Kitap yazanı olmak

Kitap genel bir sınıflama. Kitap dendiğinde içinde şiir kitabından akademik kitaplara kadar pek çok yayın anlaşılıyor. 

Kitap yazmak, hangi alanda olursa olsun, bir uzmanlığın ve çalışmanın ürününün eser olarak tescil edilmesi anlamına geliyor. 

Şimdilerde bir moda çıktı, birisi kafasına göre bi şeyler yazıyor, ister şiir, ister edebiyat ürünü olsun, gidiyor bir yayınevine parasını veriyor ve kitap formatında bastırıyor. 

Sonra ilk fırsatta, 'benim kitabım var' diyerek kendini tatmin etmeye başlıyor. 

Bir kere kitap yazmayı önemli kılan, onun gerçekten kendi alanında yeni bir söz söyleyen, alanının uzmanlığını içeren ve bu bakımlardan tescil edilmiş olmasıdır. 

Kitap budur. 

Bir kimsenin şiir olduğunu sandığı şeyleri parasını vererek şiir kitabı diye bastırması ve sonra kalkıp bunu belirtmeden şiir kitabım var demesi, komiktir. 

Son zamanlarda, yazarlık heveslisi olanlara hizmet veren yayınevleri çıktı. Bunlara parayı veriyorsunuz o da size kitap (!) basıyor. 

Artık ne mutlu, biraz paranız ve biraz karalamalarınız varsa, siz de kitap yazarı olma şansını elde edebilirsiniz, çok kolay! Biyografilerinize yazdığınız kitapları eklersiniz. Bibliyografya bile oluşturabilirsiniz. 

Bu tür kitabım var diyenlere baktığımda daha hiç parasını vererek kitap bastırdım diyeni görmedim. 

Bu gayri ahlakidir. 

Gerçekten kitap yazanların emek değerinin sömürüdür. 

Kendini kandırmacadır. 

Şu gayet makül olurdu: 'Çeşitli öykü, şiir denemelerim var. Bunların fotokopi kağıtlarında ya da defter karalamaları olarak kalmasını istemediğim için gidip bir yayınevinde kitap formu haline getirdim.' Böyle düşünen biri zaten kitabım var demez, bu kişi, şiirlerini size okumanız için verirken siz bunun kitap formunda olduğunu görürsünüz. Konuyu bilmiyorsanız, 'aa kitabınız mı var?' dediğinizde, o, 'yok kitap değil, sadece kitap formunda' diyecektir. 

Kısaca, parasını verilerek bastırılan kitap, kitap değildir. 

Bu ayrımı yapmadan kitabım var diyenlerin, kitabı okumaya değmez, çünkü bunu belirtme vasfına sahip olmayan biri okunması gereken ne yazabilir ki? 

Peki bir çalışmayı, gerçek kitap kılacak olan makam ya da kriter nedir? 

El cevap: 

Üniversitedeyseniz, hakemli dergiler, ve jüriler. 

Şairseniz, ciddi şiir dergilerinde şiirlerinizin yayımlanmasına izin vermiş olan editörler ve daha sonra bunları görüp ve sunduğunuz dosyayı inceleyip karar verecek olan yayınevi editörleri. 

Üniversite dışında karar mercii yayınevlerinin editoryasıdır. 

Bu kişilerin onayı ya da reddi, tek başına, bir dosyayı ne gerçek kitap yapar ne de bir dosyanın kitap olma vasfını ortadan kaldırır. Ama en önemli kriterdir. 

Yayınevi dosyanın bir değeri olduğunu, hedefine ulaşacağını düşünür ve ancak bu yolla o kitabı basmanın maliyetine ve yazarına da telif hakkını vermeye razı gelir. 

Tarihte, başarılı yapıt olduğu halde yayınevlerinden ret almış dosyalar vardır. Ya da bunun tersi olabilir, başarısız olduğu halde belki onay almış dosya da olabilir. Ama bunlar, işin ana kısmı değildir. 

Eğer bir yayınevi, sizden para almak yerine, size para vermeyi bir sözleşmeyle vaat ediyorsa, muhtemelen dosyanız özgün ve yeni bir çalışmadır. 

Değilse, hadi kendinizi kandırın da, kitabım var deyip, bizi kandırmayın, ayıp. Gerçi kandığımız yok da. Ama sazanlar çoktur, o da ayrı mesele.