Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mart '12

 
Kategori
Müzik
 

Kısaca Jazz

Kısaca Jazz
 

JAZZ


Caz, ABD’de siyahların Avrupa müziğiyle karşılaşması sonucuyla ortaya çıkmış olan bir sanat müziği türüdür. Cazı tanımlamak zor olsa da doğaçlama hiç kuşkusuz onu tanımlayan ana unsurlardan biridir. Cazın algılanması, melodisi ve armonisi büyük ölçüde Batılı müzik geleneğinden gelir. Ritim, cümleleme, sound’un üretilmesi ve ayrıca Blues armonisinin öğeleri ise Afrika müziğinden ve Amerikalı siyahların müzikal anlayışından kaynaklanır. Cazı Avrupa müziğinden ayıran üç temel öğe vardır; bunların hepsi de yoğunluğu arttıran bir etki yaratırlar;

1- Zamanla kurulan bu özel ilişki, ki swing sözcüğüyle adlandırılır;

2- Müzikal üretimde kendiliğindenlik ve canlılık, ki burada doğaçlama rol oynar;

3- Ses olgunluğu ve cümleme tarzı, ki çalan caz müzisyeninin aynasıdır.

Kökleri kuşaklar boyunca sözlü olarak aktarılmış ve aktarılmakta olan bu üç temel öğe değişik bir gerilim havası yaratır. Bu havada vurgu; artık Avrupa müziğindeki olduğu gibi büyük bir gerilim alanları üzerinde değil, kesintisiz bir şekilde artıp azalan bir dizi gerilim yaratıcı bir öğe üzerindedir.

Gerçekten de cazın üç karakteristik öğesi;swing,doğaçlama ve sound ile bunların birbirleriyle ilişkilerini esas alarak bir caz tarihi yazmak mümkündür. Bu öğelerin her biri önemlidir, ancak aralarındaki ilişki değişir; bu değişim de cazı evriminin bir parçasıdır.

Cazın temel öğelerinin asıl anlamının ve ana görevinin ,yapısal bir yoğunluk yaratmak olduğu ileri sürülebilir. Bu yaklaşım esrik bir sıcaklık taşıyan serbest cazda da içerilir; her ne kadar bu  müzikte üç temel öğenin yorumu genellikle çok özgün biçimler alsa da…

Bütün bu ayrımlarda format yani kalite sorunu belirleyici bir özelliktir. Kaliteyi; cazın önemli dördüncü öğesi olarak tanımlayabiliriz.

Caz kaliteyle var olur. Kalite ise hissedilir, akılla algılanamaz. Caz var olduğundan beri müzisyenler bunu akıl sürecinden geçirmeden hissetmiştir. Bir müziği caz olarak hissedebilmek için, önce iyi olması gerekir. Söze dökülebilecek bütün diğer kriterler, ne kadar önemli olursa olsun, ikinci derecede rol oynar. Bu bağlam içerisine oturtulması geren bir diğer gerçek daha vardır; caz öğelerinin stillerinin, üslubunun, tekniklerinin, fikirlerinin ticari müzik tarafından sürekli kullanılması, caz müzisyenlerini hep yeni bir şey yaratmaya zorlar. Andre Hodeir bu durumu “bugünün yeniliğinin yarının klişesi” olduğunu söyleyerek belirtmiştir.

Caz doğuşundan yüz yıl sonra halâ doğduğu zamanki şeydir; bir protestonun müziğidir. Bu yanı da diriliğini oluşturan unsurların bir parçasıdır. Toplumsal, ırksal ve manevi ayrımcılığı, değersiz burjuva ahlakının klişelerini, modern toplumun işlevsel örgütlülüğünü, bu dünyanın bireyselliğini yok edişini, kendine uymayanları yargılayan standartların kategorize edilmesini protesto eder.

Birçok Amerikalı müzisyen, özellikle de siyahlar, protestoyu bir ırk meselesi olaak anladılar. Kuşkusuz protesto aynı zamanda böyle bir şeydir. Ancak ırksal olan belirleyici olsaydı, caz dünyanın her tarafında anlaşılan ve neredeyse bütün ırklardan, renklerden ve siyasal sistemlerden müzisyenler tarafından icra edilen bir müzik olmazdı. Bugün caz; evrensel hale gelmiştir. Bugün caz; baskıları sadece kendine ve yaratıcı üretkenliğine karşı değil, aynı zamanda insani ve insana yaraşır varoluşa karşı her yerde bir tehdit olarak gören, bütün ülkelerde ve sosyal sistemlerde, bilimcilerin, felsefecilerin, yazarların, müzisyenlerin, sanatçıların ve bütün alanların duygulu insanlarının, kısaca çağımızın resmini sonraki nesillere iz bırakacak bir şekilde belirleyen, herkesin katıldığı dünya çapında bir protesto biçimindedir.

 

 
Toplam blog
: 45
: 271
Kayıt tarihi
: 28.09.11
 
 

İktisat fakültesi mezunuyum.1995 den beri Kuşadası'nda çeşitli yerel gazetelerinde deneme, makale..