Mısır'daki Piramitlere kısa bir gezi

Mısır denince ilk akla gelen şeyler devasa diye düşündüğümüz Piramitlerdir. Mayıs 2015 yılında bir seminer için Mısır’ın başkenti Kahire’ye yolum düştü. İstanbul’dan Türk Hava Yolları ile yaklaşık  iki saat bir yolculuktan sonra Kahire’ye iniyorsunuz.İstanbul’dan ayrıldıktan sonra önce Antalya,  yaklaşık kırkbeş dakika sonra ters dönmüş yeşil üçgen şeklinde Nil deltası ve çöl uçaktan ilk görünen yerleşimler. Uçakta Piramitleri görürüm duygusu ile Kahire’ye bakarken sadece kumdan yapılmış boz bir kent görüyorum. Piramitleri göremiyorsunuz. Uçakta Mısır’a giriş kâğıdı doldurmak zorundasınız ve mutlaka kalacağınız otelin adını beyan etmek zorundasınız. Gerçi hayali otelde olsa kim ne bilecek veya bu kağıtlar ne işe yarıyor bende anlamadım. Tüm Arap ülkelerinde bu tür kağıtlar doldurmak zorundasınız. Tabi yanınızda bir kalem olması tavsiye edilir. Mısır’a Kahire’e havaalanı ile girdiğinizde ilk dikkatinizi çeken sıcak hava. Havaalanından çıktıktan sonra o sıcakta sinekler gibi etrafınızı taksiciler sarıyor.Kahire’den merkez yaklaşık 30-40 tl arası bir taksi ücreti isteniyor. Kovsanız da başınızdan gitmeyen bu adamlardan kurulmanın en kolay yolu kesinlikle konuşmamak. Nereli olduğunuz sorduklarında cevap vermemek. Kısaca konuşma çabalarına cevap vermemek. Havaalanından önce merkeze merkezden Piramitlerin olduğu Giza mahallesine dolmuşla gittiğimde de en dikkat çeken şey otobüsler biraz kir pasak içinde olmasıydı. Yaklaşık bir saat sonra o muhteşem yapılardasınız. Devasa diye düşündüğünüz o yapılar günümüz yapıların karşısında biraz küçük kalıyor. Gerçi Antik dönemde tek uzun yapılar bunlar olunca insanları etkiliyor ama büyüklük olarak biraz hayal kırıklığı. Yine etrafınızı deveciler, satıcılar, rehberler, at arabacıları sarıyor. En kolay yolu yine konuşmamak. Piratmilerin olduğu alanı gezmek yaklaşık on TL. Ama Büyük Piramit’e girmek yaklaşık 80 TL. Gerçi bu paraya da değecek bir şey yok içerde. Tıpkı Kapadokya’daki yer altı şehirlerinin dikey formatında yol alıyorsunuz havasına giriyorsunuz içeriye girince. Büyük Piramit’in içindeki kral odası  aşırı sıcak. Terin suyun içinde kalıyorum. Beş bin yıl Firavunun cesedi nasıl oluyor da bu nemde sıcakta bozulmadan kalıyor işte buda Piramitlerin bir sırrı. Çıktıktan sonra deveye biniyorum. Güzel resimler çektirtiyorum. Sıcak beni biraz çarpıyor. Hafif bir halsizlik başlayınca Büyük Piramit’in taşlarının serinliğinde az kestiriyorum. Yarım saatlik uykudan sonra artık Piramitlerden ayrılıp otelimi bulma zamanı. Mısır’ın en güzel incisi Piramitler kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Kesinlikle bir büyü var etrafında.

Bu gezime ait resimler @drmusatokmak instagram hesabımdan görülebilir.