Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Eylül '15

 
Kategori
Anılar
 

Korumak sevmenin bir şekli midir ?

Bütün ilişkilerde erkek kadını korur gibi genel bir inanış var ama ben bunun aksini düşünüyorum uzun süredir. 

Sevdiğini koruma güdüsüne sahip olan cins sadece kadındır. Dişi enerjidir , annelik duyfusundan gelir ve bunun için kadının herhangi bir çaba sarfetmesine gerek kalmaz. Kendiliğinden varolan bir duygudur bu kadında.  

İlişkilerde de kadın erkeğini koruyabilir , çünkü kadındır hayatı ve olayları etkileyen. Yaşam enerjisi dişidir ve erkeğin savaşçı gücü ile kıyaslanmaz. Yaşam enerjisini eline alan kadın erkeği korur ve kollar ama bu zorunluluktan değil , içten gelen birşeydir ve kadın sadece istediği durumda erkeğini korur. Bunun içinde sadece sevmesi ve kendisinden bir parça olduğunu hissetmesi yeterli gelir çoğu zaman. 

Erkek ise zaman zaman gözü karardığında , istediğini alamadığında onu bırakın sırf stresli oldupunda bile kadına zarar vermek için , onu incitmek yaralamak için gerekli olan herşeyi yapabilir. O anda o dürtü ile ,  kıskançlık , kin , nefret  , öfke hangi duygu ile etiketlerseniz etiketleyin kadını o anda üzmek ve kendisini de rahatlatmak için elinden geleni yapar.  

Dolayısı ile o çok seven , sana aşığım diyen erkek hiçbir zaman kadını korumaz , yüceltmez . Bu yüzden değil midir ki kadın cinayetleri işleniyor ülkede. Neden öldürdün sorusuna klasik bir cevapları vardır " çok seviyordum " , sevdiğini öldürmek bir tek bizim kültürde var.  Çoğu zaman insan silahla öldürür ama bir de sözlerle de cinayet işlenir , hatta öyle güzel işlenir ki kadın bir daha kendine gelemez.  Toparlanamaz. Çoğu zaman kendini bir apartmanın çatı katından atılmış ve bütün kemikleri kırılmış hisseder. O kemiklerin tekrar kaynaması mümkündür ama hiç böyle birşey olmamış gibi ayağa kalkıp yürümesi mümkün müdür orası muamma . Hiçbirşey eskisi gibi olmayacaktır. 

Erkek bu gibi durumlarda kadına höt höt yaparak , kızarak , aşağılayarak gerektiğinde itham bile ederek kadını egemenliği altına almak ister ama erkek egosundan dolayı bir gerçeğin farkına varramaz veya çok geç farkeder. Kadını yönetmeye , şekillendirmeye , istediği gibi davranmasını sağlamaya çalışsa da başarılı olamaz. Çünkü kadın artık orada değildir. Bedenen orda olsa bile ruhu gitmiştir kadının. 

Böyle durumda kadın içten içe yaşananların hatırına , sırtında hayal kırıklıkları ile , kemiklerinin kaynamasını beklemeden sürüklenerek bile olsa olay yerinden uzaklaşmak ister ....

 
Toplam blog
: 17
: 305
Kayıt tarihi
: 22.09.14
 
 

24 yıldır iş hayatımın içerisindeyim. Hobi olarak başladığım yoga da daha sonra Yoga eğitme oldum..