- Kategori
- Spor Eğitimi
KocamanBahçe
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki bütün biletlerin tükenmesinin beklemiyordum. Stadı dolduran taraftarlara bir alkış yollamak istiyorum. Malumunuz geçen sene şampiyonluk son maçta kaçmış, stat yakılmış, aylarca şoktan çıkalamamıştı. Bu kadar olaydan sonra herkes gözünü kadıköy'de ki ilk maça çevirmişti. Beklenen olmadı, stat full kapasite ile doluydu, taraftarlar futbolcularına bagırlarına basıp, iki taraf içinde yeni bir başlangıç yapmak için 90 dakika bıkmadan usanmadan gereken destegi gerekemeyen topçulara gösterdiler.
Maçın başına oldukça tutuk başlayan taraf Fenerbahçey'di. Pas alışverişlerinde başarısız, baskı kuramayan, pozisyon bulamayan bir takım vardı sahada. İlk yarı hatta maç boyunca göze çarpan tek şey Volkan ve Bilica' nın başarılı performansıydı. Ancak 40. dakika da kontra ataktan gelen golü Lugano bile engelliyemedi ! İkinci yarıya Selçuk-Alex, Gökhan-Bekir değişikliğiyle başyan Kocaman'ın aklıdaki düşünçe orta alanda biraz daha fazla topa sahip olup ilerde baskı kurabilmekti. Gökhan değişikligini yerinde buldum ancak zaten takım ileri çıkamıyor top çeviremiyor koşmasa bile yürüse bile her zaman bir Alex bu takımda tek bir hareketle neleri başarmış bir topçu. Zaman zaman kurulan kısa süreli baskıların sonucunda kalesinde 4 net kontra atak gören Fenerbahçe nin imdadına Volkan yetişti. Young BoyS ilk maçta oldugu gibi ikinci maçtada şüphesiz maçın hakimiydi ve turu hak ederek geçtiler.
Bu gecenin skorunu şöyle lansa edersek kötü durmaz herhalde ; 11 ruhsuz insan 55 bin ruhunu sahaya bırakmış taraftarları yenmeyi başarmıştı. Sonuç olarak büyük fenerbahçelilik takımı ve kendini kurtarmaya yetmiyor bir şeyler yapmak bir şeyler i değiştirmek gerekiyor. Dün geceden alkışlıyabileceğimiz üç şey vardı ;
Young boys un keyif veren oyunu.
Radikal bir kararla Alex' in oyunda çıkarılması.
Bütün stadın rakibi alkışlayarak bir üst tura yollaması.