- Kategori
- Gündelik Yaşam
Madeni para bozuk insan

Cebimde getirdiğim madeni paraları tezgâhın üzerine bırakınca yüzünü buruşturdu; “ bunlar da nereden çıktı” der gibi baktı... Anlamazdan geldim, iki bira istedim...
“ Sadece iki tane mi?”
“ Evet!”
“ Hayırdır?”
Ayaküstü uyduruverdim;
“ Sıkışığım bugünlerde... Evin kirasını da ödeyemedik!”
“ Ev senin değil mi yahu?”
Bana sürekli “siz” diye hitap ederdi! Para yok deyince “sen” oldum...
“ Sattım evi!”
“ Kaça verdin?”
“ Boş ver şimdi...”
“Haberimiz olsaydı...”
Haberi olsaydı evi ucuza kapatmanın yollarını arayacaktı besbelli...
“ Evde başka bozukluklar da var... Getirsem sorun olur mu?”
“ Getir, bakarız!”
Neyine bakacaksa...
Ya, borç para isteseydim?
Ya, yaz biraları deseydim?
&&&
Arada umutlanıp pembe ile kırmızı arası düşlere dalıyorum... “ insanlar düzeliyor” diye geçiriyorum içimden, “iyiye gidiyoruz” martavalları anlatıyorum kendime...
Olmadık zamanlarda bir avuç madeni para, ayaklarımın suya değmesini sağlıyor...
İyi oluyor!
Ye kürküm ye... Zaman senin zamanın!