- Kategori
- Deneme
Masallar, masallar

Peri masalları dinleyerek büyüdük ya yıllarca annemizin babamızın dizinde, öğretmenlerimizin dilinde. Beynimizin her bir santimi iyice kıvrımlarına almış olacak ki bir masala prenses olmak istedik kendimizce. Hayır senin neyine girmek kurtun olduğu eve. Uyuyunca gelip seni uyandırır sandın sanırım Beyaz Atlı masaldaki gibi yine. Kurbağa prensi öpmekle herşey değişseydi, kurbağaların o çirkin derede işi olur muydu bir düşünsene ?
Hepimizin tek derdi değil mi birilerinin masallarına eklenmek, prens ya da prensesi olmak yahut çirkefliğini konuşturup, cadı gibi tarihe nam salmak. Elimizden geleni ardımıza koymadık mı senelerce ? Pamuk gibi yuttuk elmayı cücelerin içinde. Sana haktı ya o kadar cüce içinde yemek o elmayı. Hoş modern hayatın yeni düzeninde elmalar ayva aynalar yalan dünya. Artık aynanın içindeki bile yalancı çoban oldu. Külkedisi de eskisi gibi fakir fukara değil hani saman altından su yürütüyor hain kendi beynince.
Ne Külkedisi olabildim ne de Pamuk Prenses, uyuyan güzel olayım dedim susamadım uyuyup bekleyerek. Deniz Kızı olacaktım ki nefes alamadım su altında onun karada olduğunu bilerek. Alaaddin'i bekleyecektim kaçtı gitti lambayı görerek... Kimsenin masalına kalmadık ya oturdum bende yeniden kendime bir masal yazmaya, olurda işler giderse ters mani olurum yaşananlara.