Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ağustos '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Kedinin kuyruğu

Kedinin kuyruğu
 

Sabahın erken saatleriydi…

İşe gitmek için apartmanın kapısından çıkar çıkmaz karşılaştım seninle…

Oturmuş ağlıyordun, ağlarken kendi kendine söyleniyordun, “Allah’tan, peygamberden korkmazlar! Zalimler, acımasızlar…” Yılların eskittiği, kırış kırış olmuş yüzüne baktım, derin çizgilerin arasındaki kızarmış gözlerinde bir kez daha gördüm, öfkeyi, kırılganlığı… Merak ettim, bu saatte seni böylesine üzen olayı, itiraf etmeliyim ki, önce dilenci sandım seni;

“Hayrola Ana? Bi’şey mi oldu?” diye sordum.

Başını kaldırdın, derdine bir ortak bulduğun için umutlandın.

“Baksana evladım, zalimlerin yaptığına baksana! ne isterler ki şu günahsız hayvancıktan?”

Döndüm, gösterdiğin yere baktım. Duvar dibinde bir kedi vardı, kedinin kuyruğu yoktu yerinde. Kopan yerden kanlar akıyordu kaldırım taşına, hayvan acıyla kıvranıyordu… İçim burkuldu, belki sen o anda çektiğim acıyı anlamadın ama inan en az ben de senin kadar üzüldüm… Ağlamadım, içimdeki isyan dalgası bir anda kabardı, ağlayamadım.

Ağlayışının nedenini kuyruğu kesik bir kediydi. Hayvanlar acı çekince ben de çok üzülüyorum, onların dilsiz, çaresiz haline, acıyla inlemelerine dayanamıyorum. Ama yine de bir şeyler söylemeli, seni teselli etmeliydim.

“Üzülme ana!” dedim, “İnsanlar maalesef giderek acımasız oluyorlar… Bundan değil mi ki, her gün birbirlerini boğazlayıp duruyorlar, sokak ortasında bıçaklanan, kurşunlanan insanları her gün gazetelerde görmüyor muyuz? Bu savaşlar, katliamlar, işkenceler, zulümler yine biz insanların eserleri değil mi?”

Çok sonra farkına vardım, beni hiç dinlemiyordun, kediye doğru elini uzatmış, söyleniyordun…

“Acımasız yaratıklar! Kafirler, zalimler… Nasıl kıydınız ona? Keşke param olsa onu şimdi bir veterinere götürsem… Baktırsam, yarasını sarsam… Nasıl bu hallere geldi insanoğlu, nasıl?”

Sen kediye yandın, ben insanlığımıza… Sonra şöyle düşündüm, bir kedi, bir köpek için bunca endişelenir, kimi zaman basını ayağı kaldırırız da, yanı başımızda bir insan diğer bir insana zulmetse başımızı çevirir geçer gideriz. Hayvanlara gösterdiğimiz duyarlılığın çok azını da insanlara göstersek ya… Hayvan hakları karşıtı biri değilim, dünyadaki tüm canlıların yaşama hakkına saygı gösteririm, ama önce insanınkine… İnsanlar boğazlanırken, kadınlar sokak ortasında dövülürken, öldürülürken başını çevirip görmezlikten gelenlerin söz konusu bir kedi olduğunda da ses çıkarmaya hakkı yoktur diye düşünüyorum.

Sen kedinin kuyruğuna ağla ana!

Ben her gün insanlığımıza ağlıyorum…

 
Toplam blog
: 107
: 1402
Kayıt tarihi
: 01.11.06
 
 

1970 yılında Siverek'te doğdum. İlk ve orta öğrenimimi Tarsus'ta tamamladım. İstanbul Üniversitesi ..