- Kategori
- Güncel
Kurşun kime sıkıldı?

26 Ocak 2014 Pazar günü MHP’nin Esenyurt’ta açtığı seçim irtibat bürosuna, MHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Rasim Acar’ın ziyareti sırasında ateş açıldı. Saldırıda 7 kişi yaralandı. Yaralılardan, partinin basın danışmanı Cengiz Akyıldız, kaldırıldığı Esenyurt Devlet hastanesi'nde hayatını kaybetti.
27 Ocak 2014 Pazartesi günü Şişli Belediyesi’ne silahlı saldırı düzenlendi. Saat 23.30 sıralarında meydana gelen olayda, belediyenin yakınındaki parktan silah sesleri yükseldi. Uzun namlulu silahlarla açılan ateşte belediye binasına mermiler isabet etti. Olay üzerine belediyeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Yapılan incelemede 15’e yakın boş kovan bulundu.
Neler oluyor? Memleket Teksas'a döndü sanki...
İki ayrı siyasi partinin hedef alındığı silahlı saldırılar herkesi korkutmalıdır, düşündürmelidr. Böyle saçmalık olmaz! Sıkılan kurşunların herhangi bir izahı olamaz! Sebep her ne olursa olsun kabul edilemez!
Mutlaka failler bulunmalıdır. İfşa edilmelidir. Cezalandırılmalıdır. Hükümetin bu konuda sorumluluğunu yerine getirmesi çok önemlidir.
Siyasi görüşünüz ne olursa olsun sıkılan kurşunları kendi üzerinize alınmalısınız. Eğer demokrasi ve özgürlükler konusunda bir fikriniz varsa ve bundan yanaysanız bu eylemleri lanetlemelisiniz.
Kavgadan beslenmek memlekette artık o kadar popüler ve alışılagelmiş oldu ki birbirinden farklı (siyasi olarak veya herhangi bir fikir olarak) düşünen insanlar birbirlerine kurşun sıkmayı kendilerine hak görüyorlar sanırım. Böyle demokrasi mi olur? Böyle kuralsız, orman hukukuyla, müreffeh yaşanabilir mi?
Sebep ne olursa olsun siyasi bir partiye gönül vermiş bir kişi öldü bu hain saldırılardan birinde. Bunun bir izahı olabilir mi?
Gördünüz mü cenaze namazındaki kız çocuğunun babasının arkasından döktüğü gözyaşlarını? Bu mu hak şimdi? Bu mu ölümüne taraf olmanın bedeli? Ne suçu var o kızın? Ne suçu var o toprağa verilen adamın? Ne yapmış olabilir? Ölmek için ne yapmış olabilir?
Yaralananlar için de aynı şeyler geçerli. Ne demek İstanbul'un göbeğinde Kalaşnikof'la bina taramak? Bunun cevabı "ya birisi ölseydi" olamaz! Kurşunun bırakın namludan çıkmasını, böyle birşey yapma fikrinin doğmuş olması çok tehlikelidir.
Şapkayı önünüze koyun düşünün. Hangi partiyi sevdiğiniz, kimi desteklediğiniz, hangisine oy vereceğiniz önemli değil. Bu konu partiyle veya sadece siyasetle ilgili değil. Vatandaş olarak herkesi ilgilendiren bir konu bu. Eğer bu konu üzerinde bugün düşünmezsen yarın senin de canın yanınca düşünmen için geç olur.
Memleketteki ayrımcı düşünce kültüründen uzaklaşıp demokrasi zemininde yaşayan, birleştirici bir düşünce kültürünü benimsemeliyiz. En küçüğünden en büyüğüne "kavga" ve unsurlarını beslemek veya bunlardan beslenmek bize hiçbir şey kazandırmaz, kazandırmıyor da.
Fert olarak herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Her fert sorumluluk hissetmelidir. Herkes herhangi bir kavga sebebini besleyen sebepleri ortadan kaldırmak için ne yapması gerektiğini düşünmek ve bulmak zorundadır. Demokrasiden yana olmanın en iyi tarafsızlıklardan biri olduğu unutulmamalıdır.
Ve siz,; demokrasiden yana olmak istiyorsanız bu kurşunların aynı zamanda size de sıkıldığını, aklınıza intikam gibi haris bir cevap gelmemesi gerektiğini, bilakis bu ortamı oluşturan faktörleri ortadan kaldırmak için çalışmanız gerektiğini unutmamalısınız.