Mehmet Sarıdedeoğlu'nun mektupları

Geçenlerde Selçuk’tan bir ihtiyar delikanlı beni telefonla aradı. “ Ben Selçuk’tan Mehmet Sarıdedeoğlu. Abdülkadir Gülerle görüşmek istiyorum “ dedi. “ Buyrun, benim “ dedikten sonra Eski Aydın Milletvekili M. Kemal Yılmaz’ı yakından tanıdığını söylediler. Sayın Yılmazla ilgili anılarını anlattılar ve daha sonra “sizlere kedimle ilgili bir dosya göndereceğim “ dediler. Aradan birkaç gün geçtikten sonra bana kocaman bir koli gönderdiler. İçinde bir iki dosya ve titrek, yorgun elleriyle yazdığı bir zarif mektubu vardı Sevgili ihtiyar delikanlı Mehmet Sarıdedeoğlu’nun bu mektubunda özetle şunları yazıyordu, aynen sizlerle paylaşmak istiyorum:

“Sayın Abdülkadir Güler Hoca,

Kusura bakma ben okuyamadım, okumuş herkese “ Hoca “ diye hitap ederim. İlk önce sizlere sağlıklı, huzurlu yeni yıllar dilerim. Hoca, beni iyi tanımak isterseniz gönderdiğim dosyalarımı okur, bakarsanız sevinirim” diyor.

Sayın Mehmet Sadıdedeoğlu’nun bana gönderdiği dosyalarına bakıyorum. Dosyalarında Kaymakamlara, valilere, belediye başkanlarına gönderdiği mektuplarını ve ona gelen yanıtları görüyorum. Mektubu kime göndermişler mutlaka ona yanıt vermişlerdir.

Bunlardan bazıları şunlardır: Afyon, Aydın, Denizli, İzmir, Konya, Muğla, Balıkesir, Çanakkale, Akşehir, Nevşehir, Kapadokya, Konya, İlçelerden Tavas, Kuşadası, Bodrum, Selçuk, Dinar, Dikili ve Afyon, Dazkırı gibi il ve ilçeleri gezmiş, oralarda yaptığı gezileri sırasında il ve ilçelerde bulunan cami, okul, yol, köprü, bağ, bahçe, park, Belediyelere  ait  VC’ ler ve mezarlık gibi yerleri ziyaret ederken buralarda gördüklerini çevre kirliliği, temizliği ve korunması bağlamında ilgili valilere, kaymakamlara ve belediye başkanlarına duygu ve düşüncelerini yansıtan mektuplar yazmıştır. Onlar da Mehmet Sarıdedeoğlu’na yanıt vermişlerdir. Bundan anlıyoruz ki bir yurttaş olarak Mehmet Bey çevre temizliği konusunda çok duyarlıdır. Bu açıdan ilgilileri uyarmaktadır. Hatta mektuplardan bir ikisini de T.C.  Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğüne ve T.C. Diyanet İşleri Başkanlığına ’da hiç üşenmeden göndermişlerdir. Hatta mektuplarının bir kısmını da yurtdışına  bile göndermişlerdir. Onlarda Mehmet Bey’e cevap vermişlerdir. Mehmet Bey de bunları bir köşeye atmamış ve bir dosyada toplamışlardır. Bunları bir kitapta toplamayı düşünüyorlar. Mektubun bir yerinde “ 14 torunum vardır, bunları torunlarıma da armağan edeceğim “ diyor…

Mehmet Sarıdedeoğlu’nun kısa öz geçmişi şöyledir: “ Ben, Hicri 1340 doğumlu olup, Denizli Tavas doğumluyum,  İlkokul mezunuyum. Vatani görevimi dört yıl kıta çavuşu olarak yaptım. 1947’den beri tüccarlık yapıyorum. Şimdi emekliyim. Edirne, Bulgar Hududu’nda 3.Kulede bilahare Edirne Karaağaç Hudut Bölüğünde 4. Kule Karakol Komutanı idim. Babam Halil Çavuş, hicri 1309 doğumlu olup, İstanbul Rami Kışlasında 1. Tabur, 1. Bölük olarak kısa zamanda topçu olarak yetiştirdikleri askerleri Çanakkale’ye Atatürk’ün emrine göndermişlerdir. Gidenlerde de bir daha geri dönmemişlerdir. Babam bunları anlatırken ağlardı.

60 seneden beri Foça sahillerini, Çanakkale Şehitliğini ziyaret etmek istedim. 29.05.2004 günü yola çıkarak Çanakkale Şehitliğini ziyaret etme fırsatını buldum. Gezdiğimiz şehitlikleri etrafının düzensiz ve çer-çöp ile dolu olduğunu görünce ilgili Çanakkale Valiliğine bir mektup yazdım.( Selçuk: 10.06.2004 ) Sayın Valim, inşallah bu çer- çöpler toplanır, temizlenir ve şehitlerimiz de huzur içinde kalırlar” diye yazdım. Sayın Çanakkale Valisi’nden de cevap aldım. 

ATATÜRK’Ü BİLE GÖRDÜM

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü 12 Ekim 1937 ‘de Ege Manevraları teftişleri sırasında Selçuk’a geldiğinde karşılamada, Efe kıyafetimle bayrak tutuyordum. O zaman ben bir öğrenci idim. Çok iyi hatırlıyordum. Atatürk’ü böylece Efe kıyafetlerimle ve şanlı barağımızla protokol ile birlikte karşılarken, Ata’nın elini öpmek istedim. Atatürk yanıma yaklaştı ve bana adımı sordu. Ben de adımı söyledim. “Okumayı seviyor musunuz? “ dedi. Ben de cevap verdim. Atatürk, “Efeler bizim can damalarımızdır” deyip omuzlarımı okşadı. Daha sonra 1954‘de Atatürk’ün Anıtkabir’e cenazesinin nakli sırasında Selçuk’tan 5 arkadaşımla birlikte Ata’mızın yürüdüğü yerden bir torba toprakla Ankara’ya da ki törene iştirak ettik. Bu toprağı da törendeki ilgililere teslim ettik Büyük lider Atatürk’ü bir kez daha rahmetle andık” diyor anılarında.

İhtiyar delikanlı Selçuk’ta ikamet eden bu duyarlı vatandaşımızın elinde bulunan sosyal, toplumsal ve kültürel mektuplar tarihi birer belgedir. Bunların bir kitapta toplanmasını diliyorum. Böyle bir eserin Selçuk Belediyesi tarafından bir kitap halinde yayınlanmasını ve gelecek kuşaklara tarihi bir belge olarak yaşatmasını diliyor ve sevgili büyüğümüz duyarlı insan, vatanperver ve Atatürk hayranı Mehmet SARIDEDEOĞLU’NA sağlıklı günler diliyorum. Böyle tarihine ve memleketine değer veren bir insanın eli öpülür diyorum. Selam ve saygılarımı sunuyorum efendim.