- Kategori
- Kültür - Sanat
Küçük adamlar

Alıntı..
İşyerim mini alışveriş merkezini andıran imalat ve toptan satış noktasında bir pasaj..
Koridor oldukca geniş..
Erdem, okuluna öğleden sonra gittiği için okul öncesi ve okul sonrası geniş koridorda ayakkabısının tabanına portetif monte edilmiş kaykayıyla zaman zaman kayıyor..
Henüz yedi yaşında, ilköğretim birinci sınıf öğrencisi..
Erdem, mağaza komşumun oğlu, hiperaktif bir çocuk..
Mağazamın diğer komşuları Erdem'e çocuk muamelesi yaparak sevgilerini dalaşarak, dövüşerek gösterirlerken rahatsız oluyorum..
Çocuk dalaşanlara tepki verirken kan-ter içinde kalıyor..
Erdem'i ilk karşıma aldığımda büyük adamlara soruyormuş gibi sorular sordum, büyük adamlar gibi cevaplar verdi.
O küçük bir adam..
Okuldaki durumunu sorduğumda kendi yaşıtların dışında 2-3 üst sınıf öğrencilerle daha iyi anlaştığı ve tenefüs aralarında onlarla oyunlar oynadığını ve bütün ders notlarının 5 olduğunu söyledi..
Erdem pasaja geldiğinde ilk durağı benim mağazamda oluyor..
Konuşuyoruz, tartışıyoruz, eline düz kağıt ve kalem vererek bana resimler çiziyor, çizdiği resimleri dolabımın köşesine yapıştırıyorum ve her bana uğradığında çizdiği resimlerin yerinde durup durmadığını kontrol ediyor ve yüzü hep gülüyor..
O mutlu oldukca bende mutlu oluyorum..
Kim bilir çocuğum olmuş olsa nasıl mutlu olurdum..
Çocukları küçük adamlar gözlüklerimizle beslememiz gerektiğini düşünüyorum..