Korkulan bölünme gerçekleşiyor mu?

Her seçim sonucu sayısız yorum ve analiz malzemesi sunar. 29 Mart seçimleri de öyle oldu. Görünen ilk sonuçlardan biri AKP’nin hem 2004 yerel seçimlerine hem de 2007 genel seçimlerine oranla oy kaybettiği, CHP’nin, MHP’nin, DTP’nin ve Saadet Partisi’nin oylarını arttırdığıdır. Kuşkusuz bu sonuçlara sevinen çok kişi var. Ancak “AKP oy kaybetti”, “seçmen AKP’ye one minute dedi”, “AKP çöktü” diye sevinenlere, hatta zil takıp oynamaya kalkanlara seçim haritasına bir göz atmalarını tavsiye ederim. O harita hiç de iç açıcı bir tabloyu yansıtmıyor. Partilerin kazandığı illerin renklerle gösterildiği haritada ilk göze çarpan gerçek ülkenin tam anlamıyla iki zıt kutba ayrıldığıdır. Doğuda DTP’yi ve dolayısıyla Kürt milliyetçiliğini, Batıda CHP ve MHP’yi dolayısıyla Türk milliyetçiliğini simgeleyen renkler, bunların ortasında da her iki milliyetçiliğe nispeten mesafeli duran merkez partisi konumundaki parti olan AKP var.

“Ne güzel, AKP Doğuda DTP’ye, Batıda CHP ve MHP’ye yenildi” diyerek bundan kendilerine bir mutluluk payı çıkarmaya çalışan Ergenekon sempatizanları ve yeminli AKP karşıtları bu tabloya sevinebilir ama aslında bu haritaya bakıp derin derin düşünmeleri lazım. Bu tam anlamıyla bir bölünmüşlüktür. Hakkâri’den İzmir’e Kars’tan Muğla’ya kadar yurdun dört bir yanında varlık gösterebilen tek parti olan AKP ise bu kutupları bir arada tutan zamk durumundadır. Seçimin Türkiye haritasında CHP’nin sınırı Mersin’de, MHP’nin Osmaniye’de, DTP’nin Tunceli’de bitmektedir. AKP ise bu sınırların Doğusunda ve Batısında oy kaybetmesine rağmen var olabilen tek partidir.

Bu tabloda AKP bir anlamda toplumun birlikte yaşama iradesini, öteki partiler ise milliyetçilikler temelinde kopuş ve ayrışmayı temsil etmektedir. AKP’yi bir işgal ordusu yönetimi olarak lanse eden, onu yıpratmak için her yolu mübah gören, hukukun alicengiz oyunlarıyla kapatıp saf dışı etmeye, bu yolda darbeleri bile meşrulaştırmaya çalışan aklı evveller eğer gerçekten ülkenin bölünmesinden kaygılanıyorlarsa o kaygılandıkları şeyi tam da kendi elleriyle gerçekleştirdiklerini görebilecekler mi bakalım? Eğer bugün ortada AKP gibi bir parti olmasa ülke tam ortasından karpuz gibi ikiye ayrılmış olacaktır. Egemen devlet zihniyeti tarafından CHP ve MHP gibi partiler eliyle yükseltilen milliyetçilik, ülkedeki en büyük gerilim kaynağı olan bölünme paranoyasının adım adım gerçekleşmesine yol açıyor. Basit bir etki-tepki kuralı olan bu gerçeği görmemek içinse insanın ancak gözünün milliyetçilikle ve çetecilikle kör olması lazım.
....