- Kategori
- Siyaset
Kenan Evreni tebrik ediyorum ama...
Kenan Evren'den hesap sorulmak isteniyor...
Siz kimi kandırıyorsunuz?
Bırakalım hukuku, duygusallığı, ağlayıp sızlanmayı ...
İşin komik tarafına bakın, herşey bir kenara itilmiş iki yaşlı adam yaşıyor diye mahkeme ediliyor.
Siz kimi kandırıyorsunuz?
11 Eylül akşamına kadar mevcut siyasi partilerin liderleri memleketteki akan kanı durdurmak için ne yaptılar?
Günde 20-30 kişi ölmüyor muydu?
Şehirler, semtler, sokaklar paylaşılmamış mıydı?
Sokaklarda hüviyet kontrolu yapılmıyor muydu?
İnsanlar, parklarda, kahvehanelerde taranmıyorlar mıydı?
Liseler, yüksek okullar boykotlarla kapanmıyor muydu?
İşçiler katlediliyor, fabrikalar yakılıp yıkılmıyor muydu?
Kurtarılmış bölgeler ilan edilmiyor muydu?
Koltukta kalabilmek için bir taraf devrimci gençleri, bir taraf milliyetçi gençleri kullanarak bu kıyımların müsebbipleri olmadılar mı?
Komünizm geliyor, vatan elden gidiyor korkularıyla gençler meydanlara sürülmedi mi?
Karşılarına devrimci gençler çıkarılarak kardeş kardeşe aynı silahlarla vurdurulmadı mı?
Şimdi burdan bu gerçekleri yaşayan biri olarak soruyorum:
Devrin siyasetçileri bu ortamda bu millet için, bu vatan için, kendi menfeatleri haricinde hangi fedakarlığı yaptılar?
Bir kez daha soruyorum: Hangi fedakarlığı yaptılar?
12 eylül yapıldığı zaman millet Kenan Evren' i ayakta alkışladı. Yaptıkları anayasaya % 92 evet oyu vererek bugün "ihtilal" dediğimiz askeri müdahaleyi onayladı.
Kenan Evren 12 Eylülde bir ilahtı!
Ama:
13 Eylülden sonrası binlerce kişiye yapılan insanlık dışı uygulamalar bugün bu tarifsiz acıların hedefinde sanık sandalyesine Kenan E vren'i oturtmuş oldu.
Kenan Evren kadar Ulusu hükümeti, Özal hükümeti ve diğer gelenlerin bu olaylar zincirindeki yeri azımsanmayacak kadar da az değil.
Sonuçta askerler kadar devrin sivil iradelerini de mahkemede yargılamak elzem olmuştur. Her dönemde suçu askere yıkmayı başaran siyeset erbabları bu millete kaybettirdiklerini kendi payında yeniden elde etmişlerdir.
Başbakan, cumhurbaşkanı, meclis başkanı olabildiler.
Medya ayağı kazandı, sermaye ayağı kazandı, siyaset ayağı kazandı, mağdurum diyenlerin ayağı kazandı.
Kenan Evren'in "devlet düzenini tesis etmek için yönetime el koymak zorunda kaldık" dediği bu devletin tüm halk kesimleri kaybetti.
Birileri bu komedi içindeki yerini rolünü iyi ezberlemiş:
"Kafeste getirin"