- Kategori
- Şiir
Mendil köşesine yazılan öykü

Bu şiirimi, son günlerde kalleşçe vurulan ve şehit düşen
Mehmetçiklerimiz adına sunuyor, hepsine Allah’tan rahmet diliyor
ve Kardelenler solmasın diyorum.
*** **** ***
Kim bilir ne çabayla
Ektik o fidanları
Yaz demedik, kış demektik
Çalıştık, çabaladık günlerce
Sevecen çapalamıştık, su vermiştik
İlaç verdik, gübreledik, eledik
Ne saat, ne zaman bilemedik
Bağrımıza bastık, yavrum diye beledik
Ümitlendik, Ulu Tanrı’ya dua ettik
Umutlar bağladık, adaklar adadık
Ne acı günler yaşadık, onu bugüne getirdik
Ne düşler kurduk, ne hayaller yaşadık
Bin bir fırtınalara göğüs erdik
Kimi zaman güldük, kimi zaman ağladık
Yavrum diye bağrımıza bastık
*** ***
Yemeden yedirdik
İçmeden İçirdik, giymeden giydirdik
Zamanı geldi, gururla askere gönderdik,
Ellerine kınalar yaktık usulca
Davullu, zurnalı halaylar çektik
Balkonlarımıza bayraklar astık
Mutlu olduk, gururlandık, alkışla (n) dık
Vatanımıza, milletimize hayırlı bir evlat
Olsun diye Şemdinli’ye, Gabar Dağları’nda
Nöbet tutsun diye “ haydi güle güle “ dedik
Zılgıt çalarak, horon teperek sevindik
Zeybekçe ailecek oynadık
*** ***
Ne yazık ki
Vatan toprağında
Nöbetleri sırasında
Evlatlarımızı, kınalı Hasanlarımızı
Yobazca, hunharca, insafsızca
Kalleşçe pusu kurup vurdular
Kollarını bağladılar kurşunladılar
Dallarını kırdılar, ocağımızdan kopardılar, aldılar
Evimizi, barkımızı, yuvamızı yıktılar, yaktılar
Bomba atıp yaktılar, kör olası yobazlar, caniler
Analar, babalar ağladılar, “lanet olsun” dediler
Kardeşi kardeşe düşman ettiler
Kıçı kırık, ırzı bozuk utanmazlar, arlanmadılar
*** ***
Hani özgürlük vardı , hani demokrasi vardı
Sözde barış vardı , hani eşitlik vardı
Salt ortalarda yalan kaldı
Geride gözü yaşlı analar, babalar
Dul kalan gelinler, öksüz yavrular kaldı
Bir günde 12 şehit verdik
Acımızı ulusça sarmaladık, ağladık
Bağrımıza koca koca taş bağladık
Bu acıyı, bu öyküyü bir mendilin köşesine
Bir anı, bir nişan, bir andaç diye yazdık
Höyküre höyküre ağladık şehitler adına
Vatan toprağına mezarını biz kazdık
Yazıklar olsun verdiğimiz emeklere
Adam dediğimiz böylesine
Onursuz, utanmaz hain erkeklere
Hani kitaplarınızda öykülerinizde,
Romanlarınızda Ve hatta samimiyetten uzak şiirlerinizde
Sözde özgürlük vardı, özde yaşamak vardı
Ortalık kanlı pusu, elimizde ne kaldı
Şehitlerimiz adına şarkılar söylensin
Türküler dile gelsin beste beste
“Alma mazlumun ahını bir gün çıkar aheste aheste “
*** ***
Gözü yaşlı, kalbi kırık bilmiyorum nerdeyim
Şimdilik bir başka seferdeyim
Sözün bittiği yerdeyim, vatanım uğruna, bayrak aşkına
Gezden, gözden ve arpacıktan
Vallahi korkmadan vurabilirim
Gönüllü olarak Gabar Dağları’nda
Elde silah nöbet tutabilirim
Haksızlığa karşı durabilirim…
Abdülkadir GÜLER
24 Haziran 2010.