- Kategori
- Ben Bildiriyorum
Kerimoğlu Türküsü Evi
Geniş bahçesi Çatak vadisine uzanıyordu. Bu vadiye bakıp uzun saatler geçirdim. Dinlenebilmek için gittiğim saatler.
Öyküsüne daldığım saatler . Öyle ya o vadiden inen 1900 lü yılların efesi Eyüp efe. Genç civan gibi. Aşk öyküsüne, çığlıklarına sahip oldu o yer.
Bu dağların efesi kim dedi ya Menteşe Belediyesi seçimlerde. Artık o efeyi bekliyor açmak için.
Kerimoğlu bu yakar geçer zeybeği, efeler diz çöker.
Kerimoğlu Türküsüne, öyküsüne uzanan bu yer Yerkesik’te. Artık Ülkenin her köşesinden biliniyor. Ziyaretçiler geliyor buraya. İnanılmaz.
Kerimoğlu Eyüp’ün aşk öyküsünün geçtiği ve burada vurulduğu ev. Sanki, Sarı Sultan’ın çığlıkları o evin her yerini sarsıyor, sarıyor.
Çok güzel bir yer, tam da gelip görülecek, ziyaret edilecek yer burası, Kerimoğlu Türküsü evi.
Yerkesik belediyesi iken dönemin belediye başkanının o heyecanlarını çok iyi anımsıyorum. O ev restorasyon aşamalarına geldi, restore edildi.
O süreç ki, gerçekten etkileyici aslında hepimiz heyecanlıydık. Çok şey düşlemiştik. Buradan yüzyılın kültürel dalgalanması yayılacak demiştik. Ancak tanıtımını hala yapamıyoruz.
Açıldıktan sonra ise işletmecilerle çok el değiştirdi.
Ancak bir gerçeği görmek gerekir. İşletmeye verilmemelidir. Ya da işletmeye alan kişi burayı ticari yer gözüyle bakmamalıdır, bu şartlarda almamalıdır. İşletmeye verilse dahi Belediye oldukça esnek ve ilgili davranmalıdır.
Kültürel bir dokunun ve o yüzyılda yaşanan olayın günümüze kadar gelişi ve mal oluşu. Kerimoğlu Eyüp Efe’yi ve o dönemin olaylarını pek benimsemesem de, tarihin süzgecinde yaşanmış o dönemin tüm sosyolojik toplumsal baskısını öne çıkaran bir olayın günümüze kadar gelişidir.
En önemlisi Kerimoğlu türküsü herkesin gönlünü, içini yakar. Oyun tutarken veya dinlerken kim duygulanmaz ki?
Kerimoğlu Türküsü ‘nün topluma mal oluşunu hiç kimse yadsıyamaz. Öyle ki, türkü aşk ve dönemin siyasal- toplumsal- acı- cinayet olaylarını betimler.
Kerimoğlu Eyüp tarihin derinliğinden, Karadağların sandalından çıkıp geldi , günümüze kültürel değer olarak girdi.
Şimdi esas konuya girelim;
Ülkenin dört köşesinden gelen ziyaretçiler dönüp gidiyor, dedik. Menteşe belediye başkanımız Bahattin Gümüş’e 2018 kış aylarında gittik, talepte bulunduk, açılsın istedik, konuştuk. Söz verdi. Açacağız dedi. Hatta belediyemiz kendi bünyesinde çalıştırmalıdır, dedi. Sevindim.
Sonra bir-kaç ay içinde orada bakım onarım çalışmaları yaptı, hatta gittim yerinde gördüm. Fotoğraf çektim.
Ancak hala açılmadı. Kerimoğlu türküsüne sahne olan bu güzel yerin terkedilişi yaşandı. Çok gecikti. Çok sabırlı olduk. Seçimler geldi çattı. Seçim sürecine girildi, şimdi açılmaz dedik, bekledik. Ancak seçimler bitti.
Kendisine hayırlı olsun dileğimi ilk bu talebimizle yineliyorum. Kerimoğlu Türküsü evi için artık sabır göstermiyoruz, bir an önce açılmalıdır.
Hala aynı düşüncedeyim. Menteşe Belediyesi kendisi çalıştırmalıdır. İşletme girecek ise, ancak ve ancak kültürel hayatını özümseyecek, kabul edecekse girmelidir..
Ancak, işletmenin doğru bir karar olacağını düşünmüyorum. Her ne şekilde olursa olsun Kerimoğlu Türküsü evi mutlaka bir an önce açılmalı ve sürekli çalıştırılmalıdır. Hatta özellikle yaz sezonlarında kapalı kalmamalıdır.
Eğer belediye çalıştıracaksa orayı özümsemelidir. Önermiştim. Muğla’da gerçekleşen bazı sergi, kültürel etkinlik gibi çalışmaları buraya taşımalıdır. Yani Kerimoğlu Türküsü evini Menteşe belediyesi artık bir parçası olarak görmelidir.
Etkinliklere taşınacak insanlar o gün belediyenin otobüsleri ile getirilebilir. Kerimoğlu yeri tüm kamuoyuna etkin benimsetilmelidir.
Menteşe Belediye Başkanımız Bahattin Gümüş ile bu konuyu tekrar hep birlikte değerlendirelim. Karşılıklı konuşalım ve ancak, artık açalım.
Beş yıl çabuk geçti. Yerkesik’te daha yapılacak işlerimiz var. Hiç başlanmadı. Bunun yanı sıra eli çabuk tutmak gerek , her geçen gün kararlar yukarıya bağlanıyor. Zorlaşıyor. Bunları bir başka yazıda değerlendirmeye devam edeceğim.
Ancak bahar geldi! Baharı hep birlikte Menteşe Yerkesik Kerimoğlu evinde yaşayalım. Kerimoğlu Türküsü evini ziyaretçilere açalım.