Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Temmuz '08

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Misyon vizyon ve değerler

Misyon vizyon ve değerler
 

Meslek, kariyer ve başarı.


Hani her kurumsal şirketin var ya misyonu ve vizyonu, sizin de var mı?

Gerçekten önemli mi bu?

Ne olur hedefsiz yaşasak!

Belki de bazılarımız hayata duruşu ile bir misyonu ve vizyonu olduğunu gösteriyordur ama kelimeler itiyor insanı biraz.

İnancım o dur ki; hepimizin hayatta hedefleri, yapmayı çok istediği şeyleri mutlaka vardır. Lakin bunları hadi yazın dediğimde orda dururuz.

Öncelikle bilmeyenler için tanımları hatırlatalım.

Misyon; temel varoluş nedenini belirtir. Kalıcı bir gerçektir. Görevdir. Hangi alanda birşeyler yapmak istiyorsunuz, onu ifade eder.

Dikkat ederseniz, etrafınızdaki bütün büyük markaların bir misyonu olduğunu görebilirsiniz. Kurumsal firmaların girişlerinde kocaman harflerle yazar.

Örneğin Atatürk’ün “Yurtda sulh, cihanda sulh” ifadesi harika bir örnektir.

Peki sizin temel varoluş amacınız ne?

Sabahları sizi çalar saat gibi yataktan arzu ve istekle kaldıran, yeteneğini yüreğinizde hissettiğiniz, her gün yapmaktan bıkmayacağınız neyi yapmak istiyorsunuz?

İçinizdeki tutkunuz ne?

Vizyon; Ulaşılmak istenen yerdir. Nereye gitmek istiyoruz? Ve ulaştığımızda nasıl bir ortam olacak?

Bu ortamın hayali ilham vermeli. Yani geleceğinizin resmi.

Örneğin çok iyi bir yazar olmak istiyorsunuz, Can Dündar gibi.

Kendinizi geleceğin resminde görebiliyor musunuz?

İçinizde böyle bir hedefe ulaşabilecek tutku ve güç var mı?

Rahat bölgenizden ne kadar taviz verebilirsiniz?

Zorluklara, çalışmaya, önünüze çıkabilecek engellere ne kadar dayanabilsiniz?

Sürekli okumak, sürekli araştırma yapmak ve çizgiyi aynı seviyede sürdürebilmek konusunda ne kadar sabırlı olabilirsiniz?

Bir arkadaşımdam duymuştum; Can Dündar kendisine yapılan TRT genel müdürlük teklifini red etmiş. Neden böyle paralı ve kariyerli bir işi red etmiş olsun?

Çünkü yazmak ve araştırmak istiyor. Başka bir iş yaparsa istediği gibi vakit ayırarak araştırıp, yazamayacak. İçinde kendisinin de engel olamadığı bir tutku var. Yani onun resminde bol paralı ve kariyerli bir kare yok.

İşte hedeflediği vizyona ulaşmak için değerlerinden taviz vermeme örneği...

Peki değerlerimiz; İlerlediğimiz yolda ilkelerimiz ne olmalı?

Taviz vermeyeceğimiz, ayaklarımızın üzerine sağlam basmamızın nedeni; değerlerimiz.

Kafamız karıştığı ve hayatımızda yol ayrımlarını tercih etmekte zorlandığımız zaman, değerlerimize bakmalıyız. Sonradan pişman olmamak için hangi değerimiz ilk sırada ise onun lehinde karar vermeliyiz.

Aşağıda bazı değerlerden örnekler bulabilirsiniz:

Eşiniz ve evlatlarınız. -Dürüst ve erdemli olmak (ilkeli olabilmek). -Huzur ve mutluluk. -İnanç ve iç huzur. -Aile akrabalar ve dostlar. -İş, kariyer ve başarı. -Para biriktirme ve yatırımlar. -Okumak ve üretmek. -Sosyal hayat ve hobiler. -İhtiyacı olanlara yardımcı olmak.

Hayatımızda keşkeleri dememek için değerlerimize sahip çıkmalı ve kararlarımızı onların önem sırasına göre vermeliyiz.

Örneğin çocuğu ve eşiyle birlikteliği birinci sıraya koyan bir babanın, kariyeri için evinden aylarca ayrı kalmayı göze alıyorsa mutlu olamayacağı ve işinde başarı gösteremeyeceğı bellidir.

Bazıları kuru gürültü ses verir bazıları hedefini aşama aşama gerçekleştirir.

Bakın gerçekleşmiş başarıların arkasına. Hepsinin planlı, programlı, staretejisi olan “başarılamaz” denilen, insancıl, misyonu, vizyonu ve değerleri olduğunu ve yıllarca sürdüğünü görürüz.

“Fatih Terim’in başarısını raslantı mıdır, değil midir?” Bazıları bunu o kadar çok tartışmıştı ki... Şimdi kimse tartışanları hatırlamıyor. Başta eleştirenlerin hepsi köşelerinde ezildiler.

Oysa Türk Milli Takımı’nın Fatih Terim ile başarısı dünya tarihine damgasını vurdu.

 
Toplam blog
: 52
: 7250
Kayıt tarihi
: 08.11.07
 
 

1971 Fethiye'de doğdum.  2000 yılından beri evliyim. Büyüğü 29, 17 yaşında, diğeri 12 yaşında ü..