Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ocak '12

 
Kategori
TV Programları
 

Kuzey & Güney’de, fırtına Güney’den esmeye başladı.

Kuzey & Güney’de, fırtına Güney’den esmeye başladı.
 

Dolu dolu bir bölümle Çarşamba akşamı ekranlardaydı Kuzey & Güney. Dolu dolu diyorum çünkü her sahnesi ayrı şahaneydi.


Güneyin işi zorlaşıyor yavaştan. Malum zirveler yüksek ve kaygandır, bazılarının başı döner, bazılarının ayağı kayar ve çıktıkları o zirveden, ne olduğunu bile anlayamadan paldır küldür yuvarlanıverirler. Güney de Zirveye yaklaştıkça hava giderek soğumaya ve ayağının altında buzlanmalar oluşmaya başladı. O soğuk havanın baş nedenlerinden biri de Ebru Hanım elbette. Bana sorarsanız Çarşamba akşamki bölümün en bomba sahnesi Güney ve Ebru Hanım arasındaki düello idi. Güney hakkında daha önce yazmıştım. Güney’in kusursuz ve mükemmel görünümünün altında aslında çok daha farklı, bencil, hırslı ve basamakları tırmanmak için eline geçen her fırsatı değerlendirebilecek biri yattığını söylemiştim. Bu bölümde Güney’in bu özellikleri aniden gün yüzüne çıkıverdi. Önce Ebru Hanım yaptı hamlesini ve Güney’e hem haddini hem yerini bildirmek istedi ama o da ne! Güney karşı bir hamle ile hemen 1-0 öne geçiverdi. Sakin, asabiyetten uzak ama hafiften iğneleyici tavrı ile Ebru hanıma öyle laflar etti ki, yenilir yutulur değildi. Kartlarını çok açık oynadı, üstü kapalı tehdit ederek Ebru hanımın gözünü korkutmayı başardı. Şimdilik savaşın ilk raundunu Güney kazandı dilinin hakkıyla. Ama eminim ki Ebru Hanım boş durmayacak ve dişine göre bulmadığı, hatta adam bile saymadığı Güney’in ettiği lafların karşılığını ona kat kat verecektir.


Son iki bölümdür dizinin gidişi Güney ve Cemre üzerinde yoğunlaştı farkındaysanız. Hazır Cemre demişken Öykü Karayel cidden iyi oyuncu arkadaşlar. Bizim seyircimizde eleştirmeden önce dikkatlice izleme alışkanlığı yok. Bizler önce şöyle göz ucuyla bakıp hemen eleştirileri sıralarız. Ancak dikkat ettiniz mi bilmiyorum ama Öykü Karayel yüzünü ve ses tonunu çok iyi kullanıyor. Tavırları, mimikleri, tepkileri çok doğal, yapmacıklıktan uzak ve gerçekçi. Dizinin genç bayan oyuncuları arasında bana göre en iyi oynayan kişi de Öykü Karayel’dir.


Kuzey cephesinde ise işler biraz can sıkıcı olmaya başladı. Kuzeyin minik hareminde olayların ardı arkası kesilmiyor. Zeynep-Kuzey aşkını bayıla bayıla seyreden kaç kişiyiz bilmiyorum. Kendi adıma bu ilişkinin beni hiç heyecanlandırmadığını, hatta bunalttığını itiraf etmeliyim. Neden mi? Çünkü Kuzey kesinlikle şıpsevdi bir karakter değil. İlişkisine, dostlarına, aşkına şiddetle sadık ve sırf bunun için hayatını altüst etmiş bir insan. Şimdi Sen kalk uğruna hapislerde yattığın Cemre’yi “abimin eski nişanlısı” diyerek geri plana at, Zeynep ile zoraki bir aşk yaşamaya çalış. Hiç inandırıcı değil. Kuzey Cemre’yi kesinlikle unutmadı. Sadece çevresinde yol açabileceği huzursuzlukları engelleme adına Zeynep ile bir yola çıktı ama Sezen Aksu’nun en taş kalpli insanı bile duygulandıracak o şarkısı bile ekran karşısında olan bendenizi zerrece heyecanlandırmadıysa bu aşktan pek ümit yok. Heyecanlanmayı bırakın, o esnada Şu an burada Cemre oturmalıydı gibilerinden söylendim durdum ne yalan söyleyeyim. Kısacası bence en yakın zamanda pusulanın ibresi Cemre’den yana dönmeli.


Simay’ı da yazmasam çatlarım. Bu kız beni çok güldürüyor. Simay yaşadığı saçma sapan evlilik ve kayınvalidesi ile arasındaki sorunlardan bunalıp gözünü dışarıya dikti yine. Simay'a Hiç şaşırmadım niye şaşırmadım onu da biliyorum aslında. Simay tam da karakterine uygun davranan basit bir varoş hepsi o. Haddini bilmez, arsız ve tehlikeli biri aynı zamanda. Allah için o barda bulduğu adamla çekip gitse de meydan biraz rahatlasa diyorum ben.


Bir de sanırım değinmemiz gereken Ali’miz var. Ben Rıza Kocaoğlu’nu oldum olası çok beğenerek izlemişimdir. Her role giren oyuncu tarifinin en güzel örneklerinden biridir. Hele hele Ezel’deki Temmuz karakterinden sonra, bu dizideki dürüst, heyecanlı ve sadık mahalle çocuğu Ali’de ne derece usta bir oyuncu olduğunu herkese gösterdi. Üstelik dilimizden düşmeyen yeni sözcüklerin de babası olma yolunda ilerliyor. Malum Sundayman(Pazarcı) kelimesi gündemi altüst etmişti, bu bölümde de Kardo (sanırım kardeş anlamında) gibi bir kısaltma kullandı ki evlere şenlik. Yüreğine sağlık Rıza Kocaoğlu diyorum.


Öyle ya da böyle, benim şu an en heyecanla takip ettiğim olaylar Güney cephesindeki gelişmeler. Güney fırtınası yavaştan esmeye başladı. Bakalım bu fırtına kaç kişiyi peşinden sürükleyip dengeleri altüst edecek göreceğiz. Buğra Gülsoy’un da gözleriyle, yüzüyle, mimikleriyle yansıttığı her duygu için teşekkür ederek bu haftaki Kuzey&Güney sayfamızı noktalayalım


Siyah İnci’den sevgiyle.
   

 
Toplam blog
: 55
: 2295
Kayıt tarihi
: 02.12.11
 
 

Kendi halinde bir TV izleyicisi ve yorumcusudur Siyah İnci. Tipik bir akrep burcudur.  Büyük çoğu..