Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Kasım '07

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Kimin İzindeyiz

Kimin İzindeyiz
 

KİMİN İZİNDEYİZ?

Önce Aziz Nesin’in Atatürk’e seslenişini sunalım:

“Atam, hâlâ yaşıyorsak edepsizlik sayesinde!

Altı oku soruyorsan, politika dehlizinde!

Yobazlarla gericiler, onlar bizden daha zinde!

Halkçılık, devletçilik: Anlatamam, çok hazin de...

Çoktan beri sahteciler, ağır çeker her vezinde!

Tek umut var, o da yalnız, Amerikan dövizinde!

Sorma Ata’m, halimizi, hal mi kadı anlatacak...

Yata yata çok yorulduk, tatil yaptık, izindeyiz!

Hocamız var, hacımız var, uçan kuşa borcumuz var,

Geçeceğiz Avrupa’yı ama şimdi izindeyiz!

“Türk milleti çalışkandır”. Biz de senin tezindeyiz,

Dinlenmekten çok yorulduk da, onun için izindeyiz!

İlerledik Ata’m öyle, şimdi görsen tanımazsın,

Arasan da bulamazsın, Amerikan tarzındayız,

Bugün değil, bu yıl değil, çoktan beri izindeyiz!

Hani, “Türk, övün, çalış, güven” demiştin ya...

Biz ilkinde takılıp kaldık, çalışmaya zaman kalmadı.

Her sabah güne başlarken, “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım”

Diye bağıran, geri ve tembel nesiller yetiştirdik.

O gün yazdıklarını, bugün ağza alamayacak haldeyiz.

Seni aşmaktan vazgeçtik, sana ulaşamıyoruz Ata’m.

Şu “izindekiler”in listesini bir görsen inanamazsın Ata’m;

Kendini tanıyamazsın. Bağışla bizi... İzindeyiz Ata’m...!”

***

Yaman Törüner, Aziz Nesin’in yukarıdaki dizelerine yer verdikten sonra şöyle diyor, Çözüm adlı(Milliyet Gazetesi) köşesinde: “Yüz binlerce şehit vererek kurduğumuz, Türk gençliğine emanet ettiğin cumhuriyete artık yeterince sahip çıkılamıyor. Atatürk Cumhuriyeti yerine Ilımlı İslam Cumhuriyeti getirilmesi olasılığı var. Başörtüsü türbana dönüştü; yakında türbanın peçeye dönüşmesinden korkuyoruz.

Sen bizi kapitülasyonlardan kurtarmıştın; şimdi ekonomimiz tamamen yabancı kontrolüne girdi. Artık zaferler askerle kazanılmıyor; oylar dahil her şey alınabilir olunca, ülkeler sermaye tarafından rahatça işgal edilebiliyor.

“Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, iktisadi zaferlerle desteklenmezlerse payidar olamazlar” demiştin; ama artık, siyasi zaferler de parayla kazanılıyor.

“Türk tarihi tetkik olunursa, bütün yükseliş ve alçalış sebeplerinin bir iktisat meselesinden başka bir şey olmadığı anlaşılır” demiştin; ama şimdi ekonominin iyi gittiği söylenirken, ülkemizden toprak isteyenler gittikçe güçleniyor. Cumhuriyeti kuran silahlı kuvvetlerin bile, bütünlüğümüzün hiç bu denli risk altında olmadığını söylüyor.

Atam, şimdi siyaset, ekonomiden daha önemli hale geldi. Aynen İstiklal Savaşı’nda olduğu gibi.

Atam, izinden geldik; şimdi dizindeyiz.”

***

Sayın yazarın bu düşüncelerine katılıyorum ama eksik bıraktığı yerleri tamamlamak istiyorum. Birinci cumhuriyet yetmedi, şimdi ikincisinin peşindeyiz.

Yabancı sermayeye hayır diyenler vatan haini sayılıyorlar. Tüccar olduk, her şeyi, her yeri satma derdindeyiz. Yüksek faiz verdiğimiz için döviz ve paralar akıyor ama vatandaşın cebine hiçbir şey girmiyor; borçların ve risklerin ne kadar çok arttığını düşünmüyor, rağbetteyiz diye seviniyoruz, övünüyoruz. Bu gerçekleri dile getirenleri neredeyse döveceğiz.

Teröristler askerlerimizi şehit ediyorlar ama onlara hadlerini bildirmek için Amerika’nın iznini bekliyoruz. Ağzımıza bir parmak bal çalınınca bir tas bal yemiş gibi oluyoruz. AB ve ABD karşısında boynumuz bükük duruyoruz.

Laiklik ayaklar altına alınıyor, susuyoruz, pusuyoruz.

Eğitimimiz İmam Hatiplilere endeksli; en iyi makamlara onlar getiriliyor, öğrencilere eğitim değil, eğilim veriliyor, okullar oku-l değil, o-kul haline dönüştürülüyor; okumak değil kulluk öngörülüyor. Gözlerin açıp gerekeni yapan gençler susturuluyor, gözlerin kapatıp vazifesini yapan kişiler yetiştiriliyor.

Devrimci olmak suç sayılıyor. O Türkçe sözcüğü Arapça inkılap sözcüğüyle değiştirip sulandırıyoruz, yabancılaşmak, özümüzden uzaklaşmak, globalleşmek devrimcilik sanılıyor...

Devir değişti, eski çamlar bardak oldu. Atatürk ilkeleri müzeye konuldu. Atanın değil Avrupa’nın, Amerika’nın izinde, dizindeyiz artık. Her zaman, her yerde dost(!) ve müttefiklerimizin emrinde, hizmetindeyiz. Bugün değerimizi, önemimizi bilmiyorlar ama yarın anlarlar, takdir ederler, aralarına kabul ederler diye beklemedeyiz.

En iyi yerler yabancılara satıldı

En güzeller onların önüne kondu

Onlar saraylara layık

Bizim gibilere gecekondu!

Özlemlerimiz yetim kaldı

Umutlarımız dul...

Aç gözünü de bak bakalım vatandaş;

Kim efendi kim kul?

Erhan Tığlı

*********

 
Toplam blog
: 776
: 600
Kayıt tarihi
: 13.10.06
 
 

Emekli edebiyat öğretmeniyim. Yazı ve şiirlerim çeşitli gazete ve dergilerde çıkmaktadır. 20 kita..