Lale devri çoktan geçti

Anadolu'nun ve de özellikle İstanbul'un kültür-sanat belgeleri olan çiniler Lale'den çok karanfil motiflidir. Tarihi devirlere öykünmek pek prim de yapmaz.

Ama İstanbul'da çevre ve park bahçe düzenlemelerinde elbette lale çiçeği de kullanılır. Fakat başka şeyler ve kültür motiflerimiz de var. Bu konuda hiç kuşkusuz en önemlisi "Karanfil"dir.

Bu konu hem yıpranmamış hemde sevgiye estetiğe ve ilişkiler kadagorisinde Laleden çok da önce gelir.

Tarihsel nostaljiye takıldıysanız, bu pek de tarihimizde övünçle yad edilmez; duraklama devrini getirmiş ve peşinden gerileme devrini başlatmıştır. İsraf düzeyindeki projeler, acil konuları örterse bu hayır getirmaz.

Dünya imparatorluğunu yükselişten alıkoyan "Lale Devri" şimdi bizi mi aktive edecek. Yoksa sansasyonel bir projemidir. Hem artık böyle şeyleri halk daha iyi tanıyor. Lale en çok hangi ülkede yetişiyor ? Türkiye'deki laleler hangi ülkeden geliyor ? Lale soğanlarının tarihte en çok değeri hangi ülkede görülmüştür ? Günümüzde hangi ülke bu çiçekten para kazanmakta ve en çok para kazanmaktadır halk artık bunların bilincindedir.

Dünya alem biliyor ki Hollanda da haktarlarca tarım alanı sadece lale tarlası olarak kullanılmaktadır. Renk renk laleler dönümlerle ifade edilse az olur. Ziraat alanları lale parkları gibi. Geçen yüzyılda Avrupa'da bir lale soğanı en güzel villla karşılığı takas edilirken, Avrupa ya da dünya size gülmez mi ? Bu afaki sahiplenme haberlerine !

Fakat dışa döviz gitmemesi ve peyzaj çalışmalarında kullanılması için ihtiyaç olan lale çiçeklerinin Türkiye'de yetiştirilmesi en doğrusudur. Bundan da doğal bir şey yoktur. Aslında dışa onca para verileceğine önce burada yetiştirilip daha sonra dikim yaygınlaştırılması olması gerekirdi. Bu konuda da tersten başlanmıştır.

Bunlar aslında bir kent belediyeciliğinin sıradan rutin görevlerindendir. fazla da büyütmeye gerek yok sanıyorum. Üstelik yüzyıllarca bayatlamışlığı cabası. Kültürümüzün özü diyorsanız bu defa da öyleyse Karanfili deneyin.

Karanfil de sanat öğeleri ve objeler de "Lale"den az kullanılmamıştır. Selçuklu medeniyetinin tarihsel kalıntılarındaki çini örnekleri, Osmanlı cami ve konak süslemeciliğinde de devam etmiş olduğu görülmektedir.

Bu konudaki sansasyonel haberler aslında çok abartılıdır bunlar fayda yerine kamuoyu beklentileri açısından pekte yararlı değildir. İstanbul'un her haberi Anadolu'yu da ilgilendirmektedir. Bir proje ortaya koyulunca bunun bölgesel uygulama ve etki genişliği ne olacaktır da, şaşaa içinde sunulmaktadır.

İşte bütün tantanaya rağmen haber şöyle yansıyor.

"AĞAÇ A.Ş.; İstanbul’a göçü önlemek, ülke ekonomisine katkıda bulunmak, köylülerimizin de geçimlerini temin ederek kalkınmalarını sağlamak ve düşük maliyetli lale soğanı yetiştirmek amacıyla başlattığı "Alım Garantili Lale Soğanı Yetiştiriciliği Projesi" ile köylülere lale soğanlarının üretimi, bakımı, yetiştirilmesi, kullanılan metaryaller, vb. konularda eğitim vererek, köylülerimizin kendi arazilerinde lale soğanı yetiştirmelerini sağlayıp ileride bunları almayı taahhüt ediyor." "Bu bağlamda ilk olarak Silivri köylülerine yönelik lale soğanı yetiştiriciliği eğitimleri tamamlandı" Burada sayılan birkaç İstanbul köyü.

Bu bağlamda İstanbul'a Kırsaldan (köylerden) göçün önleneceği belirtilmektedir. İstanbul'un köylülerini göçürsende göçmez, Oysa İstanbul kendi köylerinden değil tüm Türkiye'den göç almaktadır. Yabancı kaçak işçiler de cabası.

Bu konuların daha gerçekci uygulanması ve kamuoyuna da ona göre aksettirilmesi gerekmektedir. Renklam önemli olabilir ama her konuda, asli görevler konusunda aynı olumlu netice vermeyebilir.


nariçi.