KPSS, dansözlük, Sav, kurban ve türban

Haftanın Yorumları ve Yoranları

-KPSS kopyacılarından 7 tanesi mülakatla eleman alacak olan TRT’ye başvurdu. Başvuru yapanlardan birinin referansı ise Bayırndırlık ve İskan Bakanı. Fazla söze gerek yok, yoruma da gerek yok.

-Kılıçdaroğlu, Önder Sav’a teşekkür etti. İlk hamlede Sav’ı devre dışı bırakan Kılıçdaroğlu arkasına aldığı destekle hızlı bir tırmanışa geçti. Önder Sav açıklama yaptı. Zaten CHP genel başkanı olduğundan beri tüm kararları, konuyu dinleyip kendisi alıyordu bana sormuyordu dedi. Baykal’ı deviren Sav’ı Kılıçdaroğlu Baykal’ın desteğiyle devre dışı bıraktı. Dünya etme bulma dünyası fazla söze gerek yok.

-İthal kurbanlıklar memleketin her yerinde görülmeye başladı. İthal etin kurbanı yavan olur mu ? İthal iğdiş edilmiş kurban helal mıdır ? sorularının cevapları için Zekeriya Beyaz Hoca’ya mı başvursak yoksa daha medyatik olan Cübbeli Ahmet Hoca’ya mı, Cübbeli Jet Fadıl’a mı yoksa Fetva vermek isteyen diğer hocalara mı başvursak !

-Başbakan’dan CHP ile ilgili ilk yorum, “Allah herkese böyle muhalefet versin” İçinden geçen gerçek yorum ise, “Yandık Ecevit gibi, İnönü gibi biri bu Kılıçdaroğlu, işim çok zor olacak. Adam tam destekle yola çıktı ve sevilmeye başladı”

-Dansöz karikatürü ile bir kez daha karikatür dünyası ve karikatüristlik tartışma konusu oldu. Kim ne derse desin Salih Memecan’ın çizdiği şeyin adı karikatür değil, kızgınlığın ve nefretin ortaya çıkış biçimi ve dillendirilmesi.

-Kurban bayramı öncesi, kurban bağışı yapılacak kurumların çalışmaları yaygınlaştı. Birçok kurum ve kuruluş kurban bağışı yapmak isteyen hayırsever vatandaşlara ulaşmaya çalışıyor. Bir ses de Okyanus ötesinden geldi “İhtiyaç sahiplerinin yüzlerini güldürelim.” İhtiyaç sahipleri kimler, bazı öğrenci yurtları, dershane yurtları mı yoksa gerçekten ihtiyaç sahibi olan insanlar mı ? Memleketimizde asla yardımlar ihtiyaç sahiplerine gerçek anlamda ulaşamaz. Mutlaka yolda bir aracının eline düşer ve hiç ihtiyacı olmayan birileri tarafından yenir.

-Türban konusu, 29 ekim resepsiyonu gündemden düşen konular oldu.

-İlköğretim 13 yıla çıkarıldı. Sınıf geçme kalkacak, ders geçme gelecek. 7. sınıfların SBS sınavı iptal edildi. Eğitim ve öğretimle oynayan bir hükümet şimdi de üniversitelerle oynayacak.üniversiteleri 3 yılda bitirmek mümkün olacak, üniversiteden atılma sonsuza dek kaldırılacak, gelecekte de YÖK’de ortadan kaldırılacak.

-Domates ve kabak zam şampiyonu olmuş ekim ayı enflasyon rakamlarında. Canı sıkılan tarımsal ürünlerdeki enflasyon rakamlarını gündeme taşıyor. Yıllardır birincilik taze fasulyedeydi ama ilk defa liderliği domates almışsa ne olmuş sanki. Enflasyon rakamları içine nedense ülkemizde ekte verilen listedeki harcamalar hiç girmez. İşte listeden seçmeler;

-Havadan para kazanan bir baba parası yiyen genç, sosyetik ve popüler kızımızın bir gecede bir barda ya da eğlence mekanında harcadığı para hiç enflasyonda seçilen örneklem arasında girmez.

-Araba fuarında 500-600 milyon dolara birkaç arabacık alıverenlerin ödedikleri parada enflasyon hesaplamalarında kullanılmaz ya da 10.000 TL’cik taksitle ev sahibi yapıverenlerin de harcadıkları para enflasyon hesaplamalarında örneklem olarak kullanılmaz.

-Ayda 5-6 bin TL’yi kedisine ve köpeğine yedirenlerin harcamaları da enflasyona girmez.

-1 tişört parasına konuşanların ödedikleri daha doğrusu halkan aldıkları paralarda hiç konuşulmaz. Bir ülke düşünün ki 70 TL’lik cep telefonu faturası gönderiyor konuşan kişiye. Koşuşan sadece 30 TL’lik konuşmuş ama 70 TL fatura ödüyor. Parayı da cep telefonu firması ve devletin kurumları paylaşıveriyor. Böyle bir harcama enflasyonda örneklem olarak seçilir mi hiç ?