Meleklerin şarkısı

Ilık yağmurlarında ıslanmak, puslu gökyüzünde senin güneşinin neş'eli ışıklarını yakalamakmış, orman perileriyle şarkılar söyleyip, dans etmekmiş yaşamak. Öyle mevsimler varmış ki, insanın hayatında; geçmişle geleceğin, düş ile gerçeğin kucaklaştığı. Sonsuzluğun bu olduğunu düşünüp öylece kalmak istediği...

Meleklerin varlığına, hep yanımızda bulunduklarına, insanları koruduklarına; onların iyilik, güzellik ve sevgi demek olduğuna inanan insanlardanım bende. Hayata dair ama hayatın içine küçük mutluluklar, cıvıl cıvıl renkler, ışıltılı heyecanlar, sevinçler, güzellikler serpiştiren sevimli, neş'eli varlıklardı, melekler benim için. Daha küçücük bir çocukken onların resimlerini yapar, kendimce onları tasvir etmeye çalışırdım. Oysa gerçekten onları hiç görmemiştim. Taa ki; senin dünyaya geldiğin o en güzel, o en özel, o mucizevi güne kadar.

O gün gökyüzü pırıl pırıldı, sonbahar değil ilkbahardı mevsim yüreğimde; kalbimin bahçelerinde çiçekler açtıran, ılık rüzgârlarıyla saçlarımı okşayan, gözlerime yıldız yıldız ışıltılar, yüzüme aydınlık gülüşler yerleştiren, kuşlara şarkılar söyleten o özel gün. Bir meleğin varlığını hissetmenin, ona dokunup koklamanın ayrıcalığını öğrendiğim o en güzel gün!...

Yıldızları gördüm saçlarında, güneşi gördüm yüzünde, MELEKLERİN ŞARKISINI duydum dudaklarında ve binlerce yıldızı gökyüzünden indirip, serpiştirdim yüreğimden yüreğine. Üzerinde geldiğin yerin, cennetin kokusunu duyduğum bu MİNİK MELEK, bu MİNİK PERİ KIZI meleklerin bir hediyesi olmalıydı bana; Allah' ın bir lütfû!...

Sen geleceksin diye dolu dizgin atan yüreğim, hiç olmayacak kadar gerçek, hiç olmayacak kadar güzel, büyülü bir cennetin meleğini, masallarımın prensesini sarıp sarmalayıverdi. İçimde büyüttüğüm, beslediğim tüm sevgim karşı konulamayacak bir şekilde senin üzerine aktı, kuşattı. Çevreledi ve seninle büyüyüp taçlandı.

YÜREĞİMİNİN İKLİMİ, SEVGİ MASALIMIN PRENSESİ KIZIM!... Dünyama hoş geldin, güzellikler, aydınlıklar getirdin ve bir anda bütün dünyam oluverdin. Artık herşey senin için, senin dünyaya hep gülerek bakabilmen, hep mutlu olabilmen için. Çünkü sen, artık herşeysin. Sen geleceksin!... Güzellikler seninle artacak, mutluluklar seninle çoğalacak. AŞKIM, KÜÇÜK MELEĞİM, PAMUK PRENSESİM!... İyi ki doğdun, iyi ki varsın, İyi ki hayatımdasın!...

Anlıyorum ki, ben senin annen olmak için dünyaya gelmişim ve artık biliyorum ki, beşinci bir mevsim var; bu sevgi mevsimi seninle yaşadığımız. Bu mevsimi yaşayan herkes sevgiyi yaşayabilir, yaşatabilir, besleyebilir içinde, yüreğinin en derininde. Çünkü, sevgi beslenmek ister, büyütülmek ister ve en önemlisi emek ister, zaman ister. Bu öyle bir mevsim ki, sevgiyle büyür, çoğalır. Sevgi olduğu sürece güneşi hiç sönmez. Sevgi mevsimimin en nadide çiçeği kızım. Ben sadece senin annen olmanın gururunu, anlatılmaz mutluluğunu ve ayrıcalığını yaşayabilmek, tarifsiz sevgini hissedebilmek, o büyülü eşsiz kokunu duyabilmek için bugün her şeyi yeniden, tekrar en başından yaşayabilirim. Hem de hiç tereddüt etmeden, hiç düşünmeden. Sadece ve sadece seni öpüp koklayabilmek, seninle hayatı paylaşabilmek, hayatımın bundan sonra kalanını seninle geçirebilmek, her yeni sabaha seninle uyanabilmek ve sadece sana sahip olabilmek için.

Yaşamaksa hayatı seninle, görmekse güzellikleri yeniden, seninle. Yaşamın anlamı sevgiyse, diğer anlamı da sensin! Çünkü; Sen her şeye değersin!...

****

4 Eylül 2010!... Bugün doğum günün Ayışığı!... Çevrene yaydığın o ışık hiç sönmesin, güzel kahkahaların hiç dinmesin, mutluluk gölgen olsun küçük meleğim!... İyi ki, doğdun, iyi ki varsın, iyi ki hayatımızdasın!... Sadece bu doğum gününde değil, tüm hayatın boyunca mutluluk yağmurları altında şemsiyesiz kalman dileğiyle!...

Seni dünyalara değişmeyecek olan baban ve annen.

****

REZZAN SAİTOĞLU