Ne kadar gündeliksiniz?

Merhaba! Benim gibi yazmaktan veya okumaktan zevk alan tüm insançocuklarına merhaba! İnsanlığın ilk gününden -o ilk analog yaşadığı dönemlerden- günümüze -dijital yaşadığı dönemlere- dek vazgeçemediği özelliği yazmak. Kimi zaman bir resim, bir şiir veya bir heykel ya da kimi zaman bir melodi, kimi zaman bir oyun, kimi zaman da bir hikâye olarak bizleri gerçekleştiren…

Belki de tek arzusu sonsuzluğa meydan okurcasına bir iz bırakmak evrende… Ama en önemli özelliği, içimizdeki evrensellikten kopup gelen tecrübelerimizi, bilgilerimizi paylaşmak ve paylaşabilmek. İster mağara duvarındaki bir mamut resmi olsun, ister bir kitap ya da web günlüğünde birkaç satır. Hepsinin özünde aynı dürtü ve olgu var; değil mi?

İşte bu yüzden bence tüm yazılarımız aslında gündelik yaşam ve hayat hikâyelerimizin bir parçası. Günlük yaşamımızın hızlı akışında ne kadar da az yazar olduk. Yoksa günlük yaşamlarımızdaki hızın tek düzeliğinden birer robot mu olduk?
İster yazı yazarak, ister resim yaparak ya da şarkı söyleyip, dans ederek evrende, insançocuğu olarak sonsuzlukta bir iz bırakmak güdüsü ve dürtüsü ile harekete geçin. Göreceksiniz ki içinizdeki ses “everensel benliğiniz” her geçen gün hızlı ama sıradan, sade ama tekdüze olan yaşam hikâyelerinizde size yeni ufuklar sunup yollar açacaktır. Her gün fark edemediğimiz sorunlarımızla yüzleşmemizi sağlayıp bizleri daha huzurlu ve mutlu yapacaktır.

Gündelik Yaşam basit ve önemsiz gibi görünebilir zihninizde. Ama gönüllerimizde en çok yer tutan ve iz bırakan anlarımız işte bu gündelik yaşamımızın zirveleridir. Gündelik yaşamımızın parçaları Kimi zaman en derin acılarımız ve kayıplarımız, kimi zaman en mutlu anlarımız ve zaferlerimiz oluverir… Aslında hepsi gündelik yaşam!!! Bilimde, psikolojide, felsefede gündelik yaşam…

Her gün zihninizde aklınızla kaç tane bilimsel soruyu bilinçsizce otomatik olarak hesaplıyorsunuz, bir düşünün lütfen. Frene kaç metre kala basıyorsunuz direksiyon başında veya alışveriş ederken kaç kere matematiksel işlem yapıyorsunuz zihninizde? Peki ya ruhunuzla gönlünüzde hangi duyguları hissedip yaşıyorsunuz gün boyu?

Galiba gündelik yaşamımızda da hepimiz her insançocuğu gibi düşündüklerimizi kendi aynamızdan konuşarak çevremize yansıtıyoruz. Başka bir deyişle gündelik yaşamımızda bilim, psikoloji ve felsefe yapıyoruz. Çünkü hepimiz özünde aynı evrensel benlikle- aynı evrensel akıl ve ruh ile dünyaya gözlerimizi açıyoruz…

İşte bu sade ama devingen, bir o kadar da belirsizliklerle dolu gündelik yaşamın detaylarını birlikte keşfetmek, tadına varmak ve yaşamak için; hep birlikte hayat hikâyelerimizdeki iz bırakan çocuklar olmak için sizlere merhaba…

Lütfen hep beraber fikir ve görüşlerinizle birlikte yazalım. Çünkü hepimiz gündelik yaşamda her gün kendi aynamızdan evrende birçok iz bırakıyoruz…