Milli maç berabere : Hollanda : 1 - Türkiye : 1

Türkiye Milli Futbol Takımı, 2016 Avrupa Şampiyonası Elemeleri A Grubu'ndaki 5. hafta maçında bugün deplasmanda Hollanda ile karşılaştı. 

 

Hollanda Amsterdam Arena, Statında , 9.45’de başlayan , Alman  hakem  Felix Brych yönetiminde oynanan Milli Maçta takımımız 90’cı dakikaya kadar 1-0 galipti. Fakat uzatmalarda bu durumu koruyamayan takımımız , ne yazık ki yurda 1-1 bir beraberlikle döndü.  Belki bu bile son yıllarda Avrupa’da aldığımız en iyi sonuçtur. (28.3.15)

 

Takımlar :

 

Hollanda: Cillessen, Van der Wiel, De Vrij, Martins Indi (Dk. 77 Willems), Blind, De Jong (Dk. 63 Dost), Afellay, Wijnaldum (Dk. 46 Narsingh), Huntelaar, Sneijder, Depay

 

Teknik Direktör: Guus Hiddink

 

Türkiye:  Volkan Babacan, Gökhan Gönül, Serdar Aziz (Dk. 69 Ersan Gülüm), Hkan Balta, Caner Erkin, Mehmet Topal, Ozan Tufan, Selçuk İnan, Gökhan Töre, Volkan Şen (Dk. 61 Hakan Çalhanoğlu), Burak Yılmaz (Dk. 79 Kazım Kazım)

 

Teknik Direktör: Fatih Terim

 

Goller:

37.dk.Burak Yılmaz (Türkiye)

90+2.dk. Wesley Sneijder’ın şutuyla Huntelaar’ın kafasından (Hollanda)

 

Değerlendirme :

 

Sürekli yenilgiler yüzünden Türkiye’nin futbol maçları artık eskisi kadar ilgi çekmiyor. Oysa dün Amsterdam Arena Statında  adeta bir bayram vardı. Hollandalılar, maça süslenip püslenip, tertemiz, giysiler içinde; sanki bir bayrama gelir gibi gelmişlerdi. Büyük bir zaferi kutlamaya hazırlanıyorlardı. 

 

Maçın başında hevesliydiler, oldukça takımlarını alkışladılar, bağırıp çağırdılar. Maç Hollanda’nın baskısıyla sürüp gidiyordu. Türk Milli takımı adeta top yüzü görmüyordu. 

 

Tipik Alman ekolünün bir temsilcisi olan Hollanda, Avrupa’nın en iyi futbol oynayan ekiplerinden birisidir. Bu becerisini Türkiye maçında da sergilemeye başladı. Ve biz Türk seyircisiyle , Türk futbolcusuyla Hollanda’lıları ne yazık ki seyretmeye başladı. Maçın ilk yarısında takımların topa hakimiyeti  Hollanda : %77 ; Türkiye : %23 idi… Bu rakam bile , futbolu kimin oynadığını gösteriyordu.

 

Hollanda , tipik Avrupa, modern futbolundan örnekler sundu.

Biz de Türk futbolu’nndan örnekler sunduk. 

 

Hollanda nasıl oynuyordu. Tipik Alman ekolünün özelliklerini gösteren futbol şeması.

 

1. Çok kısa paslarla, rakibe topu kaptırmadan, rakip kaleye inmek… Rakibin başını döndürerek, yorarak onu ekarte etmek. 

 

Hollanda baştan sona bu taktiği uyguladı. Daima kısa paslar ve top kaptırmamak ilkesi her zaman geçerliydi.

 

2.Takım futbolu oynamak. Hiçbir kimse önemli değildir. Oynayan herkes önemlidir. Herkes görevini en iyi şekilde yapmalıdır. Ama futbola yön veren bir de beyin olursa; bu takım çok iyi işler yapabilir. Dünkü maçta bu beyin  Wesley Sneijder’di. Takımı oynattı. Müthiş şutlar çekti. Asistleri çok etkiliydi.

 

Takım bir bütün olarak tıkır tıkır çalışıyordu. Topu dar alanlara sıkıştırmıyorlardı. Birbirlerinin üzerine gitmiyorlardı.

 

3. Sahaya çok iyi yayılmak. Açıklar yerlerini biliyordu. Herkes her noktada ileri geri görevini en iyi şekilde yapıyordu.

 

Hollanda , 37. dakikaya kadar gösterisini sergiledi. Top çevirdi, top çevirdi.. Ama 37.dakikada , bir kontratakda, görevini en iyi şekilde yapan Burak Yılmaz oldu ve adeta nasıl  gol atılırmış açık açık gösterdi.

 

Türk takımı nasıl oynadı. 

 

1. Uzun paslarla… Daima  topu sahamızdan uzak tutmak için, top çevirmeyi, kısa paslarla karşı tarafa inmeyi , hiçbir zaman beceremedik. Kalecimiz Babacan, topu daima çok uzun paslarla ileri gönderdi. Ama ileri oyuncularımız bu topları alamadıkları için, top bir dakika içinde yine bizim sahamıza geldi. Uzun paslarla futbol ne yazık ki, modern futbolun genel anlayışı değildir. Ama biz yaptık.

 

2.Daha çok savunmayı tercih ederek. Belki bu durum tercih meselesi değil ama, baskı meselesiydi. Golü attıktan sonra , o golün üzerine yatmak bizim esas amaçlarımızdan biridir. Bunu uygulamak istedik ama, Hollanda sonuna kadar bizi çok bunalttı. Nefes aldırmadılar.

 

Ama biz de aslanlar gibi dayandık. Bir yerden sonra artık dan dun…Sakatlıklar.. Sonra yine sakatlıklar… Oyuncu değiştirmeler…

 

Hollanda da artık bıkmaya başlamıştı. 90. dakikaya kadar yenik durumdaydı. Hollanda’lı seyirci bu duruma hazır olmadığı için yavaş yavaş sahayı terk etmeye başladılar.

 

90.dakikadan sonra ne olduysa oldu. Yan taraftan tam 6 dakika uzatma işaret edildi. Bu hiçbir maçta görülmemiş bir süredir. Ama oynamaya devam ettik, fakat Sneijder’in çok sıkı bir şutu arkadaşının kafasına çarparak 90+2’de kalemize girdi.

 

Ondan sonra da Türkiye’de artık televizyonlar kapanmaya başladı.

 

“Bu maç böyle mi bitmeliydi?” diye yazıklandık. 

 

Ama olsun, daha çok maçlar var önemezde. Biz Türk gibi oynayarak, daha çok sürprizler yapabiliriz. 

 

(1-1) Ne yapalım sağlık olsun. Karşımızda Dünya Üçüncüsü bir takım Hollanda vardı..

Bizi yine bizden olan biri vurdu: Ahh , Wesley Sneijder sen Türkiye’ye gelmez misin? Şaka şaka… Sneijder7in bize vereceği çok şeyler vardır.

 

Sağlık olsun bu da iyi bir sonuç. Ağlamanın hiç de alemi yok. Hele Fatih Terim… Bu sonuçla bir 10 yıl daha idare eder.