Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ekim '15

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Nihat Genç, İslamcı Erol kim?

Nihat Genç, İslamcı Erol kim?
 

Nihat Genç Roman Çağı...


İslamcı Erol Karadenizli bir Anadolu çocuğu, Ankara'ya göç edip çaycılık, kitapcılık yapan mütevazı, samimi inanmış bir İslamcı.

Hayatı boyunca coğrafyamızın hayatlarını mahvetmiş insanlarına yardım etmek için koşmuş bir İslamcı. Bu samimi ve özverili çabası İslamcılar arasında bir ağırlık edinmesini sağlıyor.

İslamcı siyasetin yükselişi sonucunda arkadaşlarının ahlaki dönüşümü dayanılmaz bir acıya gömüyor İslamcı Erol'u.

İslamcı Erol böylece çıldırıyor.

“Yazın dünyamıza birikim ve değerini büyüterek katkı sağlayan; geniş alanda ürün sunan; fenomen, kendi tarz ve ekolünü kuran; bir sanatçı, düşün insanı ve yazar; Nihat Genç…
Son romanı İslamcı Erol Nasıl Çıldırdı? eseriyle; her alanda toplumu kavradığını, onun da önüne geçerek olması gereken, üzerinde fazlaca düşünülmüş özgürlüleştirici kuralları belirleyerek ve geçmişin genel kabul görmüş kurallarını damıtıp rafine edilmiş bir romanla okurun karşısına çıkıyor.
Eser, günümüz duyuş ve düşünüş anlayışına sahip okura, her satırında, paragrafında, bölümünde -bizatihi eserin bütününde yüzlerce ciltlik kitabın hazzını alan- derinlikli dehasını gösteriyor.
Roman; günümüzde geçiyor; terasta yağmur altındaki bir yazarın, havanın tetiklediği iç dünyasındaki geçmiş bir anıyı sahnesine alıp anlatmasıyla başlıyor.
Romanın kahramanı Erol’un, yazarın arkadaşı olduğunu hemen bu bölümde öğreniyoruz. Yazar, kahramanıyla diyalog kuran, direkt okura konuşan anlatım tekniğini kullanıyor.
Yazar, Suriyeli mülteci çocuğun boğulmuş bedeninin fotoğrafıyla düşünen ve karar veren günümüz insanına, yazı gücüyle o derin etkiyi yaratıp ulaşmayı başarıyor.
Doğanın, öte dünyadaki ölüleri yaka paça tutup dışarı kustuğu heyelan anlatımı bana Sartre’ı anımsattı…

Ey Cihangirli…

Yazı ustası Nihat Genç için, paltosunun cebinden romanını çıkarıp okura vermesi ilk bakışta kolay bir iş gibi görülebilir; ama roman, insanüstü bir çabanın, ömür verilmiş bir emeğin gerçeğini kulağımıza en acı haliyle fısıldayıveriyor.
Karakterlerin ete kemiğe bürünüp anlatıcıya dönüştürülmesi, okuru rahatlatıp alt yan derinlikli örgülerle metni nadide bir edebi işleme çeviriyor.
Gereksiz kelimeler ve okurun zekasına hakaret eden uzun anlatımların fazlasını atarak, cümlelerle edebi şaheserler ve sanki heykeller yapıyor yazar.
Romanın içine ustaca yedirilen; muhalif, sarsıcı mizah, okura nefes aldırıyor; okuru sıkmadan kontrolü yazarın ellerine bırakıyor.
Jean Genet, Bukowski’yi gölgede bırakan, marjinal okurun itiraz estetiği dışında, ‘İslamcı Erol’ karakteri ve anlatıcı; edebi geniş anlatım ustalıklarının ve felsefi katmanların solucan deliklerinde iştahla gezdiriyor okuru.
Kendine özgü imla işaretleri, dadaist, put kırıcı yaklaşımlar roman yazarının entellektüel derinliğini ispatlıyor…
Eser, romanın köklü eleştirisini yazmak için okurken, edebiyat kuramlarının bir daha gözden geçirilmesi gerektiğini hissettiriyor.
Nihat Genç’in yazı anlayışı, Türk ve dünya romanında 21. yüzyılda yazılmakta olan bir kategoriyi yerelden evrensele taşıyor.
Nihat Genç sentezinin yeteneği ve mahareti; Berna Moran, Attila İlhan, Mehmet Kaplan’ı mezarında sevindirir mi acaba? Kuşkusuz…
Romanın estetiği; bazen Attila İlhan, bazen Kemal Tahir, bazen vakanüvisi, kimi zaman da sosyolojik, toplumcu gerçekçi ve sinematografik…
Ey Cihangirli okur!
Bu roman biraz da seni büyüleyecek, çünkü bu senin de hikâyen.

Kim bu Erol?

Odatv’yi yapan eşsiz habercilerle bir görüşme fırsatında; ‘Nihat Genç sayfalarca birpisliği anlatsa heyecan ve zevkle okutur. Ben edebiyat ihtiyacımı ondan alıyorum’ demiştim.
Nihat Genç’in yazıları; bir şiire, bir şarkıya çeviren ezgisi, melodisi, ritmi, durakları,
geçişleri bir metni okumaktan çıkarıp, alt fonda bir senfoni dinlerken, zihnin sınırsız perdesinde bir şöleni izlemeye neden oluyor.
Yazıyor mu, yönetiyor mu, ışıkçı -set işçisi mi, görüntü yönetmeni mi, bir bilge senaristin senaryosu mu, yoksa hepsinin bir toplamı mı?
Hızlı, bol efektli sürükleyici bir bilgisayar oyunu, bir film, pahalı bir Hollywood prodüksiyonu, teknolojik yatırımlar yapılmış bir roman okuyorsunuz.
Düşünmeden edemiyorsunuz; romanında böyle hava yaratan, dizi ve film senaryosu yazsa nasıl bir etki yaratır?
Açıkçası şaşırıyor insan…
Nihat Genç adeta yazmıyor, coşkulu bir aşkla yazıyla sevişiyor.
Kelimeler Nihat Genç ile bir fotona, foton şekillere, şekiller muhteşem bir resme, akıcı bir dille resimler başka dünyaların gelecek de kullanacağı bir edebiyata dönüyor.
Aslında kahramanımız ‘İslamcı Erol’ biziz. Geceleri yenik ordular gibi meydanları ve sokakları terk etmiş kalabalıkların ardından, bir mareşal gibi aslında olmayan atıyla savaş meydanlarından şehri fetih ediyor.
‘İslamcı Erol’, bizleri aşağılayan, itibarsızlaştıran, dışlayan, ayıplayıp cezalandıran ve hükme bağlayıp uygulayan tüm iktidar biçimlerine; yanından geçip giden köpeğin peşine takılarak, en büyük itirazını ve meydan okumasını yapıyor ve ‘bu hayvandan aşağısınız’ diye bağırıyor.
Nihat Genç önümüzden akan devasa insanlık nehrini alıp küçücük bir romana sığdırırken, biz okurlarda şaşkınlık ve hayranlıkla yazgımızı okuyoruz…”
 

 
Toplam blog
: 35
: 862
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

İktidara mesafeli, Derrida ve yapısalcılara meyilli. İflas etmekten bunalıp, iktisat ve finans pı..