Mezarlarına Balyoz İndi

Balyoz adı verilen ve devlet büyüklerimizce “Kumpas” olduğu iddia edilen, suçlunun cemaat olduğu, dijital delillerin sahte olduğu bazı kurumlar tarafından belirlenmiş bu muamma sonucunda AYM 236 sanık hakkında “Hak İhlali” kararı vererek yeniden yargılamaya karar verdi. Öncelikle söylemek gerekir ki geç gelen adalet, adalet değildir. Kim suçlu, kim suçsuz bilemiyoruz ancak suçsuz insanların boşu boşuna zindanlarda geçirdiği günleri, ailelerinin çektiği maddi ve manevi acıları, zedelenmeye çalışılan itibarlarını kimse yeterli ölçüde telafi edemez. Bir de iki cihan bir araya gelse ödenemeyecek borçlar var elbette. Balyoz davasında adı geçen ve bu nedenle onuruna leke gelmemesi için intihar eden, hastalığı hapishanede ilerleyen ve yeteri bakımı göremeyen komutanlarımız, aileleri. Öncelikler isim vererek “Sır Ölüm” diye anılanlardan başlamak isterim.

Albay Birol Atakan, Emekli Albay Belgütay Varımlı, Kâşif Kozinoğlu, Yarbay Ali Tatar, Yüzbaşı Olgun Ural, Hâkim Albay Tanju Ünal, Deniz Tabip Yarbay Nursal Gedik, Kurmay Albay Berk Erden, Emekli Albay Abdulkerim Kırca, Emniyet Özel Harekât Dairesi Başkanı Behçet Oktay, Emekli Albay Tarık Akça, Deniz Yüzbaşı Doğan İlhan.

Asker çocuğu olmak nasıl bir duygudur bilmem. Ben size bir evlat olarak bu ailelerin birinin evladı olsaydım ne düşünürdüm onu anlatayım. Hatırlayabildiğim en uzak anıdan itibaren, yani çocukluğumdan bu yana ben hastayken başımda bekleyenlerin arasında babamın olmaması beni çok üzerdi. Akşamları onun olmadığı bir sofraya oturduktan sonra o yemeğin tadı hep acı gelir. Okulumun ilk günü beni elimden tutup götürmediyse benden başarılı bir öğrenci olmaz. Arkadaşım ile ettiğim kavgayı, ilk kız arkadaşımı ona anlatamıyorsam, doğum günlerimde yanımda yoksa o seneden nice mutlu bir yaş çıkmaz. Ve daha nice örnek, her yaş döneminden farklı burukluklar sayılabilir. Önemli olan bu evlatlar, hayatlarında babasız niye kaldılar sorusudur. Tek bir slogan aslında yeterlidir anlatmaya. “Vatan sana canım feda” diyerek kendisinin ve ailesinin hayatını yok sayarak, bayrak ve millet uğruna alın teri döküp, emek vermiştir bu insanlar. Sonra bir takım güç sahipleri çıkacak, amaçlarına ters düşen bu onurlu hayatları yok etmek için her türlü kepazeliği yapacak. Yüce Türk Milleti ordusunun daima yanındadır. Ve bir sloganla bu yazıyı noktalamak istiyorum. “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam.”

Not: Bu blogta bulunan fotoğraf beyin kanaması geçirerek hayatını kaybeden Albay Murat Özenalp’in cenazesinde kızının feryadını göstermekte ve yoğun vicdan içermektedir.