Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mayıs '07

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Kendinize güven testine hazır mısınız?

Kendinize güven testine hazır mısınız?
 

.


Bir insanın kendisine güven duyup duymadığını değerlendirirken hangi ölçü esas alınmalıdır?
Tersinden de sorabiliriz.
Yâni hangi kriterleri esas alarak, bir kimsenin kendisine güven duyup duymadığına karar verebiliriz?

Genel olarak, insan davranışlarındaki minik detaylar, aslında kişinin kendisine güven duyup duymadığı hususunda çok önemli ipuçları verir.

Kendisiyle barışık bir insanın kendi kusurlarıyla ya da yetersizlikleriyle rahatlıkla alay etmesi gösterilen en bilindik örneklerdendir. Bu anlayışa göre kişi, kendi kusurları ya da yetersizlikleri ile rahatlıkla alay edip, dalgasını geçebiliyorsa, kendisine güveniyordur.

Doğru.

Ama kısmen.

Çünkü; kendisiyle alay edebilen kişi, bu kusurlarını ve yetersizliklerini ön plana çıkararak kendine özgü bir savunma stratejisi de geliştirmiş olabilir.

Kişi kendisiyle alay edecek ve bunu da herkesin gözü önünde yapacaktır.

Yapacaktır ki; gelebilecek olası eleştiri oklarını, daha karşı taraf yayı germeden kendisine saplamış, bu sayede de, şartları kendi lehine çevirmiş olabilsin.

Bir de diğer kesim vardır.

Onlar da öncekilerin aksine, değil kendisi hakkında eleştiride bulunulması, kendisi ile ilgili bir yetersizlik ya da eksiklikten bahis açılacak diye paranoya bile yaşayabilmektedirler.

İşte bu noktada, giriş kısmında tanımladığımız kendisiyle alay edebilen ve okları kendisine saplamayı göze alabilen kişi, öz güven konusunda, paranoya yaşayan kişiden yine de fersah fersah ileridedir.

Gelelim en kritik noktaya.

Bir kimsenin kendisine gerçekten güven duyup duymadığını anlamanın altın formüllerinden bir tanesi de, o kişiyi hapsetmektir.

Nereye?

Teste tabi tuttuğunuz kişiyi, sözgelimi ekonomik, kültürel ya da bir başka açıdan, daha ileri düzeyde birisinin yanına hapsetmektir.

Elbette hapisten kastımız, bu kişilerin birlikte olabilmelerini, baş başa kalabilmelerini, birlikte bir iş yapma durumunda kalmalarını sağlayabilmektir.

Çünkü kendine güvensiz kişiler yetişkin yaşlarına rağmen, aslında olgunlaşamadıklarından çoğu kez hata yapabilirler.

Açık verirler.

Hülâsa; bir kişinin kendisine güven duyup duymadığını anlamanın bir diğer yolu da, o kişinin kendisinden daha ileri düzeydeki kişilerin yanında rahat olup olamadığını incelemekten geçer.

Bir kişi, kendisinden daha donanımlı kişilerin yanında özgürce hareket edebiliyor ve ezilip büzülmeden, o donanımlı kişiye karşı sempatiyle karışık bir hayranlık duyabiliyorsa işte o kimse için gerçekten de kendine güveniyor diyebiliriz.

Çünkü böyle bir durumda, kendisi başaramamış olsa da, karşı tarafın, **yaşamına anlam kazandıran üreticilik, yeteneklerini harekete geçiren yaratıcılık faaliyeti içinde olduğunu bilir.(1)

O kişi gibi olamasa da ona saygı duyar.

En önemlisi, onun gibi olamasa da onunla birlikte omuz omuza olmak bile ona yetecektir.

Kendine güven işte budur.

Güven dolu günler dileği ve sabrın sonu ile.

Bibliyograyfa :

** (1) 'Neden Yetkin Yetişkinlik ?', Erdal Atabek, Cumhuriyet, 18 Eylül 2006 Pazartesi, Sayı 29566, sf.4

 
Toplam blog
: 269
: 1885
Kayıt tarihi
: 08.01.07
 
 

Kabataş Erkek Lisesi Matematik (1992) Marmara Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Mak..