- Kategori
- Kentleşme
Kentli Olmanın Sorumluluğu

Genellikle yeni tanıştığınız birine şu soruyu yöneltmeden kendinizi alamazsınız: Nerelisin? Bu, basit bir bilgi sorusudur ve yanıtı pek çok yer olabilir.
— Nerelisin?
— İstanbullu.
— Yok yok, aslen nerelisin?
— İstanbulluyum...
— A, sahi mi?
Soruyu soran kişi yanıtınızı bir türlü kabul edemez bunun için tekrar sorma gereğini duyar çünkü büyük şehirlerde yaşayanların büyük çoğunluğu, kırsal alanlardan kente göç edenlerden oluşuyor. Eskiye göre kentin homojen olan yapısı, iç göçle heterojen bir hal alıyor. Cumhuriyetin kuruluş yıllarında %25 olan kentli nüfus, 2000 yılından sonra %75’lere yükselmiştir. “Kentli olmak” ve “kentlilik bilinci” plansız nüfus artışıyla ilgili olarak doğan pek çok büyükşehir sorunlarının çözümünü de kaynak sağlar...
Kentli Olmanın Sorumlulukları
Kentin halkına ve ziyaretçilerine karşı nazik ve duyarlı olmalıyız: Kentte yaşayanların davranışları, uygarlık seviyelerinin bir göstergesidir. Bir turiste yardımcı olabilmek; adres arayan birine yol tarif etmek; komşumuzun bir sıkıntısının giderilmesi gibi davranışlar, erdemli yaklaşımlardır...
Kenti temiz tutmalıyız: Evimizin temizliğine nasıl özen gösteriyorsak aynı özeni kentimiz için de göstermeliyiz. Sağlıklı olmanın ilk şartı temiz olmaktır; çevremizde temiz olmalıdır...
Bireysel sağlığımızı ve başkalarının sağlığını tehdit etmemeliyiz: Kişisel hijyene önem vermeliyiz. Her gün milyonların kullandığı toplu ulaşım araçları periyodik olarak dezenfekte edilmelidir. Toplu taşıma araçlarıyla seyahat ettikten sonra ellerimizi mutlaka yıkamalıyız. #Hijyen
Trafik kurallarına uymalıyız: Trafik kuralları, can ve mal güvenliğimiz için test edilmiş bilimsel verilerle, evrensel olarak uygulanmaktadır. Kentli kişi, trafik kurallarına riayet etmenin önemini bilir.
Yeşil alanları korumalıyız: Kentin stresini atabileceğimiz, spor yapabileceğimiz ve istirahat edebileceğimiz yeşil alanları ve parkları korumalı ve yenilerinin var olmasını sağlamalıyız.
Kentin tarihi mirasını ve doğal güzelliklerini korumalıyız: Kentin tarihini, belleğini ve kültürünü oluşturan sayısız tarihi eserlerini ve natürel güzelliklerini (Haliç, Boğaziçi gibi) özenle korumalıyız.
Farklı kültürlerle diyalog kurmalıyız: Kozmopolit yapıyı avantaja çevirebilmek için sağlıklı diyaloglar geliştirmekle mümkün olabilir.
Komşuluk ilişkileri geliştirilmelidir: “Ev alma, komşu al” atasözü, konuyu özetliyor.
Eğlenirken başkalarını rahatsız etmemeliyiz.
Kültür ve sanata değer vermeliyiz.
Kentli olmak, arızalı bir durumu hemen ilgili kuruma haber vererek arızanın giderilmesini sağlamaktır.
Kenti olmak, kentin yönetimine dolaylı olarak katkı sağlamak demektir, değil mi?
Kentli olmak, yönetenleri seçmek ve kritik etmektir. Seçim zamanı geldiğinde özgür iradenizle oy verme hakkınızı kullanmalısınız. Soran, sorgulayan, demokratik sistemin özgür bireyleri olan vatandaşlar, haklarına sahip çıkmalı ve görevlerini yapmalıdırlar.
Kent yaşamından beklentileriniz ve başka ekleyebilecekleriniz neler olabilir?
Esen kalın, mutlu kalın,
Şenol ELBAY