Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '08

 
Kategori
Siyaset
 

Müfteri

Müfteri
 

Son günlerde bir şerefsiz sözüdür gidiyor. İspat edemezsen şerefsizim diyeceksin, bunu kanıtlayamayan şerefsizdir gibi cümlelere alışkın olduk.

Türk Dil Kurumu’nun sözlüğüne göre “Şereften yoksun olan, onursuz” kişilere şerefsiz deniliyor.

Bir de “Velev ki” kalıbı var. Bu kalıbı en çok kullananlar AKP’li milletvekilleri ve başbakan Erdoğan. Neredeyse kendilerine yapılan tüm eleştirilere “Velev ki yaptık” şeklinde açıklamalarla cevap veriyorlar.

Müfteri’yi unutur muyum? Bilmeyenler için müfteri karalama yapan kişiye deniyor. Başbakanın söz dağarcığının büyük bir kısmını işgal ediyor bu kelime. Ona göre kendini eleştirenlerin %80’i müfteri!

Sıkıntılı günler yaşadığı her halinden belli olan Recep Tayyip Erdoğan’ın her türlü konuşmasında üslubunu oldukça sert tutması, elimden geldiğince gündemi takip etmeye çalışan biri olarak beni rahatsız ediyor.

Aslında Türk milletinin sert, maço görünümlü devlet yöneticilerini başlarında görmek istemelerinden mi kaynaklanıyor bilmem ama Recep Tayyip Erdoğan ne kadar gürlerse o kadar takdir görüyor. Anadolu da “helal olsun başbakana Aydın Doğan’ı kimse indiremedi, bak Erdoğan indirecek” diyenlerin olduğunu biliyorum.

Başbakanın çıktığı meydanlarda çiftçiye ve anasına çeşitli ağır sözler söylediğine de şahit olmuştuk. Kendimi mağdur olanların yerine koyduğumda bana yapılsa dava açardım diye düşünüyorum. Okkalı lafları yiyenler birkaç gün basında gündemi oluşturuyorlar, ondan sonra eriyip yok oluyorlar.

Partisinin Kağıthane ilçe kongresinde konuşan Erdoğan: Türkiye'nin geliştiğine işaret ederek buna rağmen bazı kesimlerin farklı beklenti içerisinde olduğuna değindi. Erdoğan, "Hala karamsarlık tohumları ekmek isteyenler var. Umutların yeşermesinden rahatsız olanlar var. Hariçten okunan gazeller, bu gülistanı, gül bahçesini harap hale getiremeyecek." dedi.

Konuşmasını sürdürürken “Biz kaybetmeye hazırız halkımız kazansın yeter” diyerek kendini ifade etti.

Şimdi izninizle sormak istiyorum. Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığı sırasında acaba ne kaybetti? Bildiğim kadarıyla oğlunun gemisi, damadının televizyonu ve gazetesi, Lübnanlıların Telekom’u, İngilizlerin Telsim’i, Yunanların bankası, Ermenilerin rafinerisi oldu. Kızını evlendirdi kilolarca takı aldı, kızının Amerika’daki eğitimi sürerken Başbakanlık uçaklarıyla ailecek seyahat etti. Kızılay’dan “bağışlarla satın alınan” 50 bin YTL’lik şeref madalyası da onun oldu.

Devlet memurları ne aldı? %2+2 enflasyon zammı aldılar.

Elektrik %54, benzin, ÖTV vs. %45, ayçiçeği yağı %200 zamlandı.

Fakir halk ne aldı? 6 Milyon YTL’lik kömür aldı.

Zengin zenginleşti, fakir fakirleşti, orta sınıf kalmadı. Zengin olan tabi ki verecek oyunu, herkes cebini düşünür. Hayat standardı bir parça ekmek ile ısınmadan ibaret olanında o açıkları tamamlanırsa sorun kalmaz. Bırakın AKP kaybetsin Türk halkı kazanıyor.

Halktan cebini dolduramayan tek kişi benim sanırım.

Yoksa bende mi müfteriyim?

 
Toplam blog
: 430
: 2186
Kayıt tarihi
: 18.06.07
 
 

20 Nisan 1989'da İzmir'de doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Karşıyaka'da tamamladı. 20..