen orada bulunan o dönemin canlı şahidi Kamil Göksen Simtaş'tır.

Rum katliamlarında eşini ve beş çocuğunu kaybeden Kamil Bey kendini, gelen ziyaretçilere bu ibret alınacak olayı ve yaşananları anlatmaya adamıştır. Bakın kendi kaleme aldığı "Karanlık Dünyam" adlı kitabında neler diyor:

"1963-1974 döneminde, Türk Barış Harekatına kadar Rumların Türk toplumuna karşı uyguladığı insanlık dışı davranışların başında toplu katliamlar gelmektedir..."

"Muratağa, Sandallar ve Atlılar Rumların saldırılarına uğramış küçük Türk köyleridir. İlk saldırı 1957-1958 yılları arasında, ikicisi ise Barış Harekatının ilk günlerinde cereyan etmiş ve özellikle kadın ve çocuklardan oluşan masum Türkler toplu katliama maruz kalmışlardır."

"Önce bu köylere girilerek erkekler esir alınmış ve kamplara kapatılmıştır. Daha sonra kundaktaki 3 günlük bebeklere, 90'lık dedelere varıncaya kadar köyün sakinleri kurşundan geçirilmiş..."

"... bu toplu mezarlarda yatan altı kişilik bir aile ‘anne ve beş yavrusu' canımdan çok sevdiğim eşim ve çocuklarımdı. O günlerde hiçbir şeyden habersiz Limasol esir kampında bulunuyordum..."

İşte dönemin canlı şahidi 32 yıl sonra gözleri yaşlı bir şekilde böyle anlatıyor yaşananları. Giderseniz size de anlatacaktır.

30.09.1974 tarihli "The Sun" gazetesinin haberi:

"Muratağa Köyü'nün Türk sakinleri 16 Ağustos'ta katledilmiştir. Ekserisi, ihtiyar, kadın ve çocuklardan oluşmuştur. Bunlar, Türk taarruzunun ikinci gününde komşu köylerdeki üniformasız Rumlar tarafından öldürülmüşlerdir. Cesetlerin sadece bir metre gibi az bir derinlikte kalabildiği bu ölüm çukurları kendilerine kazdırılırken öldürülmüşlerdir. Bu asla bir harp olamaz. Bu olsa olsa bir alçaklık olabilir."

 
Toplam blog
: 7
: 16376
Kayıt tarihi
: 21.07.06
 
 

1976 yılı İzmit doğumluyum. Bir kamu görevinde çalışmaktayım. Bilgisayar, gitar, yemek ve gezmeyi ço..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara