Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Nisan '13

 
Kategori
Eğitim
 

MEB Prof. Dr. Avcı uygular mı dersiniz?

MEB Prof. Dr. Avcı uygular mı dersiniz?
 

Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı (1953 Bilecik)


Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi AVCI 24 Ocak 2013'ten bu yana ömrünün en büyük sınavını vereceği bir makamda oturuyor. Ülkemizin Eğitim Ordusunun Bakanı sayılır. AKP iktidarının bir türlü yoluna koyamadığı bu makam için ilk düşünülmesi gereken kişi idi bence.
 
Şu an için öğrencilerin 'kılık kıyafet' konusundaki bir önceki bakanın dayatmasını gevşetmesi iyi olmuştur.
 
Bakanlığın yaklaşık yetmiş yıldan bu yana çözemediği 'atama' sarmalı da çözüm bekliyor. Bu konuda pek çok çözüm yolu için nasıl bir karmaşa içerisinde bulunulduğunu düşünmek hiç de zor değil. Umulur ki öğretmenler ile öğretim görevlileri hiç bir 'siyasi torpil' gereği duymadan kendi mutlulukları ve ailesinin istekleri doğrultusunda en uygun biçimde atanabilmelidir.
 
Bu kapsamda onların aylıkları, ulaşımları, lojman sorunları ile ders ücretleri de sanırım AB düzeyine getirilir. 'Çağ atlattırıldığı' öne sürülen Türkiye'ye de bu yakışmaz mı? Umulur ki öğretmenlerimiz özellikle 1950'lerden bu yana gelen atama, puanlama, sürgün ve iktidar destekli torpilli kişiler olmaktan kurtulurlar.
 
Bu giriş cümlelerimden sonra isterim ki Bakan Avcı bir de aşağıdaki önerimi dinlesin.
Eğer dinlemez, güler geçer ya da bunu da ileride bir gün görüşürüz diyerek öteler ise yazık olur.
Eğer dersler konusunda eski tas eski hamam anlayışı çok az değişiklikler ile yola devam edilmek istenir ise yandık demektir.
 
İşte önerim:
 
Okullara hiç bir ayrım gözetmeden 12. yılsonuna kadar ARKEOLOJİ - ANTROPOLOJİ - DİLBİLİM - SANAT TARİHİ ile BİLİMLER SİSTEMİ zorunlu dersler olarak okutulmalıdır. Kaldı ki bu alanlardaki bilgilerin yüksek öğretimdeki gençlere de uygun biçimde öğretilmesinde yarar vardır.
 
Eğer bu dersler okutulmaz ise ilim bilim yoksunu bir nesil; geleceğin ya dik başlıları ya suçluları ya da bilimsel gerçeklere kafa tutan kara cahilleri olacaktır. Böylece sağlıklı düşünemeyen, araştırma geliştirme işlerine kafa yormayan, insanlığın nereden nereye gelmiş olduğunu kavrayamayan, başta Batı olmak üzere Doğu'nun bilim ve teknolojiye katkılarını öğrenemeyen bir İslam toplumu olarak yola devam edeceklerdir ki bu da onların her türlü maddi konfora rağmen Batı tarafından güdülmesi demek olmayacak mıdır?
 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..