Melih Gökçek kumpasa gelmiş!

Tartışma! sonrasın da ne diyor Melih Gökçek?
“Beni kumpasa getirdiler. Tartışmanın tekrar yapılmasını istiyorum.”

Sanırım bundan daha mizahi bir yaklaşım tarzı olamazdı.
Tam bir Melih Gökçek klasiğidir bu açıklama.
Ve her zaman ortaya sermiş olduğu bir kişilik gösterisidir.
“Tartışma tekrar yapılsın” diyor.
Neden?
Hani 13-0 galip gelmişti.

Neyse.
Biz geçelim bu noktayı bir kalem.
Ve tartışmanın istatistiğine bakalım.

Melih Gökçek 46 dakika konuşmuş.
Ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarına tamı tamına 53 kez müdahale etmiş.
Kemal Kılıçdaroğlu 23 dakika konuşmuş.
Melih Gökçek’in konuşmalarına 7 kez müdahale etmiş.
92 dakikalık tartışma süresi içerisinde geriye kalan 13 dakikalık kısmı Uğur Dündar’ın Melih Gökçek’i uyarması ile geçmiş.
Ve halen Melih Gökçek, kumpasa getirildiğini ileri sürecek kadar pervasızlaşabiliyor.
Pes doğrusu.

Türk siyasi yaşamının ilginç figürü Melih Gökçek, tarzı ve tavırları ile tam bir iticilik timsali olmaya doğru hızlı adımlarla ilerliyor.

Bu tartışmanın kamuoyuna yansıma biçimi nasıl olur?
Doğrusu her zamankinden farklı olmaz.
Çünkü; geçmiş dönemlerde de benzer tartışmalar yapılmış ve Melih Gökçek, her zamanki üslup ve tavırlarından ödün vermeyerek, tartışmaları manüpüle etmişti.
Bu gibi tartışmaların sonucunda ise, seçim sandıklarından bir şekilde birinci çıkmıştı.
Şimdi de sonucun değişeceğini sanmıyorum.
Bu tip tartışmaların seçmen eğilimine fazlaca etki ettiğini bu gün için düşünmüyorum.
Aksine seçmenlerin, taraf olduğu kişi etrafında, daha bir kenetlenmesine neden oluyor.
Ve Melih Gökçek’te üç dönem kazandığı belediye başkanlığından, bu tip tartışma programlarından fazlaca yararlanarak, seçmenini kendi etrafında kenetlemeyi başarmıştı.

Ayrıca.
Bu tip tartışmaların yararlı olduğunu kabul etmemiz gerekiyor.
Tartışmalar bir kör dövüşü misalini andırıyor olsa da, topluma olumlu yönde bir şeyler katmış olduğu bir gerçektir.
Süreç içerisinde, toplum bu gibi tartışma hususlarını, teknik açıdan irdeleyebilecek noktaya gelecektir.
Ve seçmen eğilimlerine de ciddi etkileri olacaktır.

Bu tartışmaya yönelik yankıların süreceğini düşünüyorum.
Sürmelidir.
Ve irdelenmelidir.
Haksızlığa uğradığı iddiasında bulunan Melih Gökçek’in, nasıl haksızlığa uğradığı! ayan beyan ortaya serilmelidir.
Acaba;
Haksızlığa kim uğramıştır?
Kimin tarafından uğramıştır?
Nasıl uğramıştır?
Kamuoyu, yankıları sürecek olan bu tartışmayı, enine-boyuna irdeleyerek, Melih Gökçek’in yakınmasındaki garipliği keşf edebilecek midir?
Ve Melih Gökçek’in pervasızlaşma da sınır tanımayan kişiliğini iyice bir anlayabilecek midir?
Doğrusu bu noktayı merak ediyorum.