Mutlu Kaya'ya kıydılar...

 “Sesi Çok Güzel" yarışmasındaki performansı ile dikkat çektikten sonra Diyarbakır Ergani'deki evinde saldırıya uğrayan ve kafasından vurulan Mutlu Kaya.  

Gece ev taranıyor ve kafasından vuruluyor.

Nasıl bir vahşet bu?  Ona kıyanlar nasıl bir namus bekçileri ?

Resmen ölüme mahkum edildi …

Sesi Çok Güzel adlı ses yarışmasıyla adını duyuran ve 2 gün önce Diyarbakır Ergani’deki evinde başından vurularak ağır yaralanan Mutlu Kaya’nın (19)  Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesindeki tedavisi sürüyor. Kafasında kurşun nedeniyle ödem oluşan ve yoğun bakıma alınan Kaya’nın 3 gün uyutulduktan sonra operasyona alınıp alınmayacağına karar verilecek.

Çok yazık gençlerimize, içim acıyor sızlıyor. Suçlu aranıyorsa, ülkeyi yönetenler, eğitim sistemi ve biziz, oyunsuz, hayalsiz, sevgisiz, güvensiz, adaletsiz ve şiddet ortamında, büyüttük, büyütüyoruz…

Dinlemiyoruz değer vermiyoruz onlara, karşı cinslerini tanımaları için arkadaş olabilmeleri için bile fırsat vermedik yasaklar koyduk, korkuttuk kendimizden anlatamadılar dertlerini, hep bizim dertlerimizi dinlediler. Şiir okutmadığımız için aşık olmayı bile beceremediler, birbirlerinin sahipleri sandılar…

Kadına şiddet anormal derece arttı. Neden…? Çünkü bağnazların eline güç geçti. Bütün dertleri kadınları tamamen sosyal hayattan çıkarmak. Ama şunu bilmiyorlar ki? Eğer kadınlar sosyal hayattan çekilirse; O Ülke çöker. Çağımız hem erkeğin hem de kadının aktif olmasını zorunlu kılıyor. Kadınlar da erkekler gibi toplumun dinamosudur. Eğer kadınları bu denklemden çıkartırsanız fakirlik başlar ve gelişmiş ülkeler sizi ezer… Bir adım ilerleyemezsiniz ve gelişmiş ülkelerin sömürgesi olursunuz.

Okullarda insan olmak veya nasıl insan olunur dersi okutulmalı... Çocuk gelinden de, berdelden de,  tecavüze uğrayan kadını intihara zorlamaya, töre cinayetlerinekadar insanlık dışı her türlü uygulama mevcut…

Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne,

Allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar,

Oynasınlar türküler söyleyerek yıldızların arasında,

Dünyayı çocuklara verelim

Kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi

Hiç değilse bir günlüğüne doysunlar

Bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı

Çocuklar dünyayı alacak elimizden

Ölümsüz ağaçlar dikecekler

Nazım Hikmet

Keşke kaderin, gözlerin kadar güzel olabilseydi. Belki o zaman adın gibi Mutlu olurdun.

Sözün bittiği yerdeyiz…