Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Kasım '09

 
Kategori
Dünya
 

Minaresiz Avrupa mı?

Minaresiz Avrupa mı?
 

İsviçre demokrasinin beşiği(!) insan haklarının alabildiğince özgürce yaşandığı, kanunları ile(Medeni Kanunumuz İsviçre’den alınmıştır.) bize örnek olabilecek bir ülke…

İsviçre, yaklaşık 2 milyar nüfusa sahip İslam ülkelerinin kutsal günlerinden birinde (Kurban Bayramı)yaptığı bir referandum ile İslami karşıtlığını ön plana çıkartıyor.

İsviçre'de yeni minare yapımına yasak getirilip getirilmeyeceğine karar vermek amacıyla yapılan referandumda, seçmenin yüzde 57, 5'inin yasağa destek verdi.

Şimdi akıllara takılan soru şu: Minarelerin yıkılması demokrasi göstergesi mi? Eğer öyleyse, bizde demokrasimizi geliştirmek için “Kiliselerin Çan Kulelerini” yıkalım mı?

O zaman ‘çanların kimin için çaldığını(!)’ nasıl anlayacağız? Oysa İsviçre’de 300 bin Müslüman yaşarken, 150 camide ibadetlerini yapıyorlar. Bu camilerden sadece 4 ünde minarenin olduğu biliniyor. Bu 4 minarenin sorun yarattığı görülüyor.

Demokrasi için yapılan referandum, tıpkı şaka gibi… Camiye tepki göstermeyip, minareye takmak…? Ne kadar demokratik bir karar? Böyle bir referanduma karar verenler ne kadar demokrat?

Yanlış bir anlaşılma olmasın, caminin minareli veya minaresiz olması ile bir sorunum yok. Bence her halükarda olabilir. Önemli olan mimari bir değer taşıması. Ayrıca İslam dininde, camilerde minare olacak diye bir kaide de yok. Burada sorun, kendini dünyanın merkezi zanneden ve demokrasi, insan hakları gibi konularda üstüne toz kondurmayan, meşhur bankaları ve bankalardaki gizli hesapları ile her ülkeye örnek(!) olduğunu zanneden, küçük dünyaları kendilerinin yarattığını sanan, gerçek demokratların(!) yaşadığı bir ülkede, böylesi insanlık dışı bir kararın alınması.

4 Minareye bile tahammül edemeyen bir ülkenin, AB içinde olmamasını anladınız mı? Eğer AB içinde olsaydı, bu İsviçre’ye ne gibi tepki gösterirlerdi? Bunu merak etmeyeniniz var mı?

Bildiğiniz gibi İsviçre, kendisini tarafsız olarak kabul eder ve demokrasinin bu ülkeden yayıldığına inanır. Bu ülkenin finansörlüğünde kurulan ve bu ülkenin seçtiği özel bir birlik tarafından Vatikan korunur. İbadet yerlerine böylesine özen gösteren bir ülkenin insanları, nasıl oluyor da böylesi bir referandumda minarelere hayır diyebiliyor?

Şimdi akıllara şöyle bir soru geliyor. Buradaki asıl sorunun minare ve camiler mi olduğu? Ancak bu soruya verilebilecek en mantıklı cevap da sorunun içinde saklı. Burada yaşanan asıl sorun Müslümanlara karşı ön yargı ve Müslümanları radikalleştirmeye iten Müslüman düşmanlığı olduğu, camilerin minarelerini bahane ederek, kökten dinciliğin önlenilmeye çalışılması.

Şimdi her konuda bize ahkâm kesen ve müstemleke valileri gibi davranan AB ülke temsilcileri ve AB parlamento üyeleri, böyle insani tutumdan yoksun, ancak halkın çoğunlu tarafından onaylanan bir karar için ne gibi tepki gösterecekler?

Bekleyelim ve gösterilecek tepkileri bir kenara not edelim. Yoksa bizde KİLİSE ÇANLARINI mı kaldıralım?

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..