- Kategori
- Ekonomi - Finans
KEY... KEY... KEY...
Merhaba değerli okurlar,
Son key ödemelerinden sonra yapılan açıklamalarda, Aralık 2010 ve Mart 2011 aylarında da KEY ÖEMELERİNE devam edileceği açıklanmışdı.
Hak sahipleri de umutlanmışdı.
Siyasilerin başlıca özelliğidir bu.
Umut vermek, umut dağıtmak.
Yıl 2010.
Aralık ayının ortaları.
KEY'den tık yok.
Wikileaks'le günlerimizi geçiriyoruz.
Derken bütçe görüşmeleri başladı ve liderlerin tartışmaları gündeme oturdu.
Muhtemelen de gündeme kara kışla devam edeceğiz.
Hakkını alamayanların ne durumda olduklarını soran yok.
Bu hak sahibi insanlar elbette yılbaşını 5 yıldızlı otellerde geçirmek için KEY PARALARINI beklemiyorlar.
Karakışın bastırdığı şu günlerde, bu gariban insanlar olasıdır ki, şu hakkımızı alabilsek de, biraz odun, biraz kömür ya da doğalgaz alarak, çoluk çocuğu üşütmeden, hasta etmeden soğukları bir atlatabilsek diyorlardır.
Belki de alacakları paranın bir kısmı ile Milli Piyango bileti alarak, olası kazanacakları paranın hayalini kurmak istiyorlardır.
Ama gel gelelim, şu hak sahiplerinin paralarını gerçekten bir an evvel ödeyelim de, bu insanlar da hiç olmazsa kışı rahat geçirsinler diyen yok.
Ve hatta, verdikleri sözlerin arkasında durmayarak, onların hayallerini bile çok görüyorlar onlara.
Umurlarında bile olmaz karakış onların.
Çünkü, karar verecek olanların karınları tok, sırtları pektir, evleri sıcacıktır.
Kış gelmiş neyinedir onların.
Boşuna dememişler.
TOK AÇIN HALİNDEN ANLAR MI? diye
Anlamaz, anlamaz kardeşim anlamaz.