Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '16

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Kim bu patronlar?

Kim bu patronlar?
 

Başbakan PATRON’lara seslenmişti asgari ücreti artırırken?

Biraz az kazanın...
Bir an için haklı diye düşünürken, aklımdan PATRON'ları geçirdim.

Kimdi bu PATRON'lar ???

Sonra çevremdekilere sordum.

- Bana 3 PATRON ismi sayın…

Siz de şimdi aklınızdan 3 PATRON ismi geçirin...
Soruma aldığım cevaplar hep aynıydı…

Yüzde doksan dokuz siz de aynı kişileri aklınızdan geçirdiniz.

Koç, Sabancı, Ülker, Eczacıbaşı, Ağaoğlu…

Sanırım bunda rahmetli Hulusi Kentmen’in de filmlerinde oynadığı rolün payı vardır.

Başbakan’ın asgari ücreti savunurken aklından yine bu PATRON’ları geçirdiği anlaşılıyor.

Örneğin; iş davalarında dava neticelerine baktığınızda, davaların çoğunda işçilerin haklı olduğunu görürsünüz. İş hukukunda genel prensip olarak işçi zayıf, işveren ise güçlü taraf olarak görüldüğünden gerek ispat usulleri gerekse karar aşamasında işçi lehine karar verilmesi ağırlıktadır.

Aynı yaş, aynı eğitime sahip taraflardan biri işçi, biri işveren ise işçi 1-0 oyuna önde başlıyor…

Bazen işverenin haklı olduğu durumlarda dahi işçi lehine karar çıkıyor.

Tabii ki genel olarak, aklımıza ilk gelen PATRON’lar için bunlar çok fazla sorun teşkil etmiyordur.

Sırf dava ile sınırlamayalım… Mesela asgari ücret tespit edilirken de rakam, ilk aklımıza gelen PATRON’lar için sorun teşkil etmeyebilir. Onlar için “biraz az kazansınlar” diyebiliriz.

Peki PATRON kimdir? Kime denir?

“Bir ticaret veya sanayi kurumunun sahibi, başı, işvereni”

Öyleyse bir işletmeye sahip olan herkes PATRON’dur.

Yani mahalle bakkalımız, mahalle berberimiz de, doğudaki en ücra köşedeki köy kahvesini işleten de, … PATRON’dur.

Tekrarlarsak Başbakan’ın sözünü “ey köy kahvesini işleten, mahalle berberi, mahalle bakkalı … daha az kazanın”

Tabii ki bu durumu Başbakan’a mal etmek yanlış olur. Bu durum şimdiki hükümetten önce de böyleydi, sonra da böyle olacağa benziyor…

Örneğin asgari ücret İstanbul’un göbeğinde çalışan için de 1.647,00TL, en ücra ilin en ücra köşesindeki mahalle bakkalı olan PATRON’un çalışanı için de 1.647,00TL.

Yani en lüks arabaya binip, en lüks yerlerde onlarca mülkü olan PATRON’lar için de, günü zor kurtaran, genel tabirle hacı murat (murat 124)’ın dahi hayalini kurmakta zorlanan PATRON’lar içinde yasalar hep aynı…

Sabancı’da sabah işyerine giderken aynı tutarda bağ-kur primi ile karşı karşıya, mahalle berberi de…

Ne yapılabilir bilmiyorum…

Bence birileri düşünmeli ve bulmalı…

En azından doğuda en ücra yerdeki asgari ücret ile İstanbul’un göbeğinde asgari ücret farklı olmalı…. Gelir düzeyi yüksek olan PATRON ile gelir düzeyi düşük olan PATRON arasında biraz fark olmalı…

İnanın çoğu PATRON yasalarımızın öngördüğü gibi güçlü olan taraf değil…

Ve çevreme baktığımda o kadar çok iş yeri açmaktan korkan PATRON var ki… Ve inanın ki haklılar… Korkmadan işyeri açılabilse ne kadar çok şey değişecektir belki de… En azından kendileri iş aramayacaklar, iş yeri açmak isteyeceklerdir. En küçük tekel bayii, berber, bakkal … bile en az bir kişi çalıştıracaktır…

İsmail ŞENGÜN

Smmm-Bağımsız Denetçi

ismail@ortakmusavir.com

 
Toplam blog
: 18
: 580
Kayıt tarihi
: 25.01.16
 
 

1967 Bodrum doğumluyum. 1998 yılından bu yana S.M.Mali Müşavir ve Bağımsız Denetçi ünvanları ile hi..