Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

kevser şekercioğlu akın

http://blog.milliyet.com.tr/kevser

25 Şubat '11

 
Kategori
İlişkiler
 

KARMAKARIŞIK HALLER

KARMAKARIŞIK HALLER
 

internetten değil, bunlar benimkiler


Yazacak ne çok şey geliyor aklıma son günlerde, sabahın kör saatlerinde ama uyku ağır basıyor her zamanki gibi. İki güzel bebek gülüşüyor gün ağarırken kısa süreliğine. Sonrasında ağlama nöbetleri başlıyor uzun süreliğine. Bazen okumak istiyorum bazen de yazmak ama uykunun zaferiyle bitiyor düşüncelerim. Düşüncelerimde hiçbir şey yokmuş gibi yine uyku dolaşıyor beynimin çıkar-çıkmaz bütün kıvrımlarında.

Yine de seviniyorum kelimeler dolaşınca odamın içindeki boşlukta, düşünceler eylemleri getirir beraberinde, yakında dökülürler fırsat bulunca cümlelerin içine. Bebeklerimin suratlarına bakıyorum, bütün bildiklerim hatta bilmediklerimle şaşırıyorum baktığımda. Hayatı yeniden öğrenme halleri hayatın getirdiği yeni sürprizlerle birlikte. Büyük kızlarımın suratları geliyor bunların suratlarına, büyüme süreçlerindeki bütün anılar doluyor tek tek hiçbir ayrıntı kaçırmadan. İçimi acıtanlarla sevinç dolduranlar…

Bütün yaşanmışlıklar yaşanamamışlıklar ve yaşarken hissedilen kırgınlıklar. Sonra bu kızların suratlarını büyüklerde görüyorum tüm yaşanacakları tahmin etmeye çalışarak. Anılarımın acıtanları-kanatanları-sevinçten uçuranlarını yazmak istiyorum soluksuzca. Güzel yazılar dökülüyor kendi anlatımımla kulağıma güzel gelen ama yeniliyorum uykuya. Gün gelir dökülürler sırasıyla kim bilir, şimdi uyku zamanı. Şimdi zamanı sabırla tüketme zamanları. Şimdi her şeyin mecburen ertelendiği sadece bu küçük insanlara öncelik tanındığı zamanlar. Şimdi hem çok keyifli hem tüm enerjilerin çabucak tükendiği zamanlar.

Planların onlara göre ayarlandığı, planların hiçbir plana uymadığı kısa kış günlerini uzatırken ne olduğunu anlayamadan kışın tüketildiği süreçlerde bütün duyguları aynı anda yaşadığım ne olduğunu anlayamadığım zamanlardayım. Lohusalığın kırk günü çoktan bitti ama bu kırılganlık bu hemen ağlamaklık-zırıldamaklık haller yakışıyor mu bilmiyorum bana ama birkaç gündür böyleyim. Bu paranoyak haller ya bebeklerime bir şey olursa diye korkular dolduruyor rüyalarıma. Ayrıca bu bebekleri severken çiğ-çiğ yemekten korkuyorum zor tutuyorum kendimi. Akşamları ağlama krizlerindeyse ekmek almaya gitmek istiyorum taaaa Vakfıkebir’e.

Baharı bekliyorum aynı deli heyecanlarla, güzel havalarda dışarı çıkacağız hep beraber kalabalıkla. Büyük kızlar küçüklere gösterecekler hayatı. Küçük kızlar da büyüklere yeniden öğretecekler es geçtikleri ayrıntıları. Kardeş, karındaştan türemiş aynı karından gelseler de hepsi ayrı ayrı görecekler farklı gözleriyle beni ve hayatı. Ya da büyük kızlar dolaştırsınlar küçük kızları ben biraz daha uyumak istiyorum, yine bu kış, kış uykusuna yatamadım. Geldim gidiyorum uykuyla hep derin sevdalar yaşadım, bu sabah değil ama başka bir sabah bütün duygularımı ayrıntılarıyla anlatacağım önce biraz uyumam lazım.

Öyle fazla doldu ki belleğimde karmakarışık duygularım, karmakarışık ama cam gibi net görünen ruh halimle, aşure kazanını taşırmadan sırasıyla anlatmak lazım, bu aklımdakileri en kısa sürede yazacağım ama şimdi bu dünya güzeli kızlarla baş etmek için onlar uyanmadan acilen uyumam lazım.

 
Toplam blog
: 374
: 869
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1965 Akçakoca doğumluyum. Evli ve dört kız annesiyim, küçük bir kızın  anneannesiyim. A.Ü. Halkla..