Mayaların kıyamet haberleri 2012 yılı.

2007 yılında yayınlanan ve şu an satışta olan bir kitap. Lawrence E. Joseph yazmış. Benim işim kitabı yorumlamak olmayacak bu sefer, içerisinde geçen konuyu yorumlamak istiyorum.

*Maya Takvimi Nedir?

Mayalar, "Tazolkin" (gün sayımı) denilen kutsal takvim ve "haab" adı verilen ikinci bir takvim sistemi kullanırlar. Tzolkinde bir yıl 20'şer gün 13 ay toplam 260 günden oluşmakla beraber haab takviminde 20'şer gün 18 ay toplam 360 günden oluşur ve adına "Tun" denir. Normal güneş yılı için gerekli artık 5 gün, 5 ayrı tanrını isimleri ile tun'a eklenir. Eski mısır ve sümer uygarlığı da benzer takvim kullanmaktadır. Bu da her üç uygarlığın ortak noktaları olduğunu göstermektedir. Bu takvim de bu aşamadan sonra herşey 20 nin katları olacak şekilde 20 tun= 1 katun ve 20 katun=1 baktun olacak şekilde 144000 güne erişir. İşte mayaların bu efsanevi takvimi 13 baktun yani 1, 872, 000 güne sahip olan çok ayrıntılı bir takvim sistemidir. Gösterimde 5 ondalık sistemine benzer şekilde anlatılır 12.5.2.1.1 gibi. İşte bu takvimin son günü 13.0.0.0.0 olan tarih 21 Aralık 2012 yılı cumaya denk gelmektedir.

* 21.12.2012 yani 13.0.0.0.0 günü neler olacak?

Mayaların takvimine göre her 1, 872, 000 günde bir çağ değiştiriliyor. Meşhur cuma, Kıyametin cuma günü kopacağı söylenmektedir ya işte size bir cuma. Daha önce 4 kere 1, 872, 000 günlük çağ atlatılmış ve 5. sonuncu çağ atlayışı, sonuncu çağ diyorum çünkü maya takvimi tam burada bitmekte, sona ermekte ve sonrası için bir takvim vermemektedir. Bilim adamlarının incelemeleri sonucu dünyada daha önce 4 kere manyetik kutup kayması olduğunu bulmuşlardır. 4. dönemde pusulanın kuzey ibresi güneyi gösteriyordu. 3 dönemde yine kuzeyi, 2 dönemde yine güneyi. Bu şekilde manyetik takla krizi yaşanmaktadır. Bununla ilgili bir belgesel DISCOVERY kanalında da gösterilmiştir. Bilim adamları bu manyetik değişikliklerle beraber tufanlar, kuraklıklar gibi doğal afetlerin de yaşandığını ve yaşanacığını söylemektedir.

* Şifre nasıl çözüldü?

Ünlü astro fizikçi COTTOREL bir kapak üzerindeki işaretleri simetrik olarak yanyana getirdiğinde ortaya jaguar ve yarasa motiflerinin çıktığının farkına varmış ve bu şekilde maya şifresini çözmiştür. Jaguar beşinciyani bizim çağımızı, yarasa ise ölümü sembolize etmekteydi!... Kapağınüzerinde açık bir şekilde görülen "Güneş Haçı"nın üzerindeki iliklerise Güneş'in manyetik iliklerini temsil etmekteydi. Bu da Mayalar'ıngizli mesajıydı. Yaşanacak trajedinin sebebi Güneş'te meydana gelecekolan manyetik değişimlerdir!..

* Dünya yok mu olacak?

Mayalara göre bir yok oluş değil "zamanların sonu" deniyor. Toptan yok oluş değil fiziksel ve ruhsal bir dönüşüm olacağı söyleniyor. Siriüsyen (Sirrüs takım yıldızı, ayyuk) inanışa göre insanlık çöküş içerisinde ve bu çöküşün sonunda yükseliş çağı, altın çağ gelecek denmektedir. Yükseliş çağı ile beraber bir üst seviyeye yükseleceğimiz, zaman ve mekan kavramının gerekli olmayacağı bir seviyeye geleceğimiz söylenmekte.

* Diğer Astronomik oluşumlar.

Yıllardır bu konuda araştırma yapan John Major Jenkins 1997 yılında yayınladığı "Maya Cosmogenesis 2012" adlı eserinde 21.12.2012 tarihi ile ilgili oldukça sıradışı birleşmelere işaret ediyor. Bunların en önemlisi gezegenlerin ve ay'ın üzerinde hareket ettiği "ekliptik" olarak adlandırılan "tutulum çemberi"nin tam bu tarihte samanyolu'nun dünyadan görülen sınırı ile kesişmesi. Bu kesişmenin modern astronomik ölçümlere göre galaksimizin merkezinde olduğu belirtilen "kara delik" ile güneşin de tam gün dönümü esnasında aynı hizaya gelmektedir.

* Marduk gezegeni 12. gezegen.

Dil bilimci Zacheria Sitchin Mezopotemya kazılarında çalışmış ve çivi yazıları çevirileri esnasında elde ettiği bilgiler ile "12. Gezegen" adlı kitabını yayınlamıştır. Bu yazıtlarda eski çağlarda "Niburi" yada "Marduk" adlı bir gezegenden bir grup ziyaretçinin geldiğini söylenmektedir. Sümerlilerin büyük tanrısı Anu aslında bu federasyonun başkanıydı. Onun tarafından dünyamıza bazı mineralleri almak için gelen ekibe de "Annunaki" deniyor. Sümerlilere göre ay ve güneşi de sayarsak toplam 12 elemanlı bir gümeş sistemimiz olduğu söylenmekte. Bildiğimiz astronomi bilgilerinde ay ve güneş gezegen olarak anılmamaktadır. Toplam 9 bilinen gezegen vardır. Çekim ve yörünge hesapları ile bir adet bulunmayan kayıp gezegen daha mevcuttur. Bu sümer yazıtlarındaki marduk gezegenini de bu kayıp 10 gezegen olduğu iddia edilmektedir. Bu marduk bahisli gezegenin yine bu tarihlerde yakınlarımıza geleceği belirtilmektedir.

* Schumann Rezonansı.

1952 yılında alman fizikçi schumann atmosferin iyonosfer tabakasında kaynaklandığı düşünülen bir titreşim saptar. Bu titreşmleri inceleyen bilim adamı bunun 7.8 Hertz'lik bir rezonansa sahip olduğunu bulur. Bu buluşun çerçevesinde askeri haberleşmelerin bir kısmı bu frekans üzerinden yapılır hale gelir (ELF). Bu dalga boyundaki elektromanyetik dalgalar dünyanın her tarafından algılanmakta ve en önemlisi deniz altında dahi kullanılabilmektedir. ABD'nin nükleer denizaltıları bu sayede su yüzüne çıkmadan komutanlık ile haberleşmektedir. Yüzyıllardır sabit olan bu titreşim 1980 yıllarından itibaren bir artış göstermektedir. Günümüzde saniyede 12 Hz.'e kadar ulaşan bu titreşimin 21.12.2012 yılında 13 Hz.'e ulaşacağı düşünülmekte. Bu titreşimin frekansı insan beyninin uyku modu frekansı ile aynı olup insanları etkilediği düşünülmektedir. Yükseleceği frekans olan 12-13 Hz. lik frekanslar insan beyninin çalışma, düşünme frekansına eşit olacağı ve bu sayede insanların artık daha zeki olacağı söylenmektedir. Bahsi geçen titreşim üzerinde incelemler yapan bilim adamları bunun tek bir titreşim olmayıp 7 adet (7.8, 14, 20, 26, 33, 39, 45 Hz.) titreşim olduğunu söylemektedir. Bu bilgilerin esinlenmesi ile bu titreşimler sayesinde 7.8 Hz.'lik titreşimin 13'e ulaştığında bir kuantım sıçramasının olacağı söylenmektedir.

* Sonuç.
Birçok oluşum ve aynı tarihe gelen sebepler 21.12.2012 tarihini oldukça gizemli yapmaktadır.
Dünyanın sonu ile ilgili gerek dini kitapta gerekse efsanelerde oldukça çeşitli ve çelişkili bilgiler sunulmakla beraber ortak noktaları bir kıyametin olmasıdır.İnanmak veya inanmamak bizlerin elindedir. Ben matematik ve fizik kurallarına aykırı hiç bir şeyin olmayacağı bilincindeyim. Bizler söylenenleri bilelim de olup olmayacağı artık kadere bırakılmalı derim. Bütün bunlara birer efsane gözü ile bakılmalı ve hayat devam etmeli. Takdir-i İlahi.Saygılarımla...

http://www.sabah.com.tr/2005/05/07/gun101.html