Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Nisan '11

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Kurmaylar ve askerler

Kurmaylık, genellikle askerlikte kullanılan bir unvan olarak bilinir. Orduda belirli bir süre görev yapan subaylar yüksek lisans yapıp, harp akademisini de bitirdikten sonra görevlerine “Kurmay Subay” olarak devam ederler. 

Kurmay subayların görevde yükselme ve “General” olma şansları diğer subaylara göre daha fazladır. Ordunun elit kesimini oluşturan ve üst yönetici kademesinde görev yapan generaller, ordunun savaşta ve barışta sevk ve idaresinden sorumludurlar. 

Sivil hayatta ise kurmay subayların orduda yaptıkları görevi, kurum yöneticileri yapar. Rütbesiz askerler ve memurlar da kurmay subayların ve yöneticilerin yönlendirmesi ile yürürlükteki mevzuata göre görevlerini yaparlar. 

Askerlikte olduğu gibi sivil hayatta da “Kurmaylar ve Askerler” vardır. Kurmaylar, yönetici ve liderler, askerler ise memurlar olarak kabul edilebilir. Sivil hayatta lider ve yönetici kavramları da birbiriyle çok sık karıştırılmaktadır. Liderlik; İnsanın kendi doğal yapısından ve içten gelen bir olayken, yöneticilik ise öğrenilen ve eğitimi alınabilen bir konudur. Eğitim ve tecrübelerle kişi iyi bir yönetici olabilir. Ancak liderlik için daha birçok özelliğe İhtiyaç vardır. Yalnız askerlikteki kurmaylık ile sivil hayattaki yöneticiliği çok da özdeşleştirmemek gerekir. Kurmaylık, hem liderliği hem de yöneticiliği kapsayan bir kavramdır.
Örneğin, bir kurumda sorunların bütününü görme ve çözüm getirebilme liderin en önemli yeteneklerinden biridir. Yöneticiler ise genellikle gündelik sorunların içinde kaybolmaktadır. Sorun çözme yeteneği, alınan temel eğitimler ile kazanılmaktan çok, kişinin hayatın içinde yetişmesine ve gelişmesine bağlı bir beceridir.
Liderleri yöneticilerden ayıran özelliklerden bazıları;
- Vizyon sahibi olmaları,
- Geleceğe yönelik analiz yapabilme becerileri,
- Yaratıcı düşünceye değer vermeleri,
- Çalışanlarına daima yol göstermeleri,
- Hem kendilerini, hem de grubu motive edebilme becerileri,
- İnisiyatif sahibi olmaları, şeklinde sıralanabilir.
Bu niteliklere göre değerlendirecek olursak; 

Yönetici ortaya konulan hedefleri yerine getirmeye çalışır. Lider, amaçları ve hedefleri kendisi belirler, inisiyatif kullanır.
Yönetici; Başkaları tarafından yönetime getirilir. Lider, içinde bulunduğu kesim tarafından yönetime getirilir.
Yönetici; Gücünü prosedür vb. noktalardan alır. Lider, gücünü kendinden ve içinde bulunduğu gruptan alır.
Yönetici; Biçimsel olanı temsil eder. Lider, doğal olanı temsil eder. 

Siyasal partilerde ve sivil toplum kuruluşlarında da liderler, yöneticiler ve üyeler vardır. Yöneticilerin rutini tekrar ettiği zamanları gördüğümüz gibi bazı liderlerin, zaman zaman partilerini sürükleyip götürdüğünü görürüz. Özellikle, toplumsal geçmişimizi ve siyasal tarihimizi incelediğimizde, liderlerin, siyasal olaylarda oldukça belirleyici olduğunu görürüz. Bu nedenle, partiler ve sivil toplum kuruluşları genellikle, genel başkanlarının adıyla anılır, bilinir. 

Bu durum, siyasal katılımcılık adına bir handikaptır. 

Grubun bütün üyelerinin katılımı ve katkısı ile yürütülmesi gereken süreçler birkaç kişinin inisiyatifiyle, katılımcılıktan uzak, adeta padişahlık dönemindeki siyasal süreçleri anımsatmaktadır. Siyasal partiler birer kapalı kutu, sivil toplum kuruluşları, kendi alt örgütlenmesini yaratan, alttakilerin itaat ettiği, üsttekilerin de sürekli bu süreci tekrar ettirdiği anti-demokratik birer kağıttan kaplanlara dönüşmüş, işlevsizleşmiştir. 

İç demokrasileri gittikçe kötüleşen ve sermayenin saldırıları karşısında hiçbir duruş noktası olmayan emek yanlısı siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları, bu saldırıları karşılayacak dinamizmden yoksun hale gelmişlerdir. 

Emekçi sınıflar için en büyük tehlike bu durumdur. 

Bu durumdan çıkmak, yeniden örgütlerimizi büyütmek, örgüt içi demokrasiyi tam olarak işletmek ve üyelerle örgüt arasında oluşan “yabancılaşmayı” ortadan kaldırmak gerekiyor. 

Bütün üyelerinin adeta kurmay gibi çalıştığı, buna karşılık bütün yöneticilerin de üye gibi çalıştığı örgütlere ihtiyacımız var. Aksi halde küçülen ve etkisizleşen parti ve örgütlerle yüz yüze kalırız ki; emekçiler ve ezilenler için en olumsuz durum budur. 

 

 
Toplam blog
: 223
: 700
Kayıt tarihi
: 04.01.08
 
 

Gaziantep' te öğretmen olarak görev yapmaktayım. Son olarak Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ..