Mazlum mağdur yaratmayalım

Ülkemiz Turgut ÖZAL’la girdiği gelişme yolunda ekonomik başarılarına siyaseti de düzenleyerek devam etmek istiyor.

Bu hükümetin doğru insanlara teslim ettiği ekonomik ayaklar sağlam temeller üzerine bina edilmese idi bu başarı yakalanmazdı.

Seçim sürecinde bile seçim ekonomisi uygulamayan bir duruma geldik.

Anadolu kaplanlarını yarattık. Anadolu insanına güvendik ve dünya krizlerle boğuşurken yakalan 8.5 lik kalkınma inanılmaz bir başarıdır.

Hükümetimizin ÖZAL’la başlayan bu gelişme sürecini zirve yaptırması için siyasi ayaklarını da tamamlamak zorundadır.

Sıra adalet sistemine gelmiştir.

Anayasa  Mahkemesi başkanı, 2007 yedi yılından beri sürekli gündeme getirdiğim  yeni vesayet sistemi tehlikesine dikkat çekti “mağdur ve mazlum yaratmayalım” dedi.

Çünkü herkes biliyor ki hiçbir kuvvet yok olmaz, yerine bir başka güç oturur.

Önemli olan, halkı dikkate almayan, ülkenin gelişmesi, ilerlemesi umurlarında olmayan bir çıkar çevresinin  kendine yarattığı bir alanda sadece kendisi için sürekli muhtıra, ültimatom ve darbe teşebbüsleri ile ayakta durduğu bir sistemden kurtulurken, bürokratik canavardan kurtulurken, yeni bir güç odağına teslim olmamak, halkı bu yeni oluşması muhtemel tehlikeden uzak tutmaktır.

Çünkü elinde silah olmayan ancak siyaseti kuşatarak her şeye kendi istediği biçimde yönlendirmek isteyen bir güç olacak ve onunla mücadelede yönetenlerin görevidir.

Haksız, mesnetsiz, umursamadan çalanlar, olacak ve bu doymaz arzularına siyasi destek arayacaklardır.

Gelişmenin sürecinin önündeki en büyük engel bu tehlikedir.

Siyasi ve vesayetin icrayı kuşatması. Onun gücünü kendi çıkarına kullanması ve halkı ezmesi, mağdurlar ve mazlumlar yaratmasıdır.

Anayasa mahkemesi Başkanının söylediklerini seneler evvel yazdım çok kere…

Çünkü en yakınımızdan başlayarak görebildiğimiz en uzak köşeye kadar bu tehlikeye işaret etmiştim.

Elinde silah olan vesayet sitemi elinde kanun gücü olan, çoğunluk gücü olan bir başka sisteme teslim olmamalıdır.

“Bilinmelidir ki bir mazlumun seher vaktinde döktüğü bir damla gözyaşının tanıdık silahların gücünden daha etkili olduğunu geçmişte yaşadıklarımız bize göstermiştir. Bunları yeniden yaşamak istemediğimizi belirtiyorum.” Dedi sayın Kılıç…

İnanılmaz bir özet.

Evet o göz yaşları zulmedenleri bir kalemde sildi süpürdü, üç parti birden liderleri ile birlikte tarihin derin sayfalarına gömüldü.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ’ın en çarpıcı hatırlatması bana göre budur.

Birileri yargılanıyor halka ettiği zulüm ve baskıdan dolayı.

Yeni suçlular yaratmasak dünyanın en gelişmiş ülkesi olmamak için hiçbir sebep yoktur.

Sevgi ve saygılarımla