Karanlık günler

"31 Mart 2015 hiç unutulmayacak!" demeyi o kadar çok isterim ki anlatamam. Ancak yine her zaman olduğu gibi unutacağız ve üstüne bir kat toprak atacağız. Sekiz saat boyunca kesilen elektriği, kararan bir ülkeyi ve bu esnada terörist bir grup tarafından makamında rehin alınıp şehit edilen savcımız Sayın M.Selim Kiraz'ı maalesf ki unutacağız. Tıpkı Soma'da madende ölenleri, hızlı tren kazalarında ölenleri, kaçak inşaatlarda ölenleri unuttuğumuz gibi...

Yaşadığımız karanlık günlerin şokunu atlatamadan  önümüzdeki günler gitgide kararıyor. Canlı çıkmayan bir operasyonun başarılı sayıldığı ülkemde en büyük kulüplerimizden birinin kafilesine ateş açılıyor, futbol ligimiz tatil ediliyor. Suçlu veya suçlular hakkında henüz bir bilgi yok. Hangi çetelerle nasıl bağlantılar uydurulacak acaba? Olayla ilgili gelişmeleri bekleyip göreceğiz bakalım.

Yine bir karanlık gündem. Rektörlük seçimi. İstanbul Üniversitesi'nde oyların çoğunu alarak rakiplerini sandıkta geçen Raşit Bey; demokrasiyi özümsemi ! cumhurbaşkanımız tarafından geriye atılıyor veee yerine YÖK' ün ilk sıraya koyduğu Mahmut Bey  rektör olarak atanıyor. İşte demokrasi ...

Karanlığa devam. Devletimizin Yalova valisi, genç öğretmenimiz Halil Serkan Öz'ü öğrencilerinin önünde azarlıyor, öğretmenimize olmadık laflar söylüyor. Sonra ne mi oluyor? Hepimizin üzüntüyle gördüğü gibi buna dayanamayan ve bu adiliği hazmedemeyen öğretmen kardeşimiz sıkıntı ve strese bağlı olarak geçirdiği rahatsızlık sonucu genç yaşta aramızdan ayrılıyor.

Aramızdan ayrılanlar için ne yazsak ne söylesek boş. Amaç kalanları uyarabilmek, bu çarpık düzenden yılmış insanları kurtarabilmek. Karanlık günlerden bıkmış, aydınlığa hasret kalanlar; daha aydınlık günler ve daha güzel bir gelecek için olaylara kapı aralığından değil; kapıyı tamamen açarak bakalım.

Hoşçakalın...