- Kategori
- Deneme
Ketenpereye gelmeyelim

Ketenpere nedir?
Her zamanki gibi sabah sabah internete girdim. İnternete girmek okyanusa girmek gibi bir şey. Biz yüzme bilmediğimiz için kıyıdan fazla uzaklaşamıyoruz. Gazete ve dergileri, blogları okumakla yetiniyoruz. Kazancımız ne oluyor? Ne olacak, herkes kendi kapasitesi kadar yararlanabilir. Okyanusa bile dalsak ancak kovamız kadar su alabiliriz. Hz. Mevlana’nın böyle bir sözü vardı galiba; ama sözü unutuverdim. Sadece sözleri, cümleleri mi? Kelimeleri de yavaş yavaş kaybediyoruz.
Bir zamanlar öğretmen olarak öğrencilerimizin kelime haznelerini zenginleştirmek için binbir yol ve yöntem deneyen biri olarak kendi hazinemin tükenişi üzüyor beni. Hep hazırdan yiyoruz. Hazinemiz tam takır olmadan önlem alalım. Arada bir de olsa yeni kelimeler öğrenelim.
“Bu kelime öğrenme işi de nerden çıktı?” diyenler olabilir. Olur, olur. Çok kişi yüksek düşünce ve duygularla dolu yazı okumak ister. Onlar bilmezler mi düşünce ve duygular genellikle kelimeler aracılığıyla aktarılıyor. Anlamada da anlatmada da kelimeler çok önemli.
Kelime üzerine vaaz edeceğimi ben de bilmiyordum. Yazı yazmayı da düşünmüyordum. Sadece okuyordum. Öylesine, oyalanmak için okuyordum gazeteleri. Bir ara Mümtaz Soysal’ın bugünkü (12. 06. 2012) tarihli Cumhuriyetteki yazısını okudum. Bir kelime dikkatimi çekti. Bu kelimenin içinde bulunduğu cümleyi aktaralım:
”Eski sömürgecilerin büyük çıkarlarını sürdürmek için her türlü kumpası denedikleri bir dönemde, koca ulusları ve kalabalık halkları kandırmak yerine baştakini kandırıp ketenpereye getirmek daha kolay.”
Sizce bu cümlede hangi kelimeler dikkatimi çekmiş olabilir? Fikriniz kendinizde kalsın. Kazara söylerseniz sıkıntıya girebilirsiniz. Ben ketenpere kelimesine takıldım.
Bu kelimeyi hiç duymamış gibiydim. Googl’de küçük bir araştırma yaptım:
TDK Büyük Sözlükte ketenpere (isim argo) isim Dolandırıcılık
Uludağ sözlük, ketenpere
1.dolandırıcılık.
2.bir kişinin farkında olmadan aldatılması...
3.oyuna getirmek ve aldatarak istediğine ulaşmaya çalışmak anlamın da ki argo sözcük
Araştırma yaparken TDK SÖZBUL (Türk Dil Kurumu Sözcük - Bulmaca Bilgilendirme Uygulaması) nı öğrendim.
Biz şimdiye kadar uyuyor muyduk ki bundan haberimiz olmamıştı.
İnsan ihtiyaç duyduğu, ilgilendiği uygulamaları görüyor. Şimdi çok önceki yıllardan söz edeceğim: Kiralık ev aradığımız zamanlar kapıda, pencerede bir çok kiralık ilanı görürdük. Perdesiz evler görürdük. Ama diğer zamanlar?... Her halde bu uygulama da böyle olmuştur. Artık böyle uygulamalara ihtiyaç duyuyoruz. İhtiyaç duyanlar için sözlükteki bir açıklamayı, duyuruyu aktarıyorum:
SÖZBUL'a üye olarak Türkçe söz dağarcığınızı geliştirebilirsiniz.
SÖZBUL'a üye olacak herkese her gün
*Türkçe Sözlük'ten günün sözü,
*Yabancı sözlere TDK'nin önerdiği Türkçe karşılık,
*Bir yazım kuralı,
*Günün atasözü/deyimi,
*Günün bulmacası
SÖZBUL e-postası ile gönderilecektir.
SÖZBUL'a üyelik ücretsizdir.
Biraz önce üye oldum. İnşallah yararlı olur.
Kelime dağarcığımızı zenginleştirme konusunu sizlere daha bilimsel, daha ilgi çekici, daha etkili anlatabilmek için biraz daha araştırma yapayım dedim. Halit Karatay’ın makalesini okudum (GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 27, Sayı 1(2007) 141-153) Tazelendim desem yeridir. Çoğunu okuduğum kitaplardan alıntılarla özlü ve güzel bir makale yazmış H. Karatay. Makaleyi okumanızı tavsiye ederim.
Googl’da araştırmaya devam ettim. İlginç yazılar buldum. Bu arada Milliyet Blogda yazdığım birkaç yazı da karşıma çıktı. Demek ki kelimelerin önemli olduğunu öteden beri vurguluyormuşum.
Ben de, okuduğum yazılar gibi etkili makaleler yazmak isterdim; ama yazamadım. Onun için böyle olduğu gibi durumu aktarıveriyorum.
Tam iki saattir bilgisayardayım. Kimseler duymasın.Torunlarım hiç duymasın. Onlara bilgisayarda fazla kalmamalarını öğütlüyorum. Bu yazıyı yazmak için kendi öğüdümü tutmamış oldum. Değdi mi, değmedi mi bilmiyorum. Ama en azından zamanımızı nasıl boşa harcadığımızı yazmış oldum. Hem söz dağarcığımızı zenginleştirmek gerektiğini vurguladık.. Ve de ketenpereye gelmemiz konusuna dikkat çektik.
Sabahattin Gencal, Başiskele-Kocaeli, 12. 06. 2012