Modern Hayat ve Stres

Öfke kontrolü yapamamak günümüzde birçok suçun gerçekleşmesine neden olmaktadır. Modern hayat stresle başa çıkmayı ama bunun nasıl yapılacağını bilen profesyonellerden öğrenmek şartıyla salık verir. Aslında başından itibaren stressiz yaşlanabileceğimiz bir yaşam tarzı mümkün uygulayabilirseniz. Ben televizyon programlarının birçok konuda olumsuz duygulara ve yüksek beklentilere neden olarak stresi tetiklediğini düşünüyorum. Sahip olunana karşı mutsuz ve yetersizlik duyguları bugün birçok kesimde gerçeği görme ve akılcı düşünmeyi engelliyor.

 

Sorunun varlığını ve büyüklüğünü kabul edip kör topal da olsa hayata devam edebilmeyi sağlayacak, boğulmadan önce arada bir nefes alacak desteklere ihtiyacımız var. Yaşamda sorunlar kaçınılmaz, stresin büyüklüğü kadar çevre desteği ve stresle başa çıkma becerileri kişinin stresten etkilenme düzeyini de belirliyor.

 

Herkes kendi kendisinin doktoru olabilmeli ki hastalığa yakalanmasın bunu kendini tanımak anlamında söylüyorum. Bu konuda alınan profesyonel yardımlar tamamen kişisel bir durum. Sağlık ülkemizde genel olarak yaşam konforu ile ilgili büyük bir sorun. Gelişmiş ülkelerdeki hastane ortamlarıyla ülkemizdeki hastane ortamları arasında büyük farklar var. Bazı hastanelerimizi bunun dışında tutuyorum ama o hastanelere de herkes gidemiyor.

 

Medya haberlerde yaşanılanları yansıttığından ruhlarımız neden delik deşik daha iyi anlayabiliyoruz. Toplum bu haliyle can çekişiyor desek abartmış olur muyuz bilmiyorum ama acı çektiğimiz muhakkak. Morfin etkisi yapan programlar yaralarımızın acısını hissettirmiyor ama yaralarımızı derinleştiriyor diye düşünüyorum. Toplumsal bir deformasyon sürecinden sonra yıkım aşamasına girildiğini düşünüyorum. 

 

Dünya düzeni bu şekilde oldukça streste hep var olacaktır. Savaşlar, kavgalar insan olarak hepimizi etkiliyor. Artık barışçıl ve stressiz bir dünya olmayacak gibi geliyor. Bunu insanlar doğal olarak kaldıramıyor ve altında eziliyorlar. Önlemenin çaresi ise ya vurdum duymaz olmak ama bizler insani duygular ve bir kalp taşıyoruz bu mümkün mü bilemem, yada savaştan yana olmak ki bu durumu kim kabul edebilir. Sosyal sorumluluğu olan bir insan vurdum duymazlık yapamaz. Toplum şahıslara uymaz, bulunduğumuz ortama ayak uydurmak zorundayız yoksa stresin ana damarı oluruz.

 

Dünyayı yöneten kağıt, kalem ve mürekkeptir. Yani bilgi güçtür, kişisel bazda da bu böyledir. Bir insanın problemlerini çözmesi için onu tanıması, doğru bir tanı koyması gerekir. Fikrimce bir aydının, bir bilim insanının en büyük özelliği prensip sahibi olmasıdır. Böyle bir insan aynı zaman da irade sahibi bir insandır. Başarımızı eylemlerimizin mükemmelliği değil, niyetlerimizin yüksekliği belirleyecektir. Sudan sebepleri büyütmezsek biriktirip boğulmayız.

 

HÜLYA ÇAKICI