- Kategori
- Anılar
Küçücükten görmedim ana kucağı....

Ali Evren
Baba!..
Halâ ordasın!... Değil mi!..
Uçsuz, bucaksız gelirdi... Yaşadığın Coğrafya...
Kenarlarına üç adımda bir çam ağacı diktiğin parsel, parsel ova..
çok uzaktan yürüyüşünden tanırdım hemen..
Şapkası, işçi olanlardan...
Türküleri... derdim... ilgiyle seni izlerdim
neden hep acı türküleri severdin!..
" Küçücükten görmedim ana kucağı..."
Yüreğindeydi!.. hep... Anan... Baban..
Beklerdim...
sabah!... erken türküleri!.. üşürken dinlerdin.. Radyo'da
" Karanfil suyu neyler?... güzel kokuyu neyler... iki baş bir yastıkta, o baş uykuyu neyler"
Ellerin derdim!.. ellerin ellerimdeyken...
bu soğukta!..
nasılda sıcak...
Bir film Platosu!.. daha sonra ilk gençlik yıllarımda!...
Yüreğinde duruyor, sapsarı uzanan ova...
" Hoşgeldin bebek yaşama sırası sende"... yaz bakalım hadi dedin!...
Ya!... "Biri çiğdem, bir nergis" ne dersin?...
Yüreğinde artık, uzaktan yürüyüşünden tanıdığın işçi şapkalı... Baba
İş çıkışında beklemesende!...
Yüreğimde ellerin senin!... Baba.
Yorulmadan verdiğin öğütleri hep dinledim!..
" Karanfil suyu neyler'i" yıllar sonra senin gibi söyledim...
Emek gerek çocuklara!.. derdin..
yaşamda... paylaşmada... hep denedim..
Tıpkı bir başak gibi olmalı ... ova'da buğday tarlasında...
Karanfil suyu neyler türküsünü söylerkenki hüznün...
kendine değildi elbet... sanada bırakılmış, sıcak eleydi senin..
Emekçi Babaların Türküleri hüzünlüdür...
Çocuklarının yüreğine, bir el bırakırlar yaşamlarının sonunda...
Sıcacık...
bitti..