Nereye kadar olumlu düşünmeli insan?

Dün akşam izlediğim bir programda Psikologlar ve Yaşam Koçlarından bahsediyordu. İşin içerisinde de olduğumdan olsa gerek beni çekti ve izlemeye koyuldum ve inanamadım psikologlardaki bu korkuyu hakikaten çözemedim anlamlandıramadım belki de ben gibi bakamadıkları içindi bu anlamlandıramamak. Elbette YAŞAM KOÇU olarak şu ara bir furya devam ediyor herkes yaşam koçu, herkes hayata “ kendini sev gerisi gelir “ diyor. Belli bir yere kadar katılıyorum psikologlara elbette sizler tedavi edeceksiniz ama bu iş yurtdışında ciddi anlamda araştırılıp öğrenilip ve faydalı hale getirilip sunulmaktadır. Elbette Türkiyede kanunlar gibi önce getir sonra içini doldur mantığı ile yaşam koçluğu yapılamaz. Bu çocuğu dünyaya getirirp nasıl olsa büyüyecek yaklaşımının aynısıdır.

Psikologlar yaşam koçlarını “Çakma Psikolog “ olma ile suçlamakta.Yaşam Koçlarının yüksek çoğunlu ise “Biz Psikolog Değiliz “ demeyi seçip hadlerini aşmamaktadırlar.

Klinik ve boyutu gerçekten yükseklerde olan psikolojik sorunlarınızda gidip psikologa tedavi olabilirsiniz ancak ; yaşam koçu daha alt kademesidir problemler klinik boyuta ulaşmadan önce hayatı daha verimli daha kaliteli yaşamak için insanın kendi içerisindeki keşifleridir yaşam koçluğu.Depresyonda olan kişiye yaşam koçluğu yaparak düzelmesini beklemek elbette bir saçmalık!!!

Cine 5 ‘de İzlediğim programda ısrarla mantıklı olmayan açıklamalar ile Yaşam Koçluğu yerilmekteydi.Üzerine bastırarak kuantum yaşam koçluğu olumlu düşünce adeta halı altına itilmekteydi.Kimse kalkıpta olumlu düşünce ile zayıfladım olumlu düşünce ile sınav kazandım olumlu düşünce ile araba aldım demiyor dememeli de zaten.Ancak bu iki değerli Psikologumuz olaya sadece bu açıdan bakarak bu bir saçmalık diyerek algıyı farklı yöne çekmeye çalışıyorlar.

Kısaca yurtiçi ve yurtdışından aldığım Yaşam Koçluğu / Olumlu Düşünce  eğitimlerinden kendi hayatıma kattıklarımı anlatmam gerkirse şöyle özetleyebilirim;

Hayatta her anınızı değil belki de arada bir biriktirdiklerinizi anlatacağınız bir dost bir arkadaş ararsınız hani  ve o aradaki mesafeler samimiyetinizden bir şey eksiltmemiştir. Oturup konuşursunuz konuştukça rahatlarsınız , rahatladıkça  “aaaa dimi aslında öyle yapmalıyım , şunu söylemeliyim bunu demeliyim “ dersiniz çünkü aradaki mesafe arkadaşınızın araya giren insanları tanımamasına sadece size öneri niteliğinde sorular sormasına sebep olup sizin kendi kendinizi aydınlatmanıza yardımcı olacaktır.Yaşam koçluğunda kişinin anlamlandıramadığı bir çok huzursuzluğunu giderecektir. Türkiye’de halen Psikologa gidenlere “ deli” gözüyle bakan bir çerçeve varken, Yaşam Koçluğu daha cazip geliyor insanlara durum vahimleşmeden çözümler bulunuyor.

İnanmaktır önemli olan hayatta. Kanser hastalarında moral olarak destek verilmesinin önemsiz olduğunu kimse savunmaz bana. İyi olacağını düşünene hasta onun için çabalar mutlu uyanır sabaha yarın daha güzel olacak der ve mutlu uyur geceye. Hayatta böyledir sadece oturup olumlu düşünerek elbette başarı sizin ayağınıza gelmez ancak çalışmanıza ek düşündüğünüz her olumlu cümle her olumlu söz sizi içerisinde bulunduğunuz olumsuzluktan çıkaracaktır. Öfkeliyken o alandan uzaklaşılması gerekliliği nedendir sinir katsayısı yükselmiş olan insanın gözü hiçbirşeyi görmek peki olumlama bunun neresinde işte olumlama göze birşeylerin görünmesini sağlar  ,olumlama bir sonraki gün aynı insana günaydın diyeceğini hatırlatır, olumlama  insana kendi hatalarını gösterir.

Olumlayarak biryere varılır mı tek başına elbette hayır ; tekrar etmekte fayda var.

Hayat amacınız gelecek hayaliniz var ise hedefe ulaşmak için oturup karanlığa küfretmek yerine, güneşe yürümeyi (A.Şerif İzgören) sağlar olumlama, olumlu düşünce.

Yaşam koçu danışanına bunu yap bu olursa bu bu omazsa bunu yaparsın demez bir deşarj noktasıdır diyebiliriz. Kişiyi kişinin ruh halinden ayrı olarak ikinci bir göz olarak tanımlayıp gördüğü için hataları daha rahat ayırt edebilmekte ve sorularını buna göre sormaktadır. Hayatınızda her şey yolunda iken hadi bir koçluk alayım bakalım nasıl bir şeymiş deyip bir Koç’un kapısını çalmadan önce Koçluk Olgusunun ne olduğuna ilişkin bir araştırma yapın derim.Hayatınızı sadece düşünerek mükemmele ulaştıramazsınız hem olumlu düşünüp hem çaba göstermek gerekir çaba gösterirken karşılaştığınız güçlükler sizi fazlaca yorup çıkış noktasından  biraz uzaklaştırabilir. İşte uzaklaştığınız bu noktada sizi o derinlerden çıkaracak cümleler size sorulan sorulardır aslında sizin kendinize sorduğunuz sorulardır.

O sorular size kendinizin ne kadar önemli ne kadar değerli olduğunuzu hissettirir Koç’da buna destek olur.Lider ve Koç aynı rollerdedir. Bir orkestra şefi gibi önce gidilecek yolda çeşitli yönlendirmeler yapıp sonrasında yolu kendi kendinize gitmenizi sağlar.

Olumlu düşünce inanç getirir inanç ise başarı...