Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '07

 
Kategori
Sinema
 

Karayip Korsanları; Dünya' nın sonu, sıradışılığa duyulan sınırsız tutku

Nedendir bilinmez, insan doğasında hep yaşadığı mekânlardan, tanıdığı yüzlerden uzak, yabancı ortamlarda kısa süreliğine de olsa adrenalini yükseltecek bir maceranın içerisine dalıvermek isteği güçlü bir şekilde bulunmaktadır. Bu isteği; yeteneklerimizle yüzleşmek, günün monotonluğundan uzaklaşmak, doğal yaşamla bütünleşmek, farklı kültürlerle tanışmak şeklinde tanımlasak ta sonuçta hayata bağlanmamızı kolaylaştıran temel içgüdülerimizden biridir bu. Avcılık, sörf, dağcılık, balıkçılık türü uğraşlarımız hep bu ihtiyacın giderilmesine yönelik. Fakat çoğumuz çeşitli sebeplerden dolayı bu tür uğraşlara yeterince zaman ayıramıyor. Erkekler, kahvehanelerde kadınlarımız ev ortamlarındaki sohbetlerinde bu özlemlerini teskin etmeye çalışsalarda görmenin, olayı yaşamanın zevkini vermiyor tabii olarak. İşte sinema tam bu nokta da devreye giriyor. İnsan zekâsı işe maddi boyutu ve pragmatizmi de katarak sanal ortamlarda özlediğimiz dünyanın kapılarını aralıyor bizlere. İyi de ediyorlar, yoğun tempolu mesai saatlerinden sonra sevdiklerimizle birlikte evlerimizde bir yandan yudumladığımız çaylar, öte yandan çocuklarımızın meraklı ve ısrarlı sorularına verdiğimiz isteksiz cevaplar arasında ekran başında geçirdiğimiz birkaç saatlik zaman, üzerimizden günün yorgunluğunu aldığı gibi gelecekte çocuklarımızın hatıralarında unutamayacakları anılar da bırakmaktadır.

İlk bölümlerini zevkle izlediğimiz Karayip Korsanları adlı film, “ Dünyanın Sonu ” serisiyle sinemaseverlerin beğenisine sunulmuş. Korsan tiplemesinde Johnny Deep’in performansını korsan türü filmlerin tutkunu olarak şahsen ben mükemmel buluyorum. Sınır tanımayan gözü pekliği ve uçarılığı kıvrak bir zekâ ile bütünleşerek aranan tiplemeye uygun bir görüntü veriyor. Keira Knightley isimli hanım oyuncu maceraya atılmaya hazır, aristokrasinin soğuk ve duygusallıktan uzak katı kurallarından bunalan eğitimli bir saraylı karakterini, kadınsı duyarlılığın tüm zarafetini usta oyunculuğu ile bütünleştirerek performansında sergiliyor. Aksiyonun film boyunca bunaltıcı olmadan dengelendiği seri, özellikle çocuk izleyiciler için hazırlanmış imajı bırakıyor. Teknolojinin sinema dünyasında da alabildiğince yaygın olarak kullanıldığı günümüzde, güçlü senaryolarla desteklenmiş şiddetten uzak akıl dolu filmler görmek istediğimizi yönetmenlere hatırlatmak umarım biz izleyicilerin en doğal bir talebi olarak algılanır. En içten saygı ve sevgilerimle…

 
Toplam blog
: 177
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.03.07
 
 

1965 Almanya doğumluyum. Atatürk üniversitesi İlahiyat fakültesi mezunu olup, öğretmen olarak çalışm..