Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Kasım '17

 
Kategori
TV Programları
 

Nar-ı Aşk

Nar-ı Aşk
 

Hades ve Persephone'nin Aşkı


    Ölüler diyarının tanrısı olan Hades, Tanrı Zeus ve tanrıça Demeter’in kızı olan Persephone’ye aşık olmuştur. Ama Demeter, tek dostu ölüler olan Hades’i kızına layık bulmaz. Fakat Hades yinede vazgeçmez. Bir gün güzel Persephone  kırlarda çiçek toplarken göz alıcı bir “Nergis çiçeği” görür. (Nergis Çiçeği kendisine zararı dokunacak kadar güzel olmaktır) Ve onun yanına gider . Tam çiçeği dalından kopardığı anda, yer yarılır ve içinden kara atları ile  Hades çıkarak, Persephone’yi yeraltı dünyasına kaçırır.

    Kahrolan Demeter tüm dünyada kızını aramaya başlar. Ve sonunda nerde olduğunu öğrenir.Her şeyi gören ve bir şey yapmayan Zeus’a o kadar sinirlenir ki, tanrıları cezalandırmak için görevlerini yapmayı bırakır.Dünyadan bereket gider, her yerde kıtlık başlar.Zeus bu işe bir son vermesi gerektiğini anlar ve Demeter’e, eğer Persephone zorla tutuluyorsa onu getireceğini, ama aksi halde yeraltı dünyasına ait olduğunu söyler.

    Lakin yeraltı dünyasının bazı kuralları vardır. Orada ki birinin yeryüzüne geri dönebilmesi için, yeraltı dünyasında hiçbir şey yiyip içmemiş olması gerekmektedir. Eğer yeraltı dünyasının yemeklerinden tadarsa artık o dünyayı tamamen terketmesi mümkün olmayacaktır. Çünkü yedikleri onun yeraltı dünyasını özlemesine neden olacaktır.

    Bunu çok iyi bilen Hades, gün boyu ağlayan ve gitmek isteyen karısının onu asla tam anlamı ile terkedememesi için Persephone’yi bir kaç “Nar Tanesi” yemeye ikna eder. Böylece Persephone farkına bile varmadan Hades’e ve onun dünyasına bağlanmış olur. Zeus herkesi toplayıp Persephone’ye kiminle kalmak istediğini sorduğunda ise Persephone,kocası ile kalmak istediğini söyler. Kurallar kadimdir.Yasak meyveden tadan kişi sonsuza kadar onun kurallarına bağlı yaşar. Persephone bir daha yeraltı dünyasından tamamen ayrılamaz.Bu yüzdendir ki bazı inanışlarda yasak meyve “Nar” olarak resmedilir.

     Aslı da tıpkı Persephone gibi bilmeden  yasak meyveden tattı, farkına bile varmadan bağlandı Ferhat’a. Ve bu yüzden daha önce arkasına bakmadan kaçmak istediği adamdan, “arkana bakmadan kaç” talimatı aldığı halde bunu başaramadı. Çünkü artık kanına karışan tanecikler onun arkasında bıraktıklarını özlemesine neden olacak. Ferhat’ın yeri cehennemde olsa ,Aslı ona sorulduğunda burda kalmak istiyorum diyecek ve gittiği her seferde de  geri dönecek. Döndüğü yerde yanmak kaçınılmaz olsada…

     Çünkü aşıklar için cehennemde çıkan bir “Nar” daha vardır.Nar-ı Aşk Osmanlıca’da Aşk Ateşi anlamına gelir.”Nar”ise cehennemde yanan ateş türlerinden biridir.Şüphesiz ki cehennem ateşleri varlığı en yakıcı, kavurucu olanlardır.Ve aşk bunlardan birine denk görülmüştür.Aşkın ateşinde yanmayı seçen, cehennemde bu ateşte yanmayıda seçmiş demektir. O halde ne diyelim gençler, ateşiniz bol olsun.

 

 

Aşk Notları

·         Aşkın her şeyi ters yüz eden bir duygu olduğunun kanıtı. Öldürmek için kafasına silah dayadığın kadın için ölmeyi göze almak ve ölsün diye dua ettiğin adam öldü diye korkmaktır.

·         Elini avuçlarından bırakmadan saniyeler önce,başparmağın ile okşamak henüz yaşanmamış ve belkide yaşanılacağına inanılmayan bir aşkın vedasıdır.

·         Arkana bakmadan koştuğun halde onca silah sesi arasından onun vurulduğu sesi ayırt edebilmek,artık gözünle değil kalbinle bakıyorsun demektir.

·         Ve eğer giderken dönüpte arkana bakarsan bu “seviyorsun” demektir. 

                                                                                                                      KORE

 

Sevdiğimiz hikayelerin bir köşesine saklanmak için http://www.kore-lasyon.com/

 

 

 
Toplam blog
: 11
: 1031
Kayıt tarihi
: 18.11.17
 
 

Tarih Bölümü okudum.Güzel hikayeleri severim.Çünkü içinde bu dünyadan kaçıp saklanacak bir yerler..