Niçin buradayız !

Peki… Bizler Niçin Tanoğan’da, Niçin Çağlayan’dayız ?

Tehlikenin farkında olduğumuz için buradayız…

Laik cumhuriyeti korumak için buradayız…

Fikrin eyleme dönüşmesi için buradayız…

Taassup ve dogmaya karşı durmak için buradayız…

Halkı ağızlarından eksik etmeyenlere, halkın nerede olduğunu göstermek için buradayız…

Görmek istemeyenlere, halkın sesine kulak tıkayanlara; haykırmak için buradayız…

Milyonların demokratik katılımı ile örnek olması için buradayız…

Gerçekten, binlerce on binlerce “dirilmiş” kıtalar olduğumuz için buradayız…

Milyonların tek bir olay olmadan medenice yürüyebildiğini göstermek için buradayız…

Birey olabilmenin gereği olarak buradayız…

Aydınlanma Devrimine sahip çıkmak için buradayız…

Ulusal onurumuzu ve bağımsızlığı savunma kararlılığımızı göstermek üzere buradayız…

Toplumsal uzlaşma için buradayız…

Ülkenin yönünü karanlığa çevirmek isteyenlere dur demek için buradayız…

Aynı üç, beş kişiyi çevire çevire kanallara çıkaranları uyarmak için buradayız…

Medyaya sorumluluğunu hatırlatmak için buradayız…

Sağduyunun sesi olarak “Birleşin !” demek için buradayız…

Her gün televizyon ekranlarını parselleyen “sanatçı” kimliğinde anılan kimseleri ve aydınları düşünenlerin, sorgulayanların yanında görmek ümidiyle buradayız…

Tek başına yapamayacağımız işleri, diğer insanlarla birlikte hareket ederek başarabilmek için buradayız…

Güzel günlerin geleceğine inandığımız için buradayız…

12 Eylül’ün insanlarımızın üzerine örttüğü ölü toprağını, silkinerek atmak için buradayız…

Dinimizin; ticarete, siyasete alet edilmemesi için buradayız…

Bilimle, öğretmenlerle, sivil toplumla, yargıyla ve cumhuriyetin kurumları ile kavga edenlerin karşısında olduğumuz için buradayız…

Hayatın, yaşamın, değerlerin, sevginin ve hissi senetlerin; hisse senetlerinden, ekonomik verilerden daha kıymetli olduğunu yansıtmak için buradayız…

Mağdur ve ezik edebiyatı ile ajitasyon yapanlara gülüp geçmek için buradayız…

Cumhuriyetin en büyük koruyucuları olan, kadınlar ve gençlerle el ele olmak için buradayız…

Demokrasi savunuculuğunu, sürekli ağlayanların değil halkın yapacağını göstermek için buradayız…

Dip dalgasının, uyanan Türkiye’nin bir parçası olmak için buradayız…

İstanbul hükümetinin Kurtuluş savaşı sırasında Mustafa Kemal’e de “darbeci” dediğini hatırlatmak için buradayız…

Bölücü ve gericilere karşı birlikteliğimizi göstermek için buradayız…

“Güzel Güneşli Günler Göreceğiz”, ümidini gönlümüzde yaşatmak için buradayız…

“Sakın beni konuşturma, çok doluyum, ağlarım!” diyen 87 yaşındaki Melahat Hanım’ı kalben anladığımız için buradayız…

Laik, demokratik sosyal, hukuk devletinden yana taraf olduğumuz için buradayız…

Buradayız ve hep burada olacağız…

Berk Yüksel