Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ekim '10

 
Kategori
Blog
 

Köşe Yazarı Oldum, Bundan Sonra Baygri’deyim

Köşe Yazarı Oldum, Bundan Sonra Baygri’deyim
 

Alın size bir polemik mevzuu daha. Ben de köşe yazarı oldum. Bundan Sonra Baygri’deyim. Biraz da bunu tartışalım. Yani ben değil, siz tartışın. Ben ne tartışacağım canım, olmuşum bir kere :)

Kıskananlar çatlasın demeyeceğim, daha dün helallik aldık Dakka bir gol bir yapmayalım. Nazar etmeyin ne olur, yazın sizin de olur diyeyim. Nasıl yazacağız, nereye yazacağız derseniz az bekleyin, bu yazının sonunda parolayı da vereceğim.

Efendim bazen insan şımarıyor. Kendi kendine de olabiliyor bu, bir başkasının eliyle de. İşte dünkü yazıdan sonra azcık korkmadım desem yalan olur. Şımaracağım diye korktum. Bir şey değil öyle her gün kim pohpohlayacak beni. Bir gün olur iki gün olur, her Allah’ın günü bana mı çalışacak blogcular. Olacak iş değil…

İşte hal böyleyken battı balık yan gidecek, belli, bari şu köşe yazarlığı konusunu da deyivereyim de, sen sağ ben Selami şu işin içinden çıkıverelim istedim. Şimdi söylemesem unuturum, unutulur gider, ondan sonra da ayıkla bulgurun taşını. Vay efendim köşe yazarı olmuşusun bizden saklıyorsun, bari köşenin adını biz koysaydık, olmadı bir çelenk koysaydık filan diye serzenişler olacaktı.

Peşinen bunların önüne geçmek için hem de bu haberi vermenin bundan iyi zamanı olamayacağından (hem reytinglerim artmışken yani) ucundan çıtlatayım istedim.

Efendim anneme ben köşe yazarı oldum desem kesinlikle övünür. Ne olduğunu bilmez belki ama çok sevinir :) Şimdi o aklıma geldi, yazıyı yazıp arayacağım diyeceğim ama bu saatte uyumuştur belki (Yazıyı geceden hazır ediyorum, sabah servis ediyorum). Gün içinde ararım artık.

Babam zaten peşinen fikrini söylemişti. Öyle şair olacağım demekle şair olunmaz, içinden gelecek demişti, 20 yıl önce. Köşe yazarı oldum desem; öyle köşe yazarı oldum demekle olunmaz, içinden gelecek derdi yine. Baba teklif dışımdan geldi ama desem, yine kabul etmezdi. İnatçı adamdı. Nur içinde yatsın…

Konumuza döneyim hemen. Efendim bundan sonra www.baygri.com adlı sitedeki köşemde izleyebileceksiniz beni. Köşeme kuruldum, bekliyorum. Milliyet.com.tr kıymetimizi bilmedi, oradan gelen teklifi kabul ettik hemen. Hatta ısrar etse üste para da verecektim. Maksat köşem olsun :)

Tabi Milliyet Blog'taki köşemi de bırakacak değilim. Aslında teklifi bütünsel idi ama ben parçasal başlayayım dedim. Sevgili editörümüze kalsa her şeyimle gitmeliydim ama buradan kopmak zor geldi. Zira orada yayınlanan içerik başka yerde yayınlanmıyor.

Şimdilik ağır takılacağım orada. Azıcık hayran kitlesi yapayım ilkin. Baktım kitle kıvama geldi, koyveririm o zaman. Nasıl olsa kitle hazır :) Artık ondan sonra Allah ne verdiyse yazar gideriz. Haftada bir gün orada ve sadece oraya has yazımla olacağım. Sair günler burada ve kendi blogumdayım (şimdilik).

Girişte parola demiştim… Aslında parola filan yok, siz yazıyı güzelce okuyun diye söyledim. Adı geçen adrese girerseniz zaten yazma şartlarının olduğu sayfayı da göreceksiniz. Editör arkadaşla iletişime de geçebilirsiniz. Şartlar olgunlaştıysa siz de gelebilirsiniz yahu :)

Az kaldı unutuyordum, sayfamın adresi şudur: Gönül Pencerem (tıkla tıkla, korkma)

Sevgi, hürmet ve muhabbetle..

Murat HACIOĞLU

www.murathacioglu.com

 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..