Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

25 Mart '13

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Kuzey Ege’de Turizmi verimli kılmak

Kuzey Ege’de Turizmi verimli kılmak
 

Kuzey Ege'de Turizmi Verimli Kılmak


Bahar geldi. Gözümüzün alabildiğine doğanın farklı tonları seriliyor önümüzde. Herhangi bir işyerinde çalışan birisi için bahar ayları belki de başka bir şekilde yaşama sevinci veren yılın en güzel mevsimi.

Sayfiye yerleri için ise durum biraz daha farklı. Bahar ayları, oralarda bütçenin eksiden artıya geçeceği dönemin yaklaştığını simgeliyor. Hele ki sezon açıldığı zaman tatil yerlerinde ikamet eden insanlar daha içten gülümsüyor. Uzun kış aylarından sonra çarşıdaki esnafından evini kiraya verene kadar herkes, birazcık da olsa nefes alıyor, borçlarını kapatıyor ve gelecek yıla az da olsa birikim yapıyor.

Foça’dan başlayıp Şakran, Çandarlı, Dikili, Ayvalık ve Akçaya’a kadar uzanan Kuzey Ege sahil şeridinde durum her yıl aynı. Nisan ayında yavaştan başlayan turizm sezonu Eylül ayında genellikle okulların açılması ile son bulur. Sonrasında ise yerel halk, üç-beş ayda kazandığı para ile koskoca bir yılı geçirmeye çalışır.

Son yıllarda Ramazan ayının da yaz aylarına denk gelmesi dolayısıyla daha çok yerli turistleri ağırlayan sahil kentleri çıkmaza girmiş durumda. İnancı gereği yerli turistlerin büyük bir çoğunluğu Ramazan ayı geldiğinde evlerine geri dönüyorlar. Ve her zaman övünerek bahsettiğimiz sahil kentlerimiz; yazın ortasında hayalet şehirlere benziyorlar. Gidenlerin ardından sadece bakmak kalıyor bizlere.

İşte bu durum, beklentilerini sadece denize ve gece eğlencesine bağlayan sayfiye yerlerinin bugüne endeksli olarak geleceği düşünmeden adım atmalarının sonucudur.

Şimdi başımızı iki elimizin arasına alıp düşünme zamanı. İlk olarak şunları bir bir sormalıyız kendimize. Ne yapsak da okulların geç kapanmasına rağmen okullar kapanmadan turistlerin kentimizi ziyaret etmesini sağlasak, Ramazan ayında sokaklarımızı turistler ile doldursak ya da okullar kapansa dahi turizm sezonunun süresini uzatsak?

Matematikte soruyu anlamak çözümün yarısıdır derler. Biz öncelikle kendi yerleşim yerimizdeki sorunlara odaklanmalıyız. Matematik gibi bu sorunların tek bir çözümü yok. Her şehrin kendine özgü sorunları ve bunların da özel çözümleri var. Ancak esas olan ortak çözüm ise işin başlangıcıdır. Bu da turizm gelirlerinden faydalanan kişi veya grupların bir araya gelip işbirliği yapmasından geçer.

Yerel yönetiminden esnafına kadar her kim bu işten fayda görüyor ise öncelikle bir araya gelmeli, çözüm odaklı olarak sorunları tartışmalı, turizm stratejisini belirlemeli, alternatif turizm seçeneklerini de dahil ederek uzun dönemli hedefler koymalı, uygulama planını içeren zaman çizelgesi hazırlamalı, yerli ve yabancı turistlere yönelik tanıtım için kaynak ayırmalı ve de en önemlisi o masada konuşulanların sadece belediye tarafından değil herkesin, gücü yettiği kadar destekleyerek uygulamaya koymasıdır. Aksi halde şimdiye kadar olduğu gibi sezonun sonunda, kış aylarını nasıl geçireceğimizi kara kara düşünmeye devam ederiz. 

 
Toplam blog
: 28
: 533
Kayıt tarihi
: 30.03.12
 
 

Göksel Topçu, Marmara Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldu. Şuan Çandarlı Belediyesi'..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara